Türkiye’nin 2013 yılında 23 milyon dolarlık makine ihraç ettiği Arnavutluk ile 2008 yılında imzalanan serbest ticaret anlaşması uyarınca; başta makine olmak üzere çeşitli sektörlerin...

Türkiye’nin 2013 yılında 23 milyon dolarlık makine ihraç ettiği Arnavutluk ile 2008 yılında imzalanan serbest ticaret anlaşması uyarınca; başta makine olmak üzere çeşitli sektörlerin ihracatında gümrük vergisi uygulanmıyor. Söz konusu anlaşma iki ülke arasındaki ticaretin geliştirilmesinde önemli rol oynuyor.

Arnavutluk, 14. yüzyılda Osmanlıların bu bölgeye gelmesinden sonra, 28 Kasım 1912’ye kadar Türklerin yönetiminde kaldı. Ülke, Birinci Dünya Savaşı sırasında İtalya, Sırbistan, Karadağ, Yunanistan, Fransa ve Avusturya-Macaristan’ın işgaline uğradı. İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna doğru 29 Kasım 1944’te Enver Hoca yönetiminde ilan edilen bağımsız Arnavutluk Halk Cumhuriyeti, 1991 yılında son buldu. Bu tarihte gerçekleştirilen ilk çok partili seçimle Arnavutluk demokratik bir ülke olma yolunda ilk adımı attı. 50 yıl süren kapalı ekonomi döneminin ardından Arnavutluk, bugün itibariyle dış politikasını, ABD ve AB üyesi ülkeler ile her alandaki ilişki ve işbirliğini geliştirmek ayrıca Avrupa ile bütünleşmek hedefleri üzerine kurmuş durumdadır. Öte yandan, birçok Balkan Ülkesi topraklarında yaşayan Arnavutların siyasi ve ulusal haklarının korunması ve geliştirilmesi de Arnavutluk’un bölgesel politikasının belli başlı hedeflerinden birini teşkil ediyor.

Arnavutluk, ortalama 76,3 olan yaşam süresi ile Balkanlarda Yunanistan’ın ardından ikinci sırada yer alıyor. Ülke, 32,5 olan yaş ortalaması ile de Avrupa standartlarına göre genç bir nüfus yapısına sahip. Nüfusun etnik açıdan büyük ölçüde homojen olduğu ülkedeki en büyük azınlık grubunu, Yunanlılar oluşturur. 2,8 milyon kişi olan toplam nüfusun yüzde 95’i Arnavut, yüzde 3’ü Yunan, yüzde 2’si ise Roman, Sırp ve Bulgar’dır. Arnavutluk’ta işsizlik oranı; 2000-2008 yılları arasında düşme eğilimi gösterirken, 2009 yılında bu oran arttı. 2010 yılı son çeyreğinde yüzde 13,5 olan işsizlik oranı, 2011 yılı üçüncü çeyreğinde yüzde 13,3 olarak gerçekleşti. Ülke topraklarının yüzde 77’sini kaplayan dağlık ve tepelik alanlar, ülkenin izolasyonunun başlıca sebebidir. Toplam 2,9 milyon hektarlık ülke topraklarının yüzde 36’sını ormanlar, yüzde 24’ünü ekilebilir topraklar, yüzde 15’ini de otlak ve çayırlar oluştururken kalan topraklar verimsiz ya da tarım dışı alalardır. Ülkenin krom, nikel, bakır, boksit, fosforit, az miktarda da petrol ve kömür dahil olmak üzere yeraltı kaynakları ise oldukça zengindir. Arnavutluk 11 önemli nehir ve 152 küçük nehir ve kollardan oluşan yoğun bir hidrografik ağ ve zengin su kaynaklarına da sahiptir. Balkan Yarımadası’nın üç büyük ve en derin tektonik gölleri kısmen Arnavutluk sınırları içindedir. Ülkenin kuzey batısında yer alan Shkodra gölünün üçte biri Arnavutluk, üçte ikisi Karadağ sınırlarında yer alır. UNESCO koruması altındaki ülkenin güney doğusunda bulunan Ohrid Gölü’nün bir kısmı ise Makedonya sınırları içindedir.

GENEL EKONOMİK YAPI

Geçmişteki kooperatif sisteminden eski teknoloji ve yetersiz tarım üretimini miras alan Arnavutluk’un, 1991 yılından sonra tarım topraklarının küçük küçük parsellere ayrılmasıyla, üretim verimi daha da azaldı. Son yıllarda, özellikle uluslararası kuruluşların önderliğinde bir canlanma görüldüyse de; tapu konusunda yaşanan sorunlar ve kırsal kesimin kente göç etmesiyle Arnavutluk tarıma uygun bir ortam ve ucuz işgücü sunmasına rağmen, büyük yatırımcıların ilgisini çekmedi. Ülkedeki sanayi sektörünün, madencilik ve imalat alt dallarındaki üretim kapasitelerinde son yıllarda bir canlanma görülüyor. Bu sektörde yabancı yatırımlar; çimento, gıda, alüminyum profil gibi imalat sanaysinde ve madencilikte yoğunlaşırken ihracatta da önemli bir artış kaydedildi. Son yıllarda hizmetler sektöründeki gelişmeler, bu sektörü GSYİH’ye en fazla katkıda bulunan sektör haline getirdi. Ticaret alanındaki en önemli artış, toptan/perakende satışlar ve otomobil alışverişlerinden (servisleri dahil) kaynaklanır. Ülkede özellikle son yıllarda turizm alanında da büyük gelişmeler görüldü. 1990 yılına kadar planlı ve merkezi sistemli ekonomiye sahip olan Arnavutluk’ta, 1991 yılından itibaren ciddi reformlar başlatılarak bir özelleştirme programı uygulamaya koyuldu. Fiyatlar devlet kontrolünden çıkarılarak dış ticaret serbestleştirildi. Ekonomik reformların kaydettiği aşamalar ve ortaya çıkan hızlı büyüme oranları bakımından 1990’lı yıllarda Arnavutluk, Balkan Ülkeleri için bir model olarak görüldü. 1997 yılında yaşanan ekonomik ve sosyal patlama dönemi hariç olmak üzere Arnavutluk GSYİH’i 1993-2001 yılları arasında yılda yüzde 7’den fazla büyüme gösterdi. Bu hızlı büyüme kısmen tarım sektöründeki büyümeden, kısmen de yurt dışına çalışmaya giden Arnavutların ülkeye yaptıkları katkılardan kaynaklandı. 2002 yılında biraz yavaşlama gösteren büyüme, tekrar hız kazanarak günümüze kadar reel olarak yıllık yüzde 5 ila 6’lar düzeyinde seyretti. Ülkede, 2011 yılında ekonomik büyümenin yüzde 1,6 olarak gerçekleştiği tahmin ediliyor. 2010 yılının üçüncü çeyreğinde Arnavutluk’un sanayi üretimi, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12, ulaşım sektörü ise yüzde 13 oranında büyüdü. İnşaat sektörü yüzde 5 oranında büyürken tarım sektöründeki büyüme oranı ise yüzde 2,8 olarak gerçekleşti. Ülkenin 2010 yılında dış ticaret açığı yüzde 3 oranında azalarak 3,1 milyar dolar oldu. İhracatta yüzde 56 oranında artış görülürken ithalat ise yüzde 11 oranında arttı. 2010 yılı üçüncü çeyreğinde Arnavutluk’un cari açığı, hizmet ve gelir hesaplarındaki artış sebebiyle bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 45 azaldı. Arnavutluk Hükümeti tarafından kamuya ait 1280 işletmenin özelleştirileceği açıklandı. Bu plan doğrultusunda 100-150 milyon euro tutarında gelir elde edilmesi bekleniyor. Genel itibariyle Arnavutluk’ta ekonomik tabanın önemli ölçüde çeşitlendirilmesi ekonomik dinamizmi artırdı. Ülke güçlü bir ekonomik büyüme yaşarken yoksulluk ve işsizlik de bu durumla doğru orantılı olarak azaldı. İş hayatında prosedürlerin büyük ölçüde basitleştirilmesi ile yabancı sermaye yatırımları da son yıllarda artış gösterdi. Buna rağmen Arnavutluk bölgedeki en düşük yatırım oranına sahip ülkeler arasında yer almaya devam ediyor.

ÜLKEDEKİ BAŞLICA SEKTÖRLER

Arnavutluk İstatistik Enstitüsü (INSTAT) 2012’nin ilk çeyreğinde açıkladığı rakamlara göre Arnavutluk ekonomisi yıllık olarak yüzde 0,2 oranında küçülürken bir önceki çeyreğe göre küçülme oranı yüzde 1,2 olarak gerçekleşti. Avrupa’da devam eden krizden komşularına göre daha iyi korunan (2009 yılındaki resesyondan etkilenmemişti) Arnavutluk’un büyüme hızı 2011 yılında yüzde 2’ye gerileyerek ve Euro Bölgesinde devam eden resesyondan etkilendi. Uzmanlara göre Arnavutluk’ta ihraç mallarına karşı olan talep, ülkenin başlıca ticaret partnerlerinin içinde bulunduğu sıkıntılı duruma bağlı olarak azalma gösterdiyse de bu ülkelerde 2013 yılından itibaren başlayan ekonomik iyileşme Arnavutluk’ta ihraç mallarına olan talebi de artıracak. Arnavutluk, Doğu Bloku’nun yıkılmasından sonra geçiş dönemine giren ülkeler içinde GSYİH’si halen büyük ölçüde tarımsal faaliyete bağlı olan tek ülkedir. 1990’lı yıllar boyunca, tarımsal üretimin GSYİH’nin yüzde 50’sinden fazlasını oluşturduğu ülkede, halen tarımın GSYİH içindeki payı yüzde 20’ler civarındadır. 1980’li yılların sonunda sanayinin payı Arnavutluk GSYİH’sinin yaklaşık yüzde 45’lik kısmını oluştururken 2011 yılına gelindiğinde bu oran yüzde 19’lara kadar geriledi. Bu durum, esas olarak, sosyalist dönemde uygulanan yoğun sanayileşme politikalarının terk edilmesi sonucunda, madencilik ve imalat sektörlerinin küçülmesinden kaynaklandı. 1961 yılına kadar Sovyetler Birliği, daha sonra da 1978 yılına kadar Çin’den sağlanan üretim tesisi ve fabrikaların çoğu 1991-1992 ve 1997 yıllarındaki kargaşa dönemlerinde hasar gördü veya yağmalandı. Halen çalışır durumda olan kamu işletmelerinin büyük bir kısmı ise ülkenin geçiş dönemine girmesiyle beraber özelleştirildi. Sanayi alanında batılı ülkeler için gerçekleştirilen fason üretim, tekstil ve deri eşyalar sektörlerine canlılık kazandırdı. Ülkenin ihracat gelirlerinin yüzde 43’lük kısmını ise tekstil ve ayakkabı sektörleri oluşturuyor. Bunun yanı sıra, gıda işleme de imalat sanayisinin önemli sektörlerinden biri olmayı sürdürüyor. Başta krom, bakır ve nikel olmak üzere mineral kaynakların oldukça zengin olduğu Arnavutluk’ta, 1990 yılından önce madencilik sektörü ihracat gelirlerinin büyük kısmını oluşturuyordu. Bu dönemde ülke dünyanın üçüncü büyük krom üreticisiydi. Bununla beraber, gerek 1991-1992 gerekse 1997 yıllarındaki ayaklanma dönemlerinde üretimde büyük düşüşler yaşandı. 2005-2008 yılları arasında başta Çin kaynaklı olmak üzere krom, demir, bakır ve diğer madencilik ürünlerine yönelik talebin yükselmesi ile Arnavutluk bu ürünlerin ihracatında da tekrar artış yakaladı. Arnavutluk Güney Doğu Avrupa ülkeleri arasında en hızlı büyüme oranına sahip ülkedir. Gelişen ve hızlı büyüyen her ülkede olduğu gibi Arnavutluk’ta da inşaat sektörü ülke ekonomisi için önemli bir itici güç vazifesi görüyor. Ancak özellikle başkent Tiran’daki inşaat izni sıkıntıları nedeniyle konut inşaatının gelişiminde 2007 yılından bu yana bir yavaşlama söz konusu. Arnavutluk’ta faaliyet gösteren 16 bankanın 14 tanesi kısmen ya da tamamen yabancı sermayeli bankalardır. Bu bankaların piyasaya girişi, sektördeki rekabeti artırırken sunulan mali hizmetlerin de çeşitlenmesine yardımcı oldu.

ARNAVUTLUK’TA YABANCI YATIRIMLARIN DURUMU

Hızlı ekonomik kalkınma ve AB üyeliği Arnavutluk’un en önemli hedefleri olarak öne çıkıyor. Son yıllarda gerçekleştirilen reformlarla birlikte, ülke daha liberal ve doğrudan yabancı yatırımlar açısından da serbest hale geldi. Ekonomik dönüşümde sağlanan ilerleme ve bunu destekleyen dış ortam sayesinde 2000 ve 2009 yılları arasında ülke ekonomisi yüzde 6’lık bir büyüme oranı yakaladı. Siyasi ve ekonomik istikrar, önemli özelleştirmeler, Dünya Bankası ve NATO üyeliği, AB tam üyelik sürecindeki gelişmeler ve Kosova’nın bağımsızlığıyla beraber Arnavutluk’un bölgedeki gücünün artması; ülkeye özellikle 2007 ve 2008 yıllarında rekor düzeyde yabancı sermaye girişi sağladı. 2010 ve 2011 yıllarında ülke ekonomisi yavaşlamış olsa da, bu durum bölgede yer alan diğer ekonomiler gibi ciddi olmadı. Son yıllarda gerçekleşen ekonomik atlıma rağmen Arnavutluk’ta satınalma gücü paritesine göre hesaplanan kişi başına düşen GSYİH, AB ortalamasının yüzde 25’i kadardır. Güneydoğu Avrupa’da birçok ülke 2010 yılında doğrudan yabancı yatırım girişlerinde keskin düşüşler yaşarken Arnavutluk’ta bunun aksine artış gerçekleşti. Ülkede en yüksek miktarda yatırımı Avrupa ülkeleri gerçekleştirirken bu yatırımlar başta hazır giyim ve ayakkabı olmak üzere tekstil sektöründe yoğunlaşıyor. Tiran ve Durres şehirleri ülkede yabancı yatırımların yüzde 67’sine ev sahipliği yapıyor.

TÜRKİYE İLE TİCARİ İLİŞKİLER

Türkiye ile Arnavutluk arasındaki serbest ticaret anlaşması 2008 tarihinde yürürlüğe girdi. Söz konusu anlaşma ile taraflar arasındaki ekonomik işbirliğinin artırılması ve güçlendirilmesi, mal ticaretindeki kısıtlamaların kaldırılması, uygun rekabet koşullarının yaratılması, karşılıklı yatırımların teşvik edilmesi ve tarafların üçüncü ülke piyasalarındaki ticaret ve işbirliğinin geliştirilmesi hedefleniyor. Anlaşma, sanayi ürünlerindeki gümrük vergileri, miktar kısıtlamaları ve eş etkili vergi ve önlemlerin kaldırılması başta olmak üzere; ticarette teknik engeller, tarım ürünlerindeki taviz değişimi, hayvan ve bitki sağlığı önlemleri, iç vergilendirme, yapısal uyum, damping, acil durumlar, devlet tekelleri, korunma önlemleri, ödemeler, menşe kuralları, devlet yardımları, fikri, sınai ve ticari mülkiyet hakları, kamu ihaleleri ve kurumsal hükümler konularında da çeşitli düzenlemeler içeriyor. Bu anlaşma ile ihracatçılarımıza, Arnavutluk pazarında, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin ihracatçıları ile eşit rekabet imkanı getirilirken; Arnavutluk menşeli sanayi mallarının Türkiye’ye ithalatında uygulanan gümrük vergilerinin sıfırlanması, buna karşılık Arnavutluk’a ithal edilen Türkiye menşeli sanayi ürünlerinin yüzde 80’den fazlasının gümrük vergileri kaldırılması da imza altına alındı. Serbest ticaret anlaşması kapsamında gümrük vergisi sıfırlanan sektörler arasında; makine, metaller, motorlu taşıtlar, deri, ormancılık, tekstil, çimento-cam eşya, değerli taşlar ve mücevherat bulunuyor. Tüm bu olumlu gelişmelere rağmen Türkiye ile Arnavutluk arasındaki ticaret hacmi mevcut potansiyele kıyasla oldukça düşük düzeyde seyrediyor. Bu durumun iki ülkeyi de ilgilendiren çeşitli sebepleri bulunmakla birlikte en önemli sebebi, ülkenin batılı anlamda bir özel sektöre ve yabancı yatırımların güvenliği açısından sorunsuz bir sisteme henüz kavuşamamasıdır. Türkiye-Arnavutluk arasındaki ticaret son yıllarda giderek artarak en yüksek seviyesine 396,6 milyon dolar ile 2011 yılında ulaştı. 2012 yılında ise hem ihracatımızın hem de ithalatımızın düşmesi nedeniyle iki ülke arasındaki ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 11 azalarak 355 milyon dolara geriledi.

ARNAVUTLUK’UN 2012 YILI MAKİNE İHRACATI 16,2 MİLYON DOLAR

Arnavutluk’un makine ihracatı 2012 yılında, bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 62,8 artarak 16,2 milyon dolar oldu. 2011 yılında bu rakam 9,9 milyon dolar olarak kaydedilmişti. Arnavutluk 2012 yılında en fazla Sırbistan’a makine ihraç etti. Arnavutluk, Sırbistan’a 2011 yılında 3,1 milyon dolar değerinde makine ihraç ederken bu rakam 2012 yılında yüzde 181,8 artarak 8,7 milyon dolar seviyesine yükseldi. 2012 yılında Arnavutluk’un en fazla makine ihraç ettiği ikinci ülke İtalya oldu. İtalya’ya 2012 yılında ihraç edilen makinelerin değeri 1,9 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 1,6 milyon dolar seviyesindeydi. Arnavutluk’un İtalya’ya yönelik makine ihracatındaki artış yüzde 24,8 oldu. Arnavutluk en fazla makine ihraç ettiği ilk 10 ülke listesinin üçüncü sırasında ise Yunanistan bulunuyor. Yunanistan’a 2012 yılında ihraç edilen makinelerin değeri 1 milyon 82 bin dolar olarak kayda geçti. Arnavutluk’un 2012 yılında, bir önceki yıla göre makine ihracatını en fazla artırdığı ülke yüzde 1104,3 ile İsviçre oldu. Türkiye, Arnavutluk’un en fazla makine ihraç ettiği ülkeler listesinin 16. sırasında yer alıyor. Arnavutluk’un Türkiye’ye yönelik makine ihracatı 2011 yılında 28 bin dolarken bu rakam, 2012 yılında yüzde 207,1 artışla 86 bin dolar seviyesine yükseldi. Arnavutluk 84. fasılda en fazla buldozerler, greyderler, toprak tesviye makineleri, skreyperler, mekanik küreyiciler, ekskavatörler kaleminde ihracat gerçekleştirdi. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 652 bin dolar değerinde ürün ihraç edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 258 artışla 2,3 milyon dolar seviyesine yükseldi. Listenin ikinci sırasında ise toprak, taş, metal cevheri vb. ayık - lama, eleme, tasnif, ayırma, yıkama, kırma, öğütme, yoğurma, kalıpları mal grubu bulunuyor. Söz konusu ürün grubunda 2012 yılında gerçekleştirilen ihracatın değeri 2,3 milyon dolar oldu. 2011 yılında bu rakam 283 bin dolar seviyesindeydi. Toprak, taş, metal cevheri vb. ayıklama, eleme, tasnif, ayırma, yıkama, kırma, öğütme, yoğurma, kalıpları ihracatındaki artış yüzde 724,4 oldu. Arnavutluk’un ihracat listesinin üçüncü sırasında bulunan gemi vinçleri, diğer vinçler, hareketli kaldırma çerçeveleri, lastik tekerlekli taşıyıcılar ve vinçler kaleminde, 2011 yılında 2 bin dolar olan ihracatı, 2012 yılında ciddi oranda artırarak 2,1 milyon seviyesine yükseltti. Arnavutluk’un 2012 yılında, bir önceki yıla oranla ihracatını en fazla bu kalemde artırdı.

EN FAZLA İTALYA’DAN MAKİNE İTHAL EDİYOR

Arnavutluk’un makine ithalatı 2012 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 19,7 azalarak 317,7 milyon dolar olarak kayda geçti. 2011 yılında Arnavutluk’un makine ithalatı 395,8 milyon dolar seviyesindeydi. 2012 yılında Arnavutluk’un en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin ilk sırasında İtalya yer alıyor. İtalya’dan 2011 yılında 106 milyon dolarlık makine ithal edilirken bu rakam, 2012 yılında yüzde 19,6 azalarak 85,2 milyon dolar oldu. Arnavutluk 2012 yılında, listenin ikinci sırasındaki Çin’den 50,8 milyon dolar değerinde makine ithal etti. 2011 yılında Çin’den ithal edilen makinelerin değeri 58,8 milyon dolardı. Arnavutluk’un Çin’den gerçekleştirdiği ithalat yüzde 13,6 azaldı. Arnavutluk’un en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin üçüncü sırasında ise İspanya bulunuyor. 2011 yılında söz konusu ülkeden 29,7 milyon dolarlık makine ithal edilirken bu rakam 2012 yılında, yüzde 14,6 azalarak 25,4 milyon dolar olarak kayda geçti. Arnavutluk’un 2012 yılında bir önceki yıla oranla makine ithalatını en fazla artırdığı ülke yüzde 10,4 ile ABD oldu. 2011 yılında ABD’den 11,1 milyon dolarlık makine ithal edilirken bu rakam 2012 yılında 12,2 milyon dolar oldu. Türkiye, Arnavutluk’un makine ithal ettiği ülkeler listesinin 6. sırasında yer alıyor. 2011 yılında Arnavutluk Türkiye’den 19,4 milyon dolarlık makine ithal ederken bu rakam 2012 yılında yüzde 8,2 azalarak 17,7 milyon dolar olarak kaydedildi. Arnavutluk 2012 yılında en fazla su türbinleri, su çarkları ve bunlar için regülatörler kaleminde makine ithal etti. 2011 yılında söz konusu ürün grubunda 38,6 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında yüzde 3,5 azalarak 37,2 milyon dolar oldu. Listenin ikinci sırasında sıvılar için pompalar (ölçü tertibatı olsun olmasın) ve sıvı elevatörleri bulunuyor. 2012 yılında söz konusu ürün grubunda gerçekleştirilen ithalatın değeri 30 milyon dolar olarak kaydedildi. 2011 yılında bu rakam 31 milyon dolar seviyesindeydi. Sıvılar için pompalar (ölçü tertibatı olsun olmasın) ve sıvı elevatörleri kaleminde Arnavutluk’un gerçekleştirdiği ithalat yüzde 3,2 azaldı. Arnavutluk’un 2012 yılında en fazla ithal ettiği üçüncü ürün grubu özellikle 84.25 ila 84.30 pozisyonlarındaki makineler ile birlikte kullanılmaya elverişli araçlar oldu. 2011 yılında söz konusu kalemde 25,8 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam 2012 yılında yüzde 6,1 artışla 27,4 milyon dolar oldu. Arnavutluk’un 2012 yılı makine ithalatında en fazla artış yüzde 6,1 ile özellikle 84.25 ila 84.30 pozisyonlarındaki makineler ile birlikte kullanılmaya elverişli araçlar kaleminde gerçekleşti.

TÜRKİYE’NİN MAKİNE İHRACATI 23 MