DÜNYA’DA NÜFUS ARTTIKÇA, KAYNAKLARA İHTİYAÇ VE ATIKLAR DA ARTIYOR. DOLAYISIYLA SERA GAZI EMİSYONU OLUŞTURUYORUZ. GELECEKTE, HAM MADDE EKSTRAKSİYONU VE MATERYAL SÜRECİNİN ETKİLİ BİR ŞEKİLDE YAPILMASI ARTIK ÇOK DA MÜMKÜN OLMAYACAK. BU YÜZDEN, DÖNGÜSEL EKONOMİNİN EKONOMİK FAALİYETLERİN TEMELİNİ OLUŞTURMASI GEREKTİĞİNİ BELİRTEN ALMAN MAKİNECİLER BİRLİĞİ (VDMA) TARAFINDAN YAYIMLANAN BİR MAKALEDE DÖNGÜSEL EKONOMİ ANLATILIYOR VE BU SÜREÇ İÇİN MAKİNE VE TESİS MÜHENDİSLİĞİNİN KAÇINILMAZ OLDUĞUNA VURGU YAPILIYOR.

Ürünlerin, ham madde ve maddelerin değerlerini olabildiğince uzun süre koruyarak, atıkların en aza indirilmesi; kaynakların tüketimindense maddesel döngünün başlatılmasının faydalı olacağını, yani döngüsel ekonominin aktifleştirilmesi gerekliliğini vurgulayan VDMA, bunun için geniş kapsamlı bir metoda ihtiyaç bulunduğunu söylüyor. Döngüsel ekonomi, ürünlerin fayda süreçlerini genişletirken, geri dönüşümü de garanti ediyor. Sadece geri dönüşüm değil, döngüsel ekonomi, son adımdan önce azaltma (Reduce), tekrar kullanım (Reuse), tamir (Repair) ve yeniden üretim (Remanufacture) adımlarını da içeriyor. VDMA, tüm bu adımlar için dijitalleşmenin sağlayacağı desteğin öneminin de altını çiziyor.

Makine ve ekipmanları gibi sermaye malları da döngüsel ekonomiye ait mallar konumunda bulunuyor. Sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm özellikleri, tüm bu mallar için tasarım fazında da dikkate alınmalı. Döngüsel ekonomi, makine ve tesis üreticileri için iki kat daha önemli çünkü makineler sadece ürün üretimi için değil tekrar kullanım, tamir ve yeniden üretim ve dönüşüm için de gerekli. Döngüsel ekonomiyle mevcut sistemlerin çeşitliliği, donanım ve dijital donanımı daha da geliştirilmesi gereken özellikler olarak öne çıkarken, paylaşım ekonomisi, finansal kiralama, operasyon modelleri ve platform ekonomiside dikkat çekici hale geliyor. Bu da döngüsel ekonominin sadece atık ve geri dönüşüm teknolojileri alanında değil, aynı zamanda makine ve tesis mühendisliği için farklı ve geniş iş fırsatları sunmasına yol açıyor. Döngüsel ekonomi, ancak devletler ve şirketlerin bir bütün içerisinde hareket etmesiyle mümkün olabilir. Bu ise bağlayıcı hedeflerin oluşturulması anlamına geliyor. AB, 2050’de iklim nötr olmayı hedefliyor ve kaynak koruyucu politikalar bu hedef için büyük önem taşıyor. Yeşil Anlaşma, emisyon azaltımından döngüsel ürün tasarımları için özellik tanımlamaları ve sosyal adalet için inovasyon yatırımlarına kadar birçok aşamalı tedbirler içeriyor. Öncü teknoloji tedarikçisi ve çözüm sağlayıcı Alman mühendislik şirketleri için sürdürülebilirliğe odaklanmak, çerçeve doğru oluşturulduğunda büyük bir ticaret fırsatı olarak tanımlanıyor. Özellikle dijitalleşmenin fırsatlarıyla birleştirildiğinde yeni iş modelleri oluşturulması mümkün. Tüm bunlar için hukuki düzenlemeler oluşturulması, düzenlemeler oluşturulurken müşteri taleplerinin de bilgi güvenliğiyle beraber dikkate alınması, aynı zamanda firmalara Ar-Ge faaliyetleri için özgür alanlar tanınması önemli. Döngüsel ekonomi için ayrıca doğru piyasa şartlarının oluşturulması, bu şartların ikincil ham maddeler ve tekrar kullanımları için nitelikli kriterler içermesi gerekiyor. Böylece döngüsel ekonomi, ekolojik ve ekonomik başarı modeli haline gelebilir.

