Türkiye ile tarihsel bağlara sahip bir ülke olan Yemen’e makine ihracatımız 2013 yılında yüzde 14,1 artarak 14,8 milyon dolara yükseldi...

Türkiye ile tarihsel bağlara sahip bir ülke olan Yemen’e makine ihracatımız 2013 yılında yüzde 14,1 artarak 14,8 milyon dolara yükseldi. Genç nüfusuyla dikkat çeken Ortadoğu’nun az gelişmiş ülkesi Yemen, bölge ülkelerinin desteğiyle siyasi ve ekonomik sorunlarını çözerek, sanayileşmeyi hedefliyor.

Ortadoğu’da Arap Yarımadası’nın güney batı ucunda yer alan Yemen, en aktif nakliye hatlarından biri olan Aden Körfezi üzerinden Kızıldeniz’i Hint Okyanusuna bağlayan Bab-el Mandeb Boğazı’nın girişine hakim konumuyla stratejik bir öneme sahiptir. Kuzeyde Suudi Arabistan, doğuda Umman ile komşu olan ülkenin yüzölçümü Perim Adaları ile birlikte 527 bin 70 kilometrekaredir. Toplam kara sınırı 1746 kilometre olan Yemen’in kuzeyinde Suudi Arabistan, kuzeydoğusunda ise Umman yer alır. Suudi Arabistan ve Yemen arasında uzun süredir devam eden sınır anlaşmazlığı Cidde Antlaşması’nın imzalanması ile Haziran 2000’de çözüldü. Bu anlaşma, kara ve sahil sınırlarının belirlenmesi ile önemli miktarda petrol potansiyeli olan Yemen’in doğu çöllerinde bulunan bölgelerinin kullanımını belirledi. İki ülke arasındaki sürtüşmeler ortak sınır güvenliğinin kurulması ile hafifledi. 1517’de Memlüklüler’den Osmanlı yönetimine geçen Yemen, 19. yüzyıla kadar Osmanlı hakimiyetinde kaldı. Bu tarihten sonra ülkenin güney kısmı İngiltere yönetimine geçti. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı’nın ülkenin kuzeyinden çekilmesiyle Kuzey Yemen’de 1962 yılında Yemen Arab Cumhuriyeti ilan edildi. Güneyde ise 1933 yılında Mısır’ın desteğiyle İngiltere’ye karşı direniş başladı ve İngiltere’nin 1967 yılında buradan çekilmesiyle 1970 yılında Yemen Demokratik Cumhuriyeti kuruldu. 1990 yılında iki bölge birleşerek Yemen Cumhuriyeti’ni kurdu. İki meclise sahip bir cumhuriyet olan Yemen, başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Temsilciler Meclisi seçilen 301 üyeden, Şura Konseyi ise atanmış 111 üyeden oluşur. Başkan, devleti temsil ederken hükümetin başı olan başbakan ise başkan tarafından atanıyor. Atanan başbakanın meclisin üçte ikisi tarafından onaylanması gerekiyor. Ülkede başkan yedi yıllık, meclis ise altı yıllık bir süre için seçiliyor. Yemen, yaklaşık 25 milyonluk nüfusuyla Suudi Arabistan’dan sonra Arap Yarımadası’ndaki en kalabalık ülkedir. Ortalama yüzde 3’lük nüfus artış hızıyla, nüfusu en çok artan ülkeler arasında ön sıralarda yer alıyor. 20 yıl içinde ülke nüfusunun ikiye katlanarak 40 milyonu geçmesi bekleniyor. Yemen genç bir nüfusa sahiptir. 14 yaşından küçüklerin toplam nüfus içindeki oranı yüzde 43’tür. 25 yaşından küçükler ise toplam nüfusun üçte ikisini oluşturuyor. Yemen’in hızlı nüfus artışı, sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Her yıl işgücü piyasasına yeni katılan binlerce kişi işsizliğin çığ gibi büyümesine yol açıyor. İşsizlik yüzde 50 gibi büyük bir rakama ulaşmış durumdadır. Gençler arasındaki işsizlik ise yaklaşık yüzde 75 ile çok daha kötü durumdadır. Ülkede görülen geniş çaplı işsizliğe rağmen araştırmalar, 5-17 yaşlarıOrtadoğu’da Arap Yarımadası’nın güney batı ucunda yer alan Yemen, en aktif nakliye hatlarından biri olan Aden Körfezi üzerinden Kızıldeniz’i Hint Okyanusuna bağlayan Bab-el Mandeb Boğazı’nın girişine hakim konumuyla stratejik bir öneme sahiptir. Kuzeyde Suudi Arabistan, doğuda Umman ile komşu olan ülkenin yüzölçümü Perim Adaları ile birlikte 527 bin 70 kilometrekaredir. Toplam kara sınırı 1746 kilometre olan Yemen’in kuzeyinde Suudi Arabistan, kuzeydoğusunda ise Umman yer alır. Suudi Arabistan ve Yemen arasında uzun süredir devam eden sınır anlaşmazlığı Cidde Antlaşması’nın imzalanması ile Haziran 2000’de çözüldü. Bu anlaşma, kara ve sahil sınırlarının belirlenmesi ile önemli miktarda petrol potansiyeli olan Yemen’in doğu çöllerinde bulunan bölgelerinin kullanımını belirledi. İki ülke arasındaki sürtüşmeler ortak sınır güvenliğinin kurulması ile hafifledi. 1517’de Memlüklüler’den Osmanlı yönetimine geçen Yemen, 19. yüzyıla kadar Osmanlı hakimiyetinde kaldı. Bu tarihten sonra ülkenin güney kısmı İngiltere yönetimine geçti. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı’nın ülkenin kuzeyinden çekilmesiyle Kuzey Yemen’de 1962 yılında Yemen Arab Cumhuriyeti ilan edildi. Güneyde ise 1933 yılında Mısır’ın desteğiyle İngiltere’ye karşı direniş başladı ve İngiltere’nin 1967 yılında buradan çekilmesiyle 1970 yılında Yemen Demokratik Cumhuriyeti kuruldu. 1990 yılında iki bölge birleşerek Yemen Cumhuriyeti’ni kurdu. İki meclise sahip bir cumhuriyet olan Yemen, başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Temsilciler Meclisi seçilen 301 üyeden, Şura Konseyi ise atanmış 111 üyeden oluşur. Başkan, devleti temsil ederken hükümetin başı olan başbakan ise başkan tarafından atanıyor. Atanan başbakanın meclisin üçte ikisi tarafından onaylanması gerekiyor. Ülkede başkan yedi yıllık, meclis ise altı yıllık bir süre için seçiliyor. Yemen, yaklaşık 25 milyonluk nüfusuyla Suudi Arabistan’dan sonra Arap Yarımadası’ndaki en kalabalık ülkedir. Ortalama yüzde 3’lük nüfus artış hızıyla, nüfusu en çok artan ülkeler arasında ön sıralarda yer alıyor. 20 yıl içinde ülke nüfusunun ikiye katlanarak 40 milyonu geçmesi bekleniyor. Yemen genç bir nüfusa sahiptir. 14 yaşından küçüklerin toplam nüfus içindeki oranı yüzde 43’tür. 25 yaşından küçükler ise toplam nüfusun üçte ikisini oluşturuyor. Yemen’in hızlı nüfus artışı, sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Her yıl işgücü piyasasına yeni katılan binlerce kişi işsizliğin çığ gibi büyümesine yol açıyor. İşsizlik yüzde 50 gibi büyük bir rakama ulaşmış durumdadır. Gençler arasındaki işsizlik ise yaklaşık yüzde 75 ile çok daha kötü durumdadır. Ülkede görülen geniş çaplı işsizliğe rağmen araştırmalar, 5-17 yaşlarıarasındaki 1,3 milyon çocuğun çeşitli işlerde çalıştırıldığını ortaya koyuyor. Yemen’de okullaşma oranının düşük olması, kalifiye işgücü arzında sıkıntı yaratırken iki milyon civarında Yemenli, Suudi Arabistan ve diğer çevre ülkeler başta olmak üzere yurt dışında çalışıyor. Dolayısıyla ülkede yurt dışında çalışma kaynaklı gelir pek çok hane halkının geçim kaynağını oluşturuyor. Yemen doğal kaynaklar açısında zengin olmayan bir ülkedir. Doğalgaz kaynaklarını yeni işletmeye başlayan ülke, petrol açısından da kısıtlı ve gün geçtikçe azalan bir rezerve sahiptir. Ülkede son yıllarda 10’dan fazla çok uluslu firma potansiyel görülen altın, gümüş, çinko ve kurşun gibi madenlere yönelik faaliyet sürdürüyor. Ülkenin en büyük problemi ise artan nüfusun da etkisiyle yaşanan su sıkıntısıdır. Yağışlar, bazı bölgelerde yoğun görülmesine karşın, ülkenin su ihtiyacını karşılamakta yetersizdir. Bunun sonucunda yer altı suyuna yönelim artarken her yıl iki metre düşen su seviyesi nedeniyle zorluklar da yaşanıyor.

GENEL EKONOMİK DURUM

Komşuları ile karşılaştırıldığında daha küçük ekonomiye sahip fakir bir ülke olan Yemen, azalmakta olan petrol gelirlerine bağımlıdır. Diğer Körfez ülkelerindekinin aksine Yemen’deki petrolün standardı düşüktür. 2003 yılında günlük 465 bin varille en üst seviyeye ulaşan üretim sonraki yıllarda gerilemeye başladı. Petrol ve doğalgaz sektörü tüm ekonomiyi yönlendirse de geleneksel olarak tarım, ülke ekonomisindeki ağırlığını muhafaza ediyor. Nüfusun yaklaşık dörtte üçünün kırsal kesimde yaşadığı Yemen’de tarım sektörü GSYİH’e yüzde 17,5, doğrudan ve dolaylı olarak istihdama ise yüzde 54 civarında katkı sağlar. Dolayısıyla tarım sektörü, GSYİH’e yaptığı mütevazi katkıya rağmen; istihdama, gıda tedarikine ve genel olarak kalkınmaya sağladığı katkı ile Yemen’in en önemli sektörü konumundadır. Sanayi temel olarak petrol rafinesine ve doğalgaz çevrimine dayanır. Üretim çeşitliliği ve yeteneği son derece kısıtlıdır. Tüketici ürünleri ile alt yapı materyalleri üreten sanayinin yüzde 95’i genel olarak bir-dört kişinin çalıştığı küçük KOBİ’lerden oluşur. Yemen’in günlük petrol üretim seviyesindeki düşüş, hükümetin petrol dışı güçlü sektörler yaratma arayışını da hızlandırmıştır. Bu çerçevede, doğalgaz üretimi önemli bir alternatif olarak görülüyor. Ancak Yemen’in doğalgaz rezervleri de Körfez Ülkeleri’ne kıyasla oldukça düşük seviyelerde olup, zaman içinde doğalgaza da alternatif olabilecek gelir kaynakları yaratılması zorunludur. 1990 yılında Kuzey Yemen’in daha fakir olan Güney Yemen’le birleşmesi, ekonomiye önemli bir yük getirerek işsizliği artırdı. Yemen’in, Körfez Savaşı sırasında Irak’ı desteklemesi, Körfez Ülkeleriyle ilişkilerinin bozulmasına ve bu ülkelerden aldığı yardımların kesilmesine yol açtı. 1994 yılında yaşanan iç savaş ise, ülkede büyük istikrarsızlığa neden olarak ekonomik durgunluk yarattı. Yemen, 2000 yılında Dünya Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) katılım başvurusunu gerçekleştirdi. Hali hazırda DTÖ’de “gözlemci ülke” statüsünde bulunan Yemen, Körfez Ülkeleri ile kıyaslanamayacak kadar zayıf bir ekonomiye sahiptir. Ülkede kişi başına gelir, komşu ülkelere oranla çok düşük seviyededir. Kişi başına gelir Suudi Arabistan’da 25 bin, Umman’da 27 bin dolarken, Yemen’de 2 bin 600 dolar civarında seyreder. 11 Eylül 2001 tarihindeki terör saldırısının Yemen ekonomisi üzerindeki etkisi önemlidir. Zira bu tarihten sonra Arap dünyası içindeki en fakir ülke konumundaki Yemen’in, çeşitli terör örgütlerinin etki alanına kaymasını önlemek üzere ABD ve İngiltere’nin baskısıyla zengin Arap ülkelerinden Yemen’e tamamen bağış niteliğinde mali kaynak aktarılmaya başladı. Yıllık ortalama 2-3 milyar dolar civarındaki bu kaynak, Yemen’in altyapısının ve kamu hizmetlerinin iyileştirilmesine, belirlenen projelere harcanıyor. Aynı çerçevede, 2006 yılında gerçekleştirilen Londra Donörler Toplantısı’nda, Yemen’e 5,7 milyar dolar hibe yapılması kararlaştırıldı. Ayrıca ülkenin bir kaosa sürüklenmesini önlemek amacıyla Körfez İşbirliği Konseyi üyesi devletler, parasal yardımın hızlandırılması için çalışmalara başladı ve bu kapsamda Yemen’in Dostları Grubu, Mart 2010’da Abu Dhabi’deki toplantılarında Yemen ekonomisine ivme kazandırılması ve Yemen ekonomisinin Körfez İşbirliği Konseyi ülkeleriyle bütünleşmesi gerektiğini ifade etti. Yemen’in Dostları Grubu’nun Eylül 2012’de Riyad’da gerçekleştirdiği toplantı itibarıyla hibe/ yardım taahhütlerinin tutarını 6,4 milyar dolar seviyesine yükseltti. En son Mart 2013’te Londra’da gerçekleştirilen toplantıda taahhüt edilen hibe ve yardımların kullanımına hız verilmesi gerektiği vurgulandı. Diğer taraftan, Yemen’e uzun yıllardır Dünya Bankası’ndan fakirliğin azaltılmasına yönelik olarak çeşitli sosyal, ekonomik ve idari alanlarda gerçekleştirilen projeler vasıtasıyla çoğunluğu hibe şeklinde yardım da sağlanıyor.

YEMEN’İN EKONOMİ POLİTİKALARI

Yemen’de gelir dağılımı eşitsizliği ve fakirlikle mücadele öncelikli hükümet politikalarından biridir. Ulaşım altyapısının geliştirilmesi, petrol ve doğalgaz arama çalışmalarının artırılması da öncelikli kalkınma planları arasında yer alıyor. Ayrıca hükümet yabancı yatırımları desteklemek için vergi alanında düzenlemeler yaparken çeşitli sektörlerde özelleştirme uygulamaları da planlıyor. Ülkede, 2013’ün ilk altı ayında petrol ve doğalgaz boru hatlarına yapılan çok sayıda saldırı önemli ölçüde gelir kaybına yol açtı. Diğer taraftan hükümet, düzenli olarak Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) yakıt yardımı almasına karşın, yakıt fiyatlarını sübvanse etmeye devam ediyor. Dolayısıyla harcamaları kısma yönündeki niyetler, siyasi istikrarın tesisi için sürekli erteleniyor. Ülkenin finans sistemi, kısıtlı kaynaklar ve derinlikten uzak yapı ile bütçe açıklarının karşılanmasında yetersiz kalıyor. Merkez Bankasının da kaynak sağlama konusunda yasal limitlerine ulaşması, dış kredilere duyulan ihtiyacı artırıyor. Yemen finans sistemi, oldukça zayıf olduğundan ve büyük ölçüde nakit paraya dayandığından, küresel sermaye hareketlerindeki oynaklıktan çok fazla etkilenmiyor. Buna karşın, merkez bankasının en önemli politika araçlarından biri olan faiz oranındaki ayarlamaların etkisi büyük oranda kayboluyor. Yemen Merkez Bankası faiz politikasını liberalleştirmeyi hedefliyor. Petrol üretiminin yıllar içinde azalması ile petrole dayalı bir ekonomiye sahip olan Yemen’i zor günler beklediği tahmin ediliyor. Su kaynaklarının azalması da istihdam için önemli olan tarım sektörünü tehdit ediyor. Bu sıkıntıların aşılması için, sermaye stoku yetersiz olan Yemen’in yabancı yatırımcıyı çekmek amacıyla yatırımların önündeki engelleri kaldırması ve yabancı yatırımcıya teşvik sağlanması, uzmanların dikkat çektiği konuların başında geliyor.

ÜLKEDEKİ ÖNEMLİ SEKTÖRLER

Nüfusun yaklaşık dörtte üçünün kırsal kesimde yaşadığı Yemen’de tarım sektörü GSYİH’ye yüzde 17,5 doğrudan ve dolaylı olarak istihdama ise yüzde 54 civarında katkı sağlıyor. Dolayısıyla tarım sektörü, GSYİH’ye yaptığı mütevazı katkıya rağmen, istihdama, gıda tedarikine ve genel olarak kalkınmaya sağladığı katkı ile Yemen’in en önemli sektörü konumunda. Ülkede tarım sektörü ciddi tehditler altında. Eski teknoloji, gübre kullanma ve sulama imkanlarının yetersizliği gibi faktörler rekoltenin düşmesine yol açan sebepler arasında yer alıyor. Dünya Bankası hesaplamalarına göre Yemen’in tarımdan elde ettiği yıllık ürün miktarı benzer ülkelere nazaran yüzde 25 daha azdır. Toprak erozyonu, kum aşınmaları ve ormanlık arazilerin azalması ise diğer önemli tehditlerdir. Hububat ve yağ gibi bazı temel gıda maddelerinde dışa bağımlılık söz konusudur. Örneğin, hububat üretimi ihtiyacın yalnızca yüzde 15 kadarını karşılayabiliyor. Temel olarak petrole dayanan Yemen sanayisinin büyüme olanakları, finansal eksikliklerden ve çoğu ara girdinin ithalat ile sağlanması sebebiyle oldukça sınırlıdır. Ülkede biri Marib, diğeri ise Aden’de olmak üzere iki petrol rafinerisi bulunuyor. Petrol rafinerisi dışında, tüketici ürünleri ile alt yapı materyalleri üreten sanayinin yüzde 95’i genel olarak bir-dört kişinin çalıştığı küçük KOBİ’lerden oluşuyor. Yemen doğal kaynaklar açısından zengin olmayan bir ülkedir. Doğalgaz kaynaklarını yeni işletmeye başlayan Yemen, petrol açısından da kısıtlı ve gün geçtikçe azalan bir rezerve sahip. Yeni rezervler bulunmaması halinde var olan 3 milyar varillik rezervin 2020 yılında tükeneceği tahmin ediliyor. Yemen’de petrol rezervlerinin azalmasıyla birlikte doğalgaz önemli bir alternatif olarak öne çıktı. 2005’te inşasına başlanan doğalgaz sıvılaştırma santrali 2009’da üretime geçerek ilk ihracatını aynı yıl içinde gerçekleştirdi. Yemen’de kanıtlanmış doğalgaz rezervi 259 milyar metreküp civarındadır. Bu da en az 20 yıl süreyle yılda 6,7 milyon tonluk sıvı doğalgaz üretimini ve ihracatı garanti eder. Diğer taraftan, son yıllarda 10’dan fazla çokuluslu madencilik firması, potansiyeli görülen altın, gümüş, çinko ve kurşun gibi madenlerin çıkarılmasına yönelik faaliyetler yürütüyor.

YEMEN’İN DÜNYA VE TÜRKİYE İLE TİCARETİ

Yemen 7-8 milyar dolar civarında ihracat, 9-10 milyar dolar civarında da ithalat gerçekleştiriyor. Ülkenin 3 milyar dolara yakın seyreden dış ticaret açığı, 2012 yılında 739 milyon dolara geriledi. Ülke ekonomisi bütünüyle petrol ve doğalgaza bağımlıdır. Bu nedenle ham petrol, petrol ürünleri ve petrol gazları Yemen’in temel ihraç ürünleridir. Petrol ve gaz dışında en önemli ihraç ürünü balık ve deniz ürünleridir. Payları çok az olmakla birlikte çeşitli meyve ve sebze ile kahve de ihraç ürünleri arasında yer alıyor. Çin, Tayland, Güney Kore, Hindistan, Japonya, ABD, Şili, Mısır, Tayvan, İtalya, Belçika ve İngiltere Yemen’in en çok ihracat yaptığı ülkeler arasındadır. Yemen’in ithalatında petrol yağları önemli bir yer tutuyor. Ülkede buğday, şeker ve pirinç başta olmak üzere tarım ve gıda ürünleri ithalatı önemini koruyor. Binek otomobili, demir-çelik, ilaç, kamyon ve iş makineleri için aksam ve parçalar en çok ithal edilen sanayi ürünleri olarak öne çıkıyor. Çin, Hindistan, Türkiye, ABD, Brezilya, Singapur, Japonya, Avustralya, Belçika, Hollanda, Fransa, Tayland ve Mısır Yemen’in en çok ithalat yaptığı ülkelerdir. 2008 yılından beri 300 milyon doların üzerinde seyreden Türkiye ile Yemen arasındaki dış ticaret hacmi, Yemen’deki iç karışıklık nedeniyle 2011 yılında 273 milyon dolara geriledi. Ülkede siyasi istikrarın tekrar sağlanmasıyla 2012 yılında 487 milyon doları aştı. Türkiye’nin Yemen’den ithalatı 1 milyon doların altında seyrediyor.

YEMEN’İN MAKİNE İHRACATI 53 MİLYON DOLAR OLDU

Yemen’in makine ihracatı 2012 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 46 artarak 53 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2011 yılında bu rakam 36,3 milyon dolar seviyesindeydi. Yemen 2012 yılında en fazla ABD’ye makine ihraç etti. 2011 yılında ABD’ye 4,7 milyon dolar değerinde makine gönderilirken bu rakam 2012 yılında, yüzde 387 artışla 22,9 milyon dolar seviyesine yükseldi. 2012 yılında Yemen’in en fazla makine ihraç ettiği ikinci ülke İngiltere oldu. 2011 yılında Söz konusu ülkeye 1,9 milyon dolar değerinde makine ihraç edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 189,5 artışla 5,5 milyon dolar olarak kaydedildi. Yemen’in en fazla makine ihraç ettiği ilk 10 ülke listesinin üçüncü sırasında ise Japonya yer alıyor. 2012 yılında Japonya’ya 3,7 milyon dolar değerinde makine ihraç edildi. 2011 yılında Yemen’in Japonya’ya gönderdiği makinelerin değeri 2,5 milyon dolardı. 2012 yılında Japonya’ya yönelik makine ihracatındaki artış yüzde 48 olarak kaydedildi. Yemen’in 2012 yılında bir önceki yıla göre makine ihracatını en fazla artırdığı ülke ise yüzde 2.650 ile İtalya oldu. İtalya’ya 2011 yılında 4 bin dolarlık makine ihraç edilirken bu rakam 2012 yılında 1,9 milyon dolar olarak kaydedildi. Yemen’in Türkiye’ye yönelik makine ihracatı 2011 yılında 4 bin dolar seviyesindeyken bu rakam 2012 yılında, yüzde 650 artışla 30 bin dolar değerinde kaydedildi. Türkiye, Yemen’in en fazla makine ihraç ettiği ülkeler listesinin 29. sırasında yer alıyor. Yemen 84. fasılda en fazla, özellikle 84.31 ila 84.08 pozisyonlarındaki makine ve cihazlar ile birlikte kullanılmaya elverişli aksam ve parçalar kaleminde ihracat gerçekleştirdi. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 13 milyon dolarlık ürün ihraç edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 7,7 artışla 14 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında ise sıkıştırmayla ateşlemeli içten yanmalı pistonlu motorlar (dizel ve yarı dizel) ürün grubu bulunuyor. Söz konusu kalemde 2012 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 6 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 100 bin dolar seviyesindeydi. Listenin üçüncü sırasında bulunan buldozerler, greyderler, toprak tesviye makineleri, skreyperler, mekanik küreyiciler, ekskavatörler kaleminde 2011 yılında 2 milyon dolar değerinde ihracat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 200 artışla 6 milyon dolar seviyesine yükseldi. Yemen’in 2012 yılında bir önceki yıla oranla ihracatını en fazla artırdığı ürün grubu yüzde 1900 ile hava-vakum pompası, hava/gaz kompresörü, vantilatör, aspiratör oldu. Söz konusu kalemde 2011 yılında 100 bin dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında 2 milyon dolar olarak kaydedildi.

EN FAZLA ÇİN’DEN İTHALAT GERÇEKLEŞTİRİYOR

Yemen’in makine ithalatı 2012 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 12,7 azalarak 409 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 468 milyon dolar seviyesindeydi. 2012 yılı rakamlarına göre Yemen’in en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin ilk sırasında Çin bulunuyor. Çin’den 2011 yılında 85 milyon dolar değerinde makine ithal eden Yemen’in, 2012 yılı makine ithalatı yüzde 9,4 azalarak 77 milyon dolar olarak kaydedildi. Yemen 2012 yılında listenin ikinci sırasında bulunan Ermenistan’dan 61 milyon dolar değerinde makine ithal etti. 2011 yılında bu rakam 24 milyon dolar seviyesindeydi. 2012 yılında Yemen’in Ermenistan makine ithalatındaki artış yüzde 154,2 olarak kaydedildi. Yemen’in 2012 yılında en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin üçüncü sırasında ise ABD yer alıyor. 2011 yılında ABD’den 35 milyon dolar değerinde makine ithal ederken bu rakam, 2012 yılında yüzde 5,7 oranında azalarak 33 milyon dolar olarak kaydedildi. Yemen’in 2012 yılında bir önceki yıla oranla makine ithalatını en fazla artırdığı ülke yüzde 154,2 ile Ermenistan oldu. Türkiye, Yemen’in en fazla makine ithal ettiği ülkeler listesinin 8. sırasında bulunuyor. 2011 yılında Türkiye Yemen’e 8 milyon dolar değerinde makine ihraç ederken bu rakam 2012 yılında, yüzde 37,5 artarak 13 milyon dolar seviyesine yükseldi. Yemen 2012 yılında en fazla ağır iş makine ve cihazlarının aksamı, parçaları kaleminde ürün ithal etti. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 68 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 38,2 azalarak 42 milyon dolar olarak kayda geçti. Listenin ikinci sırasında ısı değişikliği yöntemi ile maddeleri işlemek için cihazlar bulunuyor. Yemen 2012 yılında söz konusu kalemde 36 milyon dolar değerinde makine ithal etti. 2011 yılında bu rakam 13 milyon dolardı. Yemen’in ithalatındaki artış 176,9 oldu. En fazla ithalat gerçekleştirilen üçüncü kalem buzdolapları, dondurucular, soğutucular, ısı pompaları oldu. 2011 yılında söz konusu kalemde 16 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 100 artışla 32 milyon dolar seviyesine yükseldi. Yemen’in makine ithalatında en fazla artış yüzde 176,9 ile ısı değişikliği yöntemi ile maddeleri işlemek için cihazlar kaleminde gerçekleşti.

TÜRKİYE’NİN MAKİNE İHRACATI 2013 YILINDA 14,8 MİLYON DOLARA YÜKSELDİ

Türkiye’nin 84. fasılda Yemen’e gerçekleştirdiği makine ihracatı, 2013 yılında 14,8 milyon dolar olarak kaydedildi. 2012 yılında bu rakam 13 milyon dolar seviyesindeydi. Yemen’e yönelik ihracat artışı yüzde 13,8 oldu. Türkiye’nin Yemen’e yönelik makine ihracatının ilk sırasında buzdolapları, dondurucular, diğer soğutucu ve dondurucu cihazlar ile ısı pompaları yer alıyor. Söz konusu kalemde Yemen’e 2012 yılında 3,4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2013 yılında, yüzde 8,8 artışla 3,7 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında bulunan borular, kazanlar, tanklar, depolar ve benzeri diğer kaplar için musluklar, valfler (vanalar) vb. ürün grubunda 2013 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 1,5 milyon dolar olarak kaydedildi. 2012 yılında bu rakam 700 bin dolardı. Söz konusu kalemdeki ihracat artışı yüzde 130,3 oldu. Türkiye’nin Yemen’e makine ihracatında ilk 10 listesinin üçüncü sırasında ise sıvılar için pompalar (ölçü tertibatı olsun olmasın) ve sıvı elevatörleri bulunuyor. 2012 yılında söz konusu kalemde 1,6 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam, 2013 yılında yüzde 17,2 azalarak 1,3 milyon dolar olarak kaydedildi. 2013 yılında Türkiye’nin Yemen’e yönelik makine ihracatında en fazla artış yüzde 681,8 ile santrifüjler; sıvıların veya gazların filtre edilmesine veya arıtılmasına mahsus makina ve cihazlar kaleminde gerçekleşti. 2012 yılında söz konusu kalemde Yemen’e 100 bin dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2013 yılında 860 bin dolar seviyesine yükseldi.

İTHALATIMIZ 30,6 BİN DOLAR

2013 yılında 84. fasıl itibariyle Türkiye’nin Yemen’den ithalatının ilk sırasında transmisyon milleri, kranklar; yatak kovanları ve mil yatakları; dişliler ve sistemleri; vidalar yer alıyor. Söz konusu ürün grubunda 2012 yılında 0,4 bin dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam, 2013 yılında yüzde 6 artışla 23,4 bin dolar oldu. İthalat listesinin ikinci sırasında yer alan sıvılar için pompalar (ölçü tertibatı olsun olmasın) ve sıvı elevatörleri kaleminde 2012 yılında ithalat gerçekleştirilmezken 2013 yılında 6 bin dolar değerinde ürün ithal edildi. Türkiye’nin Yemen’den makine ithalatının üçüncü sırasında diğer makinelerin aksam ve parçaları (elektrik konektörleri, izolatörler, bobinler, kontaklar vb.) bulunuyor. Söz konusu kalemde 2012 yılında ithalat gerçekleştirilmezken 2013 yılında 1000 dolarlık ürün ithal edildi. 2013 yılında Türkiye’nin Yemen’den makine ithalatında en fazla artış transmisyon milleri, kranklar; yatak kovanları ve mil yatakları; dişliler ve sistemleri; vidalar ürün grubunda gerçekleşti. Türkiye’nin 2012 yılında Yemen’den gerçekleştirdiği makine ithalatı 0,4 bin dolar seviyesindeyken bu rakam 2013 yılında yüzde 7.550 artarak 30,6 bin dolar olarak kaydedildi.

“YEMEN’DE MAKİNELERİMİZ ÇALIŞIYOR” KERİM SELEK GENÇ DEĞİRMEN MAKİNALARI GENEL MÜDÜRÜ

“Firmamız değirmen makineleri sektöründe 24 yıldır faaliyet gösteriyor. Tüm tahıl ürünlerinin işleme ve endüstriyel tesislerindeki çelik konstrüksiyon yapılarının imalatını gerçekleştiriyoruz. Un ve irmik fabrikaları için sektörün kullanımına sunduğumuz yaklaşık 50 çeşit makine haricinde, ekipman ve depolama sistemleri konusunda da Genç Değirmen Makinaları olarak en uygun projeleri sunuyoruz. Firmamız iç pazarda yüzde 5’lik bir paya sahipken yıllık ciromuzun yüzde 95’lik kısmını dış pazarlardan elde ediyoruz. Bugün itibariyle aralarında Yemen’in de yer aldığı dünyanın 45 ülkesine ürünlerimizi gönderiyoruz. Nispeten küçük bir pazar olan Yemen’e ihracatımızda bir sorun yaşamıyoruz. Fakat çeşitli ülkelerdeki ithalat rejimlerinden veya o ülkelerin yönetiminden kaynaklanan sorunlar nedeniyle bazı zorluklarla karşılaşıyoruz.”

“İHRACATTA PROBLEM YAŞAMIYORUZ” AYKUT SELÇUK MİKROPOR SATIŞ TEMSİLCİSİ

“Firmamız 60 bin metrekarelik alanda 500’e yaklaşan personeliyle gaz türbin filtreleri, toz toplama üniteleri, basınçlı hava filtreleri, basınçlı hava kurutucular, separatörler, fan filtre üniteleri, panel filtreler ve her türlü HVAC uygulamaları hizmeti sunuyor. Üretimimizin yaklaşık yüzde 80’inden fazlası ihraç ediyoruz. İtalya başta olmak üzere Avrupa ve ABD güçlü olduğumuz pazarlardır. Bunların dışında Ortadoğu’dan Avustralya’ya, Afrika’dan Uzakdoğu’ya uzanan geniş bir ihracat yelpazesine sahibiz. Yemen’de ürünlerimizi ihraç ettiğimiz pazarlardan bir tanesidir. Bu ülkeye yönelik ihracatımızda da diğerlerinde olduğu gibi bir problemle karşılaşmıyoruz.”