Avrupa makine sektörünün önemli kuruluşu cecımo’nun başkanı javier eguren piyasanın toparlanması için öncelikle çin’in durumunu düzeltmesi gerektiğini söylüyor.

CECIMO’nun 2009 ilkbahar genel kurulu, 9 Haziran 2009 tarihinde 15 ülkeden takım tezgâhları üreticileri ve mümessillerinin katılımıyla San Sebastian (İspanya)’da gerçekleşti. Toplantıda tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik krizin makine sektörüne etkilerinin analizi yapıldı.

Toplantıda ortaya konan sonuçlara göre 2008 yılının son çeyreğinde Avrupa takım tezgâhları endüstrisi ekonomik krizden en çok etkilenen sektörlerden oldu. Sektörü yakından takip eden uz manların belirttiğine göre sektör endüstriyel üretim ve sermaye yatırımlarla yakından ilişkili. Bu nedenle 2009 yılının ilk çeyreğinde, 2008 yılının ilk çeyreğine oranla takım tezgâhları piyasa hacmi yüzde 53 düşüş göstermiştir. Küresel anlamda son kullanıcı pazarının ekonomik krizden zarar görmesiyle alım gücünün düşmesi ve ödemelerde güçlük çekmesi, takım tezgâhlarındaki fiyat kesintilerinin en büyük nedeni olarak gözüküyor. Avrupa ekonomi basınına yansıyan haberlere göre CECIMO Yönetim Kurulu Başkanı Javier Eguren toplantıda; “ Otomotiv sektörünün brüt gelirlerinin yüzde 30 düşmesiyle yatırım maliyetlerini düşürmesinin sektörü olumsuz bir şekilde etkilediğini vurguladı.”

Sonuç olarak, 2009 yılında küresel boyutta son kullanıcı marketindeki talep düşüşüyle, Avrupa takım tezgâhları endüstrisinin hacmi yüzde 30-40 oranında azaldı. Ekonomi yorumcuları nın tahminlerine göre Asya, kısmen Çin ve Hindistan takım tezgâhları üreticileri krizden Avrupa veya Amerika’ya nazaran daha az etkilendi. Avrupa makine imalatçıları stok kapasitelerini düşürüp, üretimde stratejik öneme sahip olan ustalık gerektiren zamanı koruyarak işçilik elastikiyetine yani çalışma zamanlarını maksimum verimde kullanmaya odaklandılar. CECIMO Genel Sekreteri Filip Geerts, “2009 ilk çeyreğinden itibaren krizden zarar gören Firmaların birbirlerini etkilemeleriyle stok kapasiteleri düşmüş ve buna bağlı olarak toplam makine imalat kapasitesi gerilemiştir” dedi.

Günümüz zorlu ekonomik şartlarına rağmen, CECIMO etrafında örgütlenmiş olan girişimcilerin piyasadaki rekabet gücü azalmadı. Çünkü CECIMO makine imalat endüstrisindeki yüzde 44’lük pazar payı ile hala sektörün lideri konumunda. Bunun yanı sıra Avrupa liderlerinin Çin ve Amerika örneklerinde olduğu gibi uzun vadeli teşvik paketleri ile sektörü hareketlendirmeleri gerekiyor.

Toplantının bir diğer önemli katılımcı sı olan Ekonomik Komite Oturum Başkanı Frank Brinken konuşmasında; “ Nisan 2009’dan itibaren imalat sanayindeki hızlı düşüşün yavaşlaması pozitif bir gelişmedir. Ayrıca yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği ile ilgili üretim faaliyetleri kriz sonrasında lokomotif sektör olabilir.” diye konuştu. Bizde tüm bunlar üzerine CECIMO Başkanı Javier Eguren’in röportajını yayınlamaya karar verdik. CECIMO Magazine’deki röportajından da çeşitli saptamalarını aldığımız Eguren, sektörün temel yapısını analiz ediyor.

 

Global ekonomik kriz dünya makine endüstrisini nasıl etkiledi?

Krizin finansal piyasalarda başlaması gerçeğine rağmen, krizin makine üretimi sektörü üzerindeki etkileri şiddetli oldu. Yavaşlayan talep makine üretin sektöründe de siparişlerin keskin düşüşler yaşamasına yol açtı. Bunun sonucunda üretim seviyelerinde dikey düşüşler gerçekleşti. Oxford 2009 Ekonomi Araştırması’na göre küresel makine ekipmanları tüketimi 2009 yılının tamamında yüzde 31 düşüş yaşayacak. Aynı araştırmaya göre küresel gayri safi gelirin bu yıl yüzde iki gerilemesi beklenirken, sanayi üretiminde de yüzde 8 düşüş bekleniyor. Özellikle makine ekipmanları üreticilerinin ana müşterileri olan motorlu araçlar, çelik üretim sektörlerinin krizden olumsuz yönde etkileneceği de tahmin ediliyor.

Peki ya Avrupa’daki makine sektörünün durumunu nasıl değerlendirmek gerekiyor?

Aynı araştırmanın sonuçları 2009 yılı sona erdiğinde Avrupa’daki makine ekipmanları tüketiminin yüzde 40 oranı nda gerileyeceğini bildiriyor. Yılın ilk çeyreğinde şimdiden Avrupa’nın birçok ülkesinde bu gerilemeyi gösteren ciddi düşüşler yaşandı. Fakat krizin bu seneye yayılacak olan esas etkilerini yılın ilk yarısının sonuçlarının açıklanacağı yedinci ayda gördük. Avrupalı üreticiler yine ciddi problemlerle karşı karşıya kalıyorlar. finansal piyasalardaki likiditenin kurumasıyla birlikte gerileyen talep sanayide bir kapasite fazlası yaratıyor. Bu nedenle makine ekipmanları üreticileri zarar tespiti yapabilmek ve bu zararları telafi edebilmek için gayret gösteriyorlar. Mevcut durumdaki kapasite fazlaları ndan kaynaklanan sorunları aşabilecek ve finansal sıkıntılarını aşmak için gerekli likiditeyi getirecek iş planları yapıyorlar. Böylelikle üretimlerini sürdürmeye gayret gösteriyorlar.

Dünyanın birçok bölgesinde makine üretim sektörü ve sektörün bağlı olduğu alanlarda ciddi sıkıntılar yaşandı. Avrupa makine üretim sektörü diğer ülkelerdeki sektörlerden farklı olarak bu krizden nasıl etkilendi?

 

Az önce bahsettiğim 2009 Oxford Ekonomik Araştırması’na göre Asya pazarında makine sektöründe yüzde 27’lik bir düşüş bekleniyor. Aynı araştırmaya göre Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) gerilemenin ise yüzde 30’ları bulacağı tahmin ediliyor. Bunların yanında sormamız gereken temel soru pazarın ne kadar çabuk toparlanacağıdır. ABD pazarının daha çabuk toparlanacağı öngörülüyor. Çünkü Amerikan hükümeti para politikalarında ciddi kurtarma planlarını devreye soktu ve ihracatı yükseltmek için dolarla ilgili yerinde düzenlemelerde bulundu. Aynı şekilde Asya pazarının da itici gücü Çin’in durumunun hızla düzeleceği tahmin edilebilir. Son yıllarda Çin’in tüketiminde ciddi artışların göründüğü bir gerçek. Bu artışın yavaşlıyor olmasına rağmen diğer ülke pazarlarından daha hızlı şekilde ilerlediği görülebiliyor. Bunlardan sonra şunu rahatlıkla ifade edebilirim ki Çin’den gelen makine üretim sektörüne ilişkin talepler, sektörün küresel üretim seviyesini belirleyecektir. Bunun yanında makine üretim sektöründeki yatırımcıların yatırım kararlarını ertelemelerine son verecek olan bir maddi kaynağın Avrupa’da çok bol olmadığını söylemek mümkün. Bu durum sektörle birlikte Avrupa makine üretim sektörünün tekrardan ayağa kalkması noktasında bazı riskler yaratıyor.

 

Sektörün tekrardan toparlanabilmesi ve çarkların yeniden dönebilmesi için ne gibi düzenlemelerin yapılması gerekiyor?

Küresel finans krizi birçok ülkede ulusal sanayi politikalarını alt üst etti. Bu süreçle paralel olarak küresel düzlemde ortaya konan planlardaki hedeflerinde çok aşağısına düşüldü. Fakat bundan kurtulmak için yapılması gereken bazı hamleler halen sektörü diriltme ihtimalini canlı tutuyor. Bunun için yapılması gerekenlerin başında sektörün küresel koordinasyon ağını ciddi biçimde harekete geçirecek bir örgütlenmenin yapılması gerekiyor. Böylelikle ulusal ve küresel planlar arasında ciddi bir entegrasyon yaşanabilecek. Sektörde farklı ülkelerde yaşanması muhtemel problemler küresel düzlemde hızlı bir şekilde çözüm bulacak. Bunun yanında acil bir çıkış planının da bir an evvel ortaya konması gerekiyor. Bu çıkış planında birinci maddenin sektörün önceliklerinin olması lazım. Bunun yanında Avrupa kurumlarının sektörün efektif olarak çalışmasını etkileyen verilerle başa çıkması gerekiyor.

 

 

KUTU:

 

CECIMO ÜYESİ ÜLKELERDE SEKTÖRÜN RAKAMSAL TARİHİ

Sektörün önde gelen sivil toplum kuruluşu olan CECIMO’nun yayınladığı bilgilere göre, Türkiye’nin de dahil olduğu 15 Avrupa ülkesinde 2007 yılı, tezgah imalat ve ihracatı bakımından iyi bir dönem olmuştur. 2007 yılı içinde 15 ülkedeki imalat, bir önceki yıla göre yüzde 12,8 artarak 22,3 milyar EURO’ya ulaşmış ve bugüne kadar erişilen en yüksek imalat değeri gerçekleşmiştir.ABD’de iç pazarın zayıf olmasına karşın Asya ülkelerinde talep hala yüksek düzeydedir. Ve dünyadaki gelişmelere paralel olarak Avrupa imalatçılarının ihracatı da iyi bir gelişme göstermiştir. ABD ve Japonya ekonomileri zayıflama sinyalleri vermektedir. Buna karşın Avrupa ülkelerinde iç talep hala yüksek düzeydedir, hatta siparişlerin teslim süreleri uzamaktadır. Bu durum 2008 yılında imalat artışının biraz azalsa da yüzde 8 civarında olacağına işaret etmektedir. Alman Takım Tezgahı İmalatçıları Birliğinin verdiği bilgilere göre 2006 yılı da, 2005 yılı gibi bu sektör için iyi gelişmelerin yaşandığı bir yıl olmuştu. Dünyada takım tezgahı kullanımı 2005 yılında gösterdiği yüzde 17’lik artışın ardından 2006 yılında da yüzde 10 bir gelişme göstermiştir. Asya ülkelerinde satışların 2004 ve 2005 yıllarında yüzde 23’lük talep artışından sonra, 2006 yılında da yüzde 14’lük bir gelişme sağlanmıştır. Çin’de gözlenen yavaşlama nedeni ile 2008’de talepte bir düşme beklenmekle birlikte gene de pozitif bir artı şın sağlanabileceği öngörülmektedir. CECIMO’nun yaptığıistatistiklere dayanan araştırmalar, CECIMO gurubu ülkelerde takım tezgahı satışlarında 1980’li yıllardan beri ilginç bir gelişmeye işaret etmektedir. 1980 yılını takip eden üç yıl süresince tezgah satışları inişe geçmiş, 1983-1990 yılları arasında 7 yıl boyunca muntazam bir tempo ile artış yaşanmıştır. 1990-1993 dönemini kapsayan üç yıl tekrar talep düşmesinin yaşandığı yıllar olmuş, 1993-2000 tekrar kararlı bir tempo ile artış yılları olmuştur. 2000-2003’ü kapsayan üç yılda gene bir düşüş yaşanmış 2004 yılında gene muntazam bir artış gözlenmiştir. Bu ilginç gelişme ile, yaklaşık 25 yıldır 3 yıl düşme ve bunu takip eden 7 yılda, gene muntazam bir artış yaşanmıştır. İlginç olan bu çevrim devam ettiği takdirde 2010 yılına kadar talebin ve buna bağlı olarak satış ve imalatın artış göstermesi beklenebilir. Nitekim 2003 yılında başlayan artış hemen her yıl yaklaşık aynı artış oranları ile yükselişini devam ettirmektedir. Tüm bu tarih kriz zamanına kadar sektörün başarılı bir şekilde ilerlediğini ama olumlu seyrinin krizde sekteye uğradığını gösteriyor. Sektör temsilcileri bunun aksi yönde gelişmeleri dikkatle takip ediyorlar.