Değerli okurlarımız,

Büyük umutlar ve pozitif verilerle başladığımız 2020 yılı, hiçbirimizin öngöremediği şekilde, tüm dünyada eşi görülmemiş bir kriz yılına dönüştü. Salgın kaynaklı önlemlerin mal ve insan dolaşımını sekteye uğratması ya da sıkı kontroller nedeniyle süreçlerin çok uzaması, küresel ticaret üzerinde ciddi bir kayıp dalgası oluşmasına neden oldu. Haziran ayında normalleşme çabaları başlamış olsa da tüm dünyada salgın kaynaklı can kayıpları halen sosyal hayat üzerinde etkili olmaya devam ediyor.

Bununla birlikte, ekonominin çarkları dönmek zorunda. Öngörülemeyen bu krize hazırlıksız yakalanmış olsa da Türk makine sektörü, alınabilecek tüm önlemleri alarak gösterdiği büyük özveriyle, 2020’de yaşanan kayıpları asgari düzeyde tutmayı da başarmış gözüküyor. Ekim ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,5’lik bir ihracat artışı yakalayarak 1,7 milyar dolar ihracat gerçekleştiren makine sektörü, yılın ilk 10 ayı sonunda toplam ihracatını 13,7 milyar dolara taşıdı. Yaz döneminde gelen siparişlerin de etkisiyle makine sektörü, en büyük ihracat pazarları Almanya, ABD, İngiltere ve İtalya’da yaşanan ihracat düşüşünü ise yüzde 10’nun altına çekmeyi başardı.

Makine İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu da makine sektörünün 2020’de gösterdiği çabalardan söz ederken, hedef pazarlarında toplu bir kapanma olmazsa, yılın sonunda geçen yılın rakamlarına çok yaklaşacağına olan inancını dile getiriyor. Üçüncü çeyrekte hızlanan talebi kalıcı kılmak üzere çok yoğun çalıştıklarının altını çizen Karavelioğlu, “Ekim ayında sadece Almanya’da 10 binden fazla firmaya doğrudan ulaştık, onlara iş birliği ve dayanışmaya her zaman hazır olduğumuzu anlattık. Doğu ülkelerindeki üreticilerin serbest rekabete gölge düşüren girişimlerine karşı birbirimize kenetlenmek zorunda olduğumuzu Avrupa ülkeleri çok iyi biliyor. Özellikle AB’nin karbon nötr kıta hassasiyetini ve döngüsel ekonomi mevzuatı hazırlıklarını yakından takip edişimiz, sektörel camiada saygı uyandırıyor. Güvenilir, yetkin bir iş ortağı ve tedarikçi olarak, Türkiye’nin Makinecileri markamızla yurt dışında her zaman büyük ilgi görüyoruz.” değerlendirmesinde bulunuyor.

Özetle, 2020’yi kayıp yıl ilan etmek için henüz çok erken çünkü bu dönemde gösterilen çabanın, hızlı kararlar alarak atılan doğru adımların kurum kültürlerinde önemli kazanımlar olarak hatırlanacağına da inanıyorum. Bu nedenle de 2021’in ortasına kadar sarkabilecek bu krizden Türk makine sektörünün sadece ciro ve ihracat artışı anlamında değil, hedef pazarlarda elde edilen itibar ve kurumların krizlere hazırlık ve dayanıklılık anlamında da önemli başarılarla çıkacağını düşünüyorum.

Gelelim Moment Expo’nun 150’nci sayısına... Bu sayımızda da her zaman olduğu gibi gündemi takip etmeye ve güncel haberleri aktarmaya gayret ettik. “Gündem” sayfalarımızın çatısını, “Makine Sektörüne Koronavirüs Etkileri ve Tedbirleri Değerlendirme Anketi”nin Kasım ayını baz alan beşinci faz sonuçları oluştururken, “Kapak” sayfalarımızda ise Deloitte Türkiye’nin Temmuz ayında yayımladığı “Covid-19 Sonrası Yeni Çalışma Hayatına Hazır mısınız?” başlıklı raporunu inceledik. Tüm şirketleri ve çalışanları yakından ilgilendiren, salgın sonrası yeni iş hayatıyla ilgili merak edilen tüm konuların ele alındığı bu raporun, Türk makine sektörü için önemli içerikler barındırdığına inanıyoruz.

Sağlıklı günler ve keyifli okumalar diliyorum,