Türkiye’nin beton santrali sektörü ihracatı 2008 yılında 172 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2009 yılında sektör ihracatı yüzde 31 oranında azalarak 119 milyon dolar seviyesine geriledi. 2009 yılında Türkiye’nin beton santrali ihracatı...


Türkiye inşaat sektörüne paralel ilerleyen beton santrali sektörü her geçen gün gelişiyor. Dünya genelinde Çin’in ardından en önemli inşaat şirketlerini elinde bulunduran Türkiye, inşaat sektöründeki büyümesini diğer sektörlere de yansıtıyor. Halen bilinen 60’ın üzerinde firma sektörde faaliyet gösteriyor. Her sene bu firmalar eksiliyor ve artıyor. Ancak 60’ın altına düşmüyorlar. Genelde
olarak sektörde çok yoğun bir rekabet yaşanıyor. Bu imalat sektörü hem hazır beton sektörüne hem de inşaat sektörüne makine tedarik ediyor. Bu sektör aynı zamanda Türkiye ekonomisi için ciddi bir istihdam kapısı açıyor. Coğrafik avantajları da kullanarak yakın ülkelere de ihracat söz konusu ve bu anlamda ülkeye döviz getirisine sahip. Sektörün kalabalık olması beraberinde hem yoğun rekabeti hem de haksız rekabeti getiriyor. Bu durum kaliteyi düşürmekte müşterilerin mağdur olmasına, malzeme israfına, zaman kaybına yol açabilmektedir.

SEKTÖRÜN DÜNYADAKİ DURUMU                                                                                                                                                                             
Birleşmiş Milletler (BM) İstatistik Bölümü verilerine göre, 2008 yılında 9,9 milyar dolar olan sektör ihracatı yüzde 32 oranında azalarak 2009 yılında 6,7 milyar dolar değerine ulaşmıştır. Almanya sektör ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini gerçekleştirmektedir.
Almanya’nın beton santrali sektörü ihracatı 2009 yılında yüzde 41 oranında azalarak 1,3 milyar dolara gerilemiştir. Almanya’yı yaklaşık 570 milyon dolar ile İtalya takip etmektedir. ABD, Çin ve Danimarka da sektör ihracatında önde gelen diğer ülkeler arasında yer almaktadır. Beton santrali sektörü ihracatında 2009 yılında krizin etkisiyle tüm ülkelerde düşüş kaydedilmiştir. En büyük azalma ise yüzde 50 ile Brezilya’da yaşanmıştır. Türkiye, 2008 yılında gerçekleştirdiği 172 milyon dolar ihracat 2009 yılında yüzde 31 oranında azalarak 119 milyon dolara gerilemiş ve 16. sırada yer almıştır.

İTHALAT LİDERİ ABD                                           
2009 yılında sektör ithalatı yüzde 37 oranında azalarak 8,5 milyar dolar seviyelerinden 5,4 milyar dolar seviyelerine gerilemiştir. ABD 459 milyon dolar ithalat ile dünya sıralamasındaki lider konumunu korumuştur. ABD’nin ardından en fazla beton santrali
ithalatı gerçekleştiren Almanya ise 2009 yılında 288 milyon dolar ithalat gerçekleştirmiştir. Sektör ithalatında önde gelen diğer ülkeler sırasıyla Fransa, Rusya ve Kanada’dır. Beton santrali sektörü ithalatında ilk 30 sırada yer alan ülkeler arasında ithalatında
genel olarak azalış görülse de, Cezayir ve Meksika’nın 2009 ithalatında artış görülmüştür. İthalatında en çok azalma kaydedilen ülkeler ise Romanya, Rusya ve Finlandiya’dır. 2009 yılı sektör ithalatında 30. sırada bulunan Türkiye’nin, 2008 yılında ithalatı 82 milyon dolar iken 2009 yılında bu rakam yüzde 36 oranında azalarak 52 milyon dolara ulaşmıştır.





SEKTÖRÜN TÜRKİYE’DEKİ DURUMU

Türkiye’nin beton santrali sektörü ihracatı 2008 yılında 172 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2009 yılında sektör ihracatı yüzde 31 oranında azalmış ve 119 milyon dolar seviyesine gerilemiştir. Türkiye’nin 2009 yılındaki sektör ihracatı ürün bazında incelendiğinde, 92 milyon dolar ile aksam ve parçalar makineler birinci sırada yer alırken bu mal grubunu 27 milyon dolar ile beton/harç karıştırıcılar takip etmektedir. Beton santrali sektörü mal grubu arasından GTİP bazında ihracatında artış  incelendiğinde aksam ve parça ihracatının büyük bir pay sahibi olduğu görülmektedir. 2009 yılında Türkiye’nin beton santrali ihracatı yaptığı ülkeler arasında Rusya 17 milyon dolar ile birinci sırada yer almaktadır. Rusya’yı 14 milyon dolar ile Almanya ve 11 milyon dolar ile Libya takip etmektedir. Tayland ve Türkmenistan, en fazla ihracat gerçekleştirilen ilk on ülke arasında en çok ihracat artışı kaydedilen ülkelerdir. Türkiye’nin beton santrali sektörü ihracatı gerçekleştirdiği ilk 10 ülke arasında ihracatımızda en büyük düşüş Azerbaycan, Rusya ve Ukrayna’da yaşanmıştır.

EN FAZLA İTHALAT ALMANYA’DAN                                                                                                                                                                   
Türkiye’nin 2008 yılında 82 milyon dolar seviyelerinde olan beton santrali sektörü ithalatı, 2009 yılında yüzde 36 azalarak 52 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Türkiye’nin 2009 yılında beton santrali sektörünün ithalatı G.T.İ.P. bazında incelendiğinde 45,3 milyon dolar ile aksam ve parçaların ilk sırada yer aldığı görülmektedir. 2009 yılında sektör ithalatında G.T.İ.P. bazında tüm kalemlerde gerileme kaydedilmiştir. En büyük düşüş yüzde 64 ile “beton/harç karıştırıcılar” kaleminde kaydedilmiştir. 2009 yılında beton santrali sektörü ithalatımızda önemli yer tutan ülkeler arasında ilk üç sırada Almanya (23 milyon dolar), İtalya (15 milyon  dolar) ve ABD (3,5 milyon dolar) yer almaktadır. Türkiye’nin beton santrali sektörü ithalatının yarısından fazlası Almanya ve İtalya’dan gerçekleşmektedir. Türkiye’nin 2009 yılı sektör ithalatında ilk 10 ülkenin bir önceki seneye göre değişim oranlarına  bakıldığında tüm ülkelerde gerileme kaydedilmiştir. En büyük düşüş ise Danimarka, İsveç ve Çin’den ithalatımızda kaydedilmiştir.
“SEKTÖRDE REKABET YOĞUN”
Pi Makine Yurtiçi Pazarlama Müdürü Muhittin Büker, beton santralleri sektörünün durumunu şöyle değerlendiriyor: “Beton santrali sektörü Türkiye’de çok gelişti. Halen bildiğimiz 60’ın üzerinde firma var. Her sene bu firmalar eksiliyor ve artıyor. Ama 60’ın altına düşmüyorlar. Çok yoğun bir rekabet yaşanıyor. Bu imalat sektörü hem hazır beton sektörünü hem de inşaat sektörüne makine tedarik etmekteler. Bu sektör aynı zamanda ciddi bir istihdam kapısı. Coğrafik avantajları da kullanarak yakın ülkelere de ihracat söz konusu ve bu anlamda ülkeye döviz getirisine sahip.” Büker sektörün yaşadığı problemleri ise şöyle açıklıyor: “Sektörün kalabalık olması beraberinde yoğun rekabeti ve haksız rekabeti getirmekte. Bu durum  kaliteyi düşürmekte müşterilerin mağdur
olmasına, malzeme israfına, zaman kaybına yol açabilmektedir.Bu yüzden zor duruma düşmüş müşteriler tanımaktayız. Diğer taraftan sektörde bu rekabetin farkında olmayan üreticiler belli bir süre sonra yeni başladıkları iş hayatlarına son   erebilmektedirler.”
“TURQUM PROJESİ EN GÜZEL ÖRNEK”
Bu sektörde yapılacak düzenlemelerin öncelikle müşterinin mağduriyetini önlemeyi hedeflemesi gerektiğini vurgulayan Büker, şöyle devam ediyor: “Mağduriyetin önlenmesi de, artık imalatı sır olmaktan çıkmış bu makinelerde, bize göre kalitenin  tanımlanmasından geçmektedir. Hatta bunun kategorize edilmesi, sınıflandırması ya da sertifikalandırılması da olabilir. Bunun için, OAİB’in Turqum markası ile kaliteyi tanımlama çalışmaları en güzel örnektir. Fakat bu sektörde imalatçıların çok olması
nedeniyle, sadece bu makinelere yönelik daha fazla kalite tanımlamasına ihtiyaç vardır. Bu tanımlamalar, sektörde layığı ile üretim yapanları koruyacak, istihdamı koruyacak, israfıönleyecek, Türkiye’nin bölgede itibarının artmasını sağlayacak, ekonomiye
daha fazla katkı sağlayacaktır.”
Sanayileşmenin en önemli sorunlarından birinin de gelişmekte olan ülkelerde makine üretimleri ile ilgili mevcut sorunları düzenleyici bir sivil toplum örgütünün olmayışı olduğunu aktaran Büker, şöyle devam ediyor: “Ülkemizde bu konuda direkt olarak faaliyet gösteren kuruluşlarolmadığı gibi mevcut kuruluşlar da bu konuya çözüm getirmekten oldukça uzak gözükmekteler. Moment Expo dergisi bu çalışması ile oldukça profesyonel bir çalışma sergilemiştir. OAİB ise bu konuda sürekli olumlu adımlar atmaktadır. “


“62 ÜLKEYE İHRACAT GERÇEKLEŞTİRİYORUZ”
                                                                                                                                                
Elkon Elevatör Konveyör ve Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş. Satış ve Pazarlama Müdürü Halil Çelikkol, firmanın faaliyet alanlarını  şöyle açıklıyor: “Firmamız uluslararası standartta hazır beton tesisleri ( Tam otomatik mobil ve sabit beton santralleri ve çekilir tip
beton pompaları) üretmektedir. 1975 yılında İstanbul Topkapı’da 100 metrekare atölye ve 4 personel ile konveyör sistemleri üretmek amacıyla Yük. Mak.Mühendisi Mustafa Alpagut tarafından kurulan Elkon şu anda dünyanın 62 ayrı ülkesine başarı ile beton santralleri ihraç eder konumda bir sanayi kuruluşudur. Merkez ofisi İstanbul Esentepe’de bulunan Elkon, üretim faaliyetlerini Çerkezköy’de toplamda 40 bin metrekare açık alan üzerine kurulu 20 bin metrekare kapalı üretim alanına sahip 3 fabrikasında (ELKON 1, ELKON 2, ELKON 3) gerçekleştirmektedir. Firmamız yaptığı başarılı üretim ve ihracatlar sayesinde dünya çapında bir marka haline gelmiş olup bugüne dek 62 ülkeye ihracat yaparak yakaladığı yüksek kalite düzeyi ve teknolojik
ürünleri sayesinde özellikle Avrupalı üretici rakipleri ile yarışmaktadır. Rusya’da ciddi bir pazar payına sahip olan Elkon ürünleri diğer ülkelerde de kalitesi ve güvenirliliği ile yoğun şekilde tercih edilmektedir.” Çelikkol sektörün durumunu ise şöyle
değerlendiriyor: “Sektörümüz tüm dünyada yükselen inşaat pazarı içerisinde artan talebe hitap eden bir sektördür ve hızla gelişmektedir. Sektör içerisinde pozisyonları firmaların inovatif gücü ve üretim kapasiteleri belirlemektedir. Tabi ki bunun yanına ‘Kalite tartışılmaz’ ekini koyarak değerlendiriyoruz.

Firmamız yüksek inovatif gücü ve yüksek üretim kapasitesi ile ülkemizin sektör lideri, Avrupalı firmaların ise en ciddi rakiplerinden biridir. 2008 yılında50 milyon dolara yakın ciro ve ihracat yapan firmamızın 2009 yılında küresel krizden dolayı yaşadığı ciro azalmasınıbu yıl (2010) kapatacağı görülmektedir. Firmamız zaten kontrollü ve güçlü bir finansal yapıya sahiptir. O nedenle krizdenfazla etkilenmeden 2009 yılını rahat geçirdik. Bu arada ağırlık verdiğimiz inovasyon çalışmaları sonunda 2010 yılı yeni modelleri ile satış ve üretimhedeflerini tutturmuş olduk. Üzerinde çalışılması gereken en önemli konu ise ara eleman ve teknik eleman kadrolarının eğitimlerinin daha üst seviyeye çıkartılarak kaliteli insan kaynakları temininin olanaklı hale getirilmesidir. Zira böyle giderse büyük fabrika binaları olacak ancak içinde layıkıyla çalışabilecek kadrolar bulunamayacaktır.”
ELKON ’DAN YENİ FABRİKA                                                                                                                                                                                
Çelikkol ayrıca, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi’nde 1989 yılında ilk fabrikayı (ELKON 1) kurduktan sonra 2006 yılında 2. Fabrikayı (ELKON 2) , 2007 yılında 3. Fabrikayı (ELKON 3) kurduklarını söylüyor: “2009 yılı 2. Yarısı ve 2010 yılının ilk yarısında
yaptığımız planlar çerçevesinde 2010 yılı 2. Yarısında 10 milyon USD yatırım tutarı olan 4. Fabrika (ELKON 4) yatırımına başlamış bulunmaktayız. Bitirme hedefimiz 2011 yılı ortalarıdır. Bu fabrika ile birlikte 30 bin metrekare kapalı alan üretim sahasına ve 300 adet/yıl beton santralı üretim kapasitesine ulaşmış olacağız. Firmamızın uzun yıllardan beri en fazla önem verdiği konu Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetleri olmuştur. Her 2 departmanı ‘İnovasyon Departmanı’ adı altında birleştiren firmamız bu konuda yaptığı yenilikleri
ürünlerine çok kısa sürede yansıtmış ve bunun da satışlara yansıdığı derhal görülmüştür. İnovasyon çalışmalarımız yoğun şekilde devam etmektedir. Firmamız üretiminin yüzde 95’ini dünyada 5 kıtada 62 ülkeye ihraç etmektedir. Hedefimiz üretim kapasitemizi artırarak ihracat yaptığımız ülke sayısını 100’e çıkarmaktır. Sektörümüzdeki en önemli sorun merdiven altı tabir edilen düşük kapasiteli ve düşük kaliteli firmaların yanıltıcı internet sayfaları ile çok ucuz fiyatlarla müşteriyi kandırmalarıdır ve bu durumun kesinlikle önüne geçilmelidir. Bu tüm dünyada Türkiye’nin imajını da zedelemektedir.”