DÖNGÜSEL EKONOMİ YENİ İŞ MODELLERİNE KAPI AÇACAK

AB Komisyonu tarafından 11 Mart’ta tarihinde kabul edilen “Yeni Döngüsel Ekonomi Planı” AB’nin sağlıklı gezegene geçiş öncülüğü için başlıca adımları içeriyor. Avrupa’daki makine, elektrik-elektronik, bilişim-iletişim teknolojileri ve metal teknolojileri sektörlerini temsil eden ORGALIM ise Avrupa Komisyonu’nun dön- güsel ekonomi planıyla neyi amaçladığına vurgu yapıyor ve planla ilgili önerilerde bulunuyor. ORGALIM, iktisadi olarak kaynakların döngüsel ve sürdürülebilir olarak optimizasyonunun, AB ekonomisi üzerindeki çevresel etkileri en aza indirmek için önemli bir araç olduğuna vurgu yapıyor. Döngüsel ekonomi planının çevresel ve ekonomik hassasiyet yaratarak AB’nin endüstriyel liderliğini yenileyecekken, özellikle veri analizi ve dijitalleşmeyle birleşince döngüsel ekonominin yeni iş modellerine kapı açacağı, enerji ve kaynak kullanımının yaşam döngüsü için optimizasyonunun sağlanacağı belirtiliyor. ORGALIM'a göre, döngüsel ekonomi adımlarında, çevresel faydalar plan merkezinde yer almalı. Bu anlamda da Avrupa’nın teknoloji endüstrisi, ürün ve malzemelerin değerlerini olabildiğince sürdürülebilir kılmak için çeşitli stratejiler içeren döngüsel ekonomi modeline her evrede katkı sağlıyor. Bir ürün sona geldiğinde, malzemenin tekrar kendi sektörü veya diğer sektörlerde yeni değer yaratmak için kullanılabilmesi için atık ve kaynak kullanımı en aza indirilir. Mart ayında yayımlanan “Yeni Döngüsel Ekonomi Planı” ürünlerin tasarım ve üretiminden tüketimine, tamir, tekrar kullanım ve dönüşümüne ve ekonomiye geri kazandırılmasına kadar tüm yaşama süreciyle ilgili teşebbüsleri duyururken, plan, bu aksiyonların AB seviyesinde katma değer kazandıracağı, yasal ya da yasal olmayan tedbirler de sunuyor. Aksiyon planı, Yeşil Anlaşma’nın merkezinde yer alırken, AB Komisyonuna göre sera gazı emisyonlarının yarısı kaynakların ekstaksiyonunu ve işleme süreçlerinden geliyor. Yeni Döngüsel Ekonomi Planı’nın amacı; gelecek yüzyılda ekonomik büyümeyi desteklerken, AB karbon ayak izi tüketimini azaltmak ve AB’nin döngüsel malzeme kullanım oranını ikiye katlamak. Bu amaca ulaşmanın yolu ise paydaşlar ve şirketlerin iş birliği içerisinde çalışmasından geçiyor. AB Komisyonu, bu doğrultuda, döngüsel ekonomi tedbirleri uygulandığında, 2030 yılında AB GSYİH’sinin yüzde 0,5 artacağını ve 700 bin yeni iş alanı yaratacağını öngörüyor. VDMA ve ORGALIM'ın döngüsel ekonomiyle ilgili çalışmalarına, sayfada göreceğiniz QR kodları mobil telefonunuz ya da tabletinize okutarak ulaşabilirsiniz.