Şiddetle hissettiğimiz ve yankıları dunyanın her bolgesinden duyulan kuresel kriz tum dunyayı tamamen sarmıştır. ulkemizde de bunun cok ciddi etkileri gorulmektedir. bu krizden en fazla etkilenecek sektorlerden biri de makine sektorudur. bu krizden el birliğiyle mevcutlarımızı koruyarak ve hatta guclenerek cıkmamız da mumkundur.

Tüm dünyada etkileri hissedilen küresel kriz ülkemize de yansımıştır. Bu krizden en fazla etkilenecek sektörlerden biri de makine sektörüdür. Ülkemizde yatırımlar durmuş, herkes elindeki mevcudu korumanın telaşına kapılmıştır.

Bu kadar sıkıntının yanında sektörün yüz yüze bulunduğu bazı yapısal sorunları da mevcuttur. Bu yapısal bozukluklar arasında; aynı sektörde aynı konuda çok fazla sayıda firmanın var olması nedeniyle ağırlaşan rekabet koşulları, 20.000’e yakın makine imalatçısının bu krizden çok ciddi şekilde etkileneceğini göstermektedir. Son üç ayda makine sektöründe iç pazardaki daralma yüzde 35-40 seviyelerine ulaşmış, ayrıca Aralık ayında Kurban Bayramı ve yılsonu nedeniyle bu daralmanın daha yukarı seviyelere doğru çıkacağın tahmin edilmektedir.

Avrupa’da, Amerika’da ve Japonya gibi ülkelerde güncel kredi faizlerinin yüzde 1’ler düzeyinde olduğu, bu ülkelerin kendi reel sektörlerini canlandırmak, ayakta tutmak ve bu krizden en az hasarla çıkmak için çok ciddi tedbirler aldığı, yüksek miktarlarda piyasaya kaynak tahsis ettiği bir zamanda, Türkiye’de ise faizler yüzde 25-30 seviyesine ulaşmış, üstelik firmalar yeni krediler bulmakta çok büyük sıkıntılar yaşamaya başlamıştır.

Geçtiğimiz ekonomik krizde ortaya çıkan devalüasyon Türk üreticisini dış pazarlarda daha rekabetçi hale getirmiş, fakat bugün bütün dünyada yaşanan kriz dolayısıyla yeni pazarlar bulmak güçleşmiş ve devalüasyon ihracatçıya bu defa herhangi bir avantaj sağlamamıştır.

Bugün dahi kredi bulmakta zorlanan firmaların önümüzdeki iki yıl içinde bankalar tarafından riskli görülmesi ve devletin de yurtdışından kredi temininde sıkıntıya düşmesi durumunda, bankaların devlete kredi satmaya başlamasının sıkıntıyı daha da derinleştireceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Avrupa’da ve A.B.D.’de daralan pazarların yanında diğer önemli pazarlarımız olan Rusya ve Ukrayna’da da ciddi boyutta devalüasyon beklentisi vardır, pazar yüzde 50 civarında küçülmüştür, Afrika pazarları ise son derece riskli durumda olup, akreditif ile mal satmak mümkün olmamaktadır. Bu krizin elbirliği ile çabuk atlatılması ve sektörümüzün mevcutlarını koruyarak daha güçlenmesi dileklerimle hepinize başarılar dilerim