Türk makine sanayisi çok önemli bir eşiği atlamak üzere. MSSP olarak uzun süredir üzerinde çalıştığımız “Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu” (MAKFED) nihayet hayat geçiyor. Şubat ayında İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz ve MSSP üyesi 14 dernekten 29 üst düzey temsilcinin hazır bulunduğu...

Türk makine sanayisi çok önemli bir eşiği atlamak üzere. MSSP olarak uzun süredir üzerinde çalıştığımız “Makine İmalat Sanayi Dernekleri Federasyonu” (MAKFED) nihayet hayat geçiyor. Şubat ayında İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz ve MSSP üyesi 14 dernekten 29 üst düzey temsilcinin hazır bulunduğu toplantıda MAKFED’in kuruluş protokolü imzalandı. İmzalanan protokolün ardından en geç Nisan ayının sonuna kadar çalışmalar bitirilecek ve Türk makine sanayisi MAKFED çatısı altında birleşecek.

Dünyada makine sektörünün önemini kavrayan ve buna göre gelecek planları yapan çok sayıda ülke var. Başta Brezilya, Hindistan, Çin, Tayvan, Güney Kore olmak üzere birçok ülke bu konuda önemli mesafeler kat etti ve ciddi bir gelişme gösterdi. Türk makine sektörü ise ancak dünyanın büyüdüğü kadar büyüyebildi. Çünkü devlet politikası olarak, gelişmekte olan ülkelerin makine sektörlerini destekleme biçimlerinin yanına bile yaklaşamadık. Küresel rekabetin her geçen gün kızıştığı dünyada, doğru kararları hızla hayata geçirebilmek hayati öneme sahip. 2023 yılında 100 milyar dolarlık ihracatla, toplam ihracat planlarında yüzde 20’sini hedefleyen makine sektörünün arkasına mutlaka devlet gücünü alması gerekiyor. Bu noktada Türk makine sanayisinin MAKFED gibi bir üst çatı altında birleşmesi oldukça önemli. Oluşturulan bu güç birliği ile bürokrasi ve karar mekanizmaları üzerinde çok daha etkin bir lobi faaliyeti yürütebileceğiz.

MAKFED ile sadece bürokrasi ve karar mekanizmaları üzerinde ektin olmakla kalmayacak, aynı zamanda sektörümüzün kendi iç dinamiklerini düzenleyecek bir takım organizasyonları da oluşturacağız. MAKFED çatısı altında birleşen üst kuruluşlar olarak, sektörün uluslararası rekabete uygun işleyişini denetleyecek mekanizmalar oluşturacağız. Makine üreticileri olmadan Türk ekonomisi ciddi bir ilerleme ka ydedemeyecek ve biz Türkiye’yi hedeflerine ulaştıracak sektörüz. Fakat sektör olarak dönüşmemiz gerekiyor. Ölçek ekonomisinde olmayan yapıların dünyayla rekabet etmesi zordur. Sektörümüzün Türkiye’yi vasattan çıkarabilecek insan kaynağına sahip olduğun a yürekten inanıyorum. Onun için MAKFED çatısı altında, çok daha organize ve çok daha stratejik şekilde makine sektörünün geleceğine yön vereceğimize inancım tam.

Şimdiye kadar yaşadıklarımızdan anladık ki, tek başımıza küçük küçük dernekler ve dağılmış bir yapı içinde alacağımız mesafeler çok kısıtlı. Madem ki bu kuruluşların başındayız, içindeyiz, yönetimindeyiz öyleyse gereğini hep birlikte yapmak durumundayız ve yapacağız. Daha organize, daha güçlü bir makine sanayi için MSSP üyesi dernekleri MAKFED çatısı altında topluyor olmamızı, hem sektörümüz hem ülkemiz açısından tarihi bir gelişme olarak görüyorum. Bu birlikteliğe gönül veren, bu uğurda çaba sarf eden tüm MSSP üyesi derneklerimize gönülden teşekkür ediyorum.