1994 yılında kurulan kucuk atolyeyi 2005 yılında fabrika haline getiren ayşan ve fehmi dalkılıc, emekli oldukları arcelik firmasındaki deneyimlerini hidrotam’a taşıdılar. kuruluş aşamasında yaşadığı problemleri tubitak ve kosgeb...


Arçelik’ten emekli olan Ayşan ve Fehmi Dalkılıç, ilk başta sadece sandalye, bilgisayar ve torna ile başladıkları küçük atölyelerini deneyimleriyle geliştirdiler. Hidrotam Makina bugün Almanya ve İtalya gibi makine sanayinin devlerine ihracat gerçekleştiriyor. İkilinin sadece kendi finans kaynakları yla kurdukları firma yaklaşık 10 yıl içinde küçük bir atölyeden fabrikaya dönüştü. Ayşan Dalkılıç ve Fehmi Dalkılıç’ın 25 yılın sonunda Arçelik’ten emekli olduktan sonra kurmaya karar verdikleri Hidrotam Makina, Kartal Oto Sanayi Sitesinde bir torna ve freze ile 50 metrekarelik atölyede özel makine imalatına başlar. Ayşan ve Fehmi Dalkılıç, teknoloji yaratan üretim prosesleri ve kaliteyi bütün organizasyon yapılarına taşıyarak, sosyal sorumluluk bilincini kökleştirerek Hidrotam Makina’yı şu anda bulundukları bin metrekare kapalı alanda beyaz eşya üreticileri, sandwich panel ve raf üreticileri, panel radyatör, otomotiv ve metal saç işleme endüstrisinde ve yurtdışındaki sanayicilere özel makine imalatları yapan bir kuruluş haline getirdiler.

“SORUNLARI KREDİLERLE AŞTIK”
Hidrotam Makina’nın sahibi Ayşan Dalkı lıç kuruluş dönemlerinde yaşadıkları sorunları şöyle anlatıyor: “Tasarımda yaşanan sorunlar yüzünden, üretim hattı mızı müşteriye geç teslim ettik ve ödemelerde sorunlar yaşandı. Üretim hattı nda ilk defa üretim yapılmasından dolayı tasarım aşamasında imal edilecek parçalarda sorunlar yaşandı. Bu yüzden müşterinin ödemesi gereken ödemeleri alamadık ve ekonomik kriz yaşadık. Sı- kıntımızı, Tübitak`tan almış olduğumuz finansal destekler ile gidererek, yatırımları mıza devam ettik. Kosgeb ile verilen destek ve krediler de sıkıntılarımızı ortadan kaldırmaya çalıştık.

” AR-GE MALİYETLERİ ARTTI
Tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik krizin Ar-Ge’ye dayalı işlerde maliyetleri arttırdığına değ inen Ayşan Dalkı lıç, “Fakat müşterilerimize fiyat artışları nı yansıtamamaktayız. İş alınması ile birlikte, Ar-Ge odaklı projelerde tasarım aşamasından kaynaklanan öngörülerde yaşanan sorunlar maliyetlerimizi arttırmaktadı r ancak fiyatlara yansıtmamız mümkün değ ildir” diye konuşuyor. Bu yüzden Ar-Ge projelerine Tübitak tarafı ndan destek verildiğ ini ifade eden Dalkı lıç, “Maliyet artışlarını aldığımız finansal destekler ile kapatmaktayız” diyor.

HEDEF YUKSEK VERİMLİLİK
Özellikle son yıllarda beyaz eşya ve otomotiv üretimindeki artış ve ihracat verilerinin iki haneli rakamlara ulaşması bu sektörlerdeki üreticileri yeni yatırımlar yapmaya yöneltiyor. Dalkılıç yeni yatırımların yapılmasına karar verilmesinde göz önünde bulundurulan en önemli unsurları ise şöyle açıklıyor: “Artan küresel rekabet, buna bağ lı değ işen satış fiyatları, hammadde, işçilik ve enerji maliyetleri gibi üreticinin fazla etkisinin olmadığı konular göz önüne alındığında, rekabet gücü ve karlılığı etkileyecek en önemli unsurun ‘üretim verimliliği’ olduğu görülmektedir.” Projelerin başlatı lmasının bu taleplerin bir sonucu olduğ unu sözlerine ekleyen Dalkılıç, “Yüksek verimlilikte üretim gerçekleştirmek tüm beyaz eşya ve otomotiv üreticilerinin ortak hedeŞdir” diyor.

AR-GE İLE USTUN İMALAT
Hidrotam Makina’nın sahibi olan Ayşan Dalkılıç, ürünlerinin Ar-Ge prosesine hazır hale getirilmesinin tamamen tam otomatik olarak gerçekleştirildiğini söylüyor. Dalkılıç şöyle devam ediyor: “Sistem istendiğ inde otomasyon üzerinden ve sabitleyicilerin değiştirilmesi ile di- ğ er modeller içinde kullanılabilecektir. Bu gerekçelere dayanarak, yerli imalat sektörünün gelişmesi ve Türk ekonomisine katkısı için amaçlanan genel noktalar ise; dinamik esnek üretim yapılarının uygulanabilirliği, üretim sistemine yeni teknolojilerinin kazandırılması, bilgi transferi ve deneyimin paylaşımı, yenili- ğ in (innovation) ve yenilenmenin geliştirilmesi, ürün geliştirme sürecidir. Söz konusu Ar-Ge projeleri geliştirilmiş olan hat ile firmalar, daha üstün imalat, imalat prosedürünün basitleşmesi, üretkenliğ in artırılması, imalata ara operasyonları n ve parça listesinin azaltılması, çevre kirliliği ile katı atık problemlerinden kurtulma, enerji sarfiyatı ve sigorta giderleri azalmaktadır. Sonuç olarak elde edilen karlılığın artması konularında verimliliklerini artırma ve rekabet güçlerine önemli bir katkı sunulmaktadır. Elde edilen bu üstünlüklerin sayesinde firmamız da dışarıdan gelen bu tip sistemlerle rekabet edilemeyecek bir konuma ulaşmıştır.

” ALMANYA VE İTALYA’YA İHRACAT
Hidrotam özellikle Almanya ve İtalya gibi ülkelere ihracat yapıyor. Dalkılıç yola yeni çıkan firmalara ise şu tavsiyelerde bulunuyor: “Daha istikrarlı ve hırslı olunmalı. Sosyal kişiliği gelişmiş, hedeflediğ i konuma gelmesinde bazı sosyal faaliyetlere girmiş olması gerekir. Mesleki başarısını kanıtlayan, geçmiş yıllarda belirli bir hedefi olmalı. Liderlik davranı şlarında bulunan, meslektaşlarını desteklemede, onların bir adım ileriye gitmesine izin vermede daha kararlı olunmalı. İş disiplininde önemsedikleri konularda daha başarılı olmalı. Teknolojiyi ve sektör ile ilgili fuarları takip etmeli. Geleceğe yönelik stratejileri belirlemeli. Hidrotam’ın 2008 yılı yurtdışı satışı 555 bin 334 TL’ydi. Firmanın 2009 hedefi ise ihracatını dünya çapına yaymak ve üretim kapasitesini arttırmak. Dalkılıç, 2009 yılında Hidrotam’ı Ar-Ge ve yeni ürün tasarımlarını gelişmiş, karlılığı artmış, daha çok bölgede satış yapan, kalite yönetim sistemi etkin kullanılmış, kurum kültürü gelişmiş, tanınırlığı ve iş gücü potansiyeli artmış, ürünlerinin teknik özellikleri ve kalitesi geliştirilmiş, Şre oranları, kalitesizlik maliyetleri azaltılmış olarak görmek istediklerini söylüyor.

“KALİFİYE ELEMAN BULMAK ZOR”
Dalkılıç, Ar-Ge ağırlıklı projelerde çalı- şıldığı için başarısız sonuç alma ve so- nucunda yaşanan kapital kaybının hem kendileri için hem de sektör için en önemli sorunlardan biri olduğunu belirtiyor. Dalkılıç şöyle açıklıyor: “Kalifiye insan gücünü bulamama, makinelerimizde kullanılan malzeme ve parçaları- nın temrin sürelerinin uzun olması, Ar- Ge ağırlıklı projelerde tecrübe sahibi olan çalışanın Türkiye’de az olmasını ise diğer sorunlar olarak anlatabilirim.” İhracat ve yurtiçi satışlarını arttırmayı hedeflediklerini aktaran Dalkılıç, “Müşterilerimiz için her montaj hattı için ayrı ayrı ekipler görevlendirilecektir. Makina- teçhizat parkurun kalitesi Avrupa standartlarına uygun olacaktır. Kurumsallı k anlayışı şirket içinde benimsenmiş olacaktır. Marka bilinirliği ve bağımlılığ ı çok yüksek olacaktır. Yurtdışında mümessillik verilerek, pazar payımızı arttı- racağız” diye konuşuyor. ISO 9001 Kalite Yönetim sistemini kurarak, gelecek yıllara yönelik etkili kurumsallaşmanı n temellerini oluşturdukları nı söyleyen Dalkılıç, bu konudaki alt yapılarını ise şöyle sıralıyor: “Şirket kültürünün oluşturulması, sağlıklı bir şirket içi iletişim sistemi, en alttaki personelden en üstteki yöneticiye kadar uygulanan sürekli iyileştirme ve geliştirme çabaları

.” DENEYİMLİ AR-GE EKİBİ
Dalkılıç Ar-Ge projeleri ile ilgili ise şöyle konuşuyor: “Ar-ge projelerinin amacı, beyaz eşya, raf, bilgisayar server kabinleri ve panel radyatör üretiminde kullanı lan üretim hatlarıdır. Modellerinin otomasyona dayalı yapılması ve üretim alanlarının verimli kullanılması sağlanmaktadı r. Ar-Ge aşamaları; kavram geliştirme (Pazar araştırması, gelişen yeni teknolojilerin takibi, sac işleme teknolo- jilerinin, teknolojik/teknik ve ekonomik olarak yapılabilirlik etüdü, müşteri taleplerine göre tasarım, incelenmesi, tasarı m geliştirme ve doğrulama çalışmaları, prototip üretimi, deneme üretimi ve tip testlerinin yapılması, çevrim sürelerine göre ürün hattının optimizasyonu, satış sonrasında ürün tasarımdan kaynaklanan sorunların giderilmesi olarak belirlenmiştir. Projelerde mekanik yapı ve otomasyon ile kontrol edilmesi itibariyle, hesapları, boyutları ve algoritması farklılıkları olmakla birlikte yeni bir model geliştirme mantığına uymaktadı r.” Ar-Ge projelerinde üretilecek ürünlerin ölçülerinin değiştirilebileceğini söyleyen Dalkılıç,”Gördüğü kesim, delme ve büküm işlemlerinin ölçü ve kesitleri tamamen farklı olabilir. Bu nedenle nihai ürüne etki edecek faktörlerin ayarlanabilmesi, daha önceki projelerimizde ürettiğimiz makine ve grupları nın yeni modellerinin geliştirilmesi ile mümkün olmaktadır” diyor. Ar-ge bölümünde çalışan tüm ekibin tasarım ve uygulama alanında benzer tasarım projelerinden dolayı iyi bir deneyime sahip olduğunu belirten Dalkılıç şöyle devam ediyor: “Tüm personelin tasarım aşamaları nda kullandığı alt yapı imkanları mevcuttur. Tasarımda FMEA (Failure Mode and Effect Analysis) hata türü ve etkileri analizi, istasyonların tüm aşamaları nda kullanılan mekanik parçalar için sertlik testleri, yüzey pürüzlülüğü analizleri yapılmaktadır ve otomasyonda çevrim süreleri irdelenmektedir. Başarı kriterlerimiz; projelendirme ve tasarım kriterlerine, teknik şartnameye uyum, sıfır hata, çevrim sürelerinin teknik şartnameye göre optimizasyonu ve ürün çevrim raporu, ilk numune kontrol raporunun olumlu olarak onaylanması. Üretimi tamamlanan istasyonlar sahada monte edildikten sonra programı oluşturma plc, I/O testleri, lokal devreye alma ve testler, üretim denemeleri ve ön kabuller bu aşamada yapılmaktadır. Deneme üretiminde farklı sac kalınlıklarında yapılmaktadır. Proses şartları sağlanı ncaya kadar, denemeler devam etmekte ve iyileştirilmesi gereken mekanik ve elektriksel otomasyonlarda revizyonlar gerçekleştirilmektedir.”   Spot: “ Artan küresel rekabet, buna bağlı değişen satış fiyatları, hammadde, işçilik ve enerji maliyetleri gibi üreticinin fazla etkisinin olmadığı konular göz önüne alındığında, rekabet gücü ve karlılığı etkileyecek en önemli unsurun ‘üretim verimliliği’ olduğu görülmektedir.”  

Ayşan Dalkılıç Hidrotam Makina Yönetim Kurulu Başkanı Almanya ve İtalya’ya ihracat gerçekleştiriyoruz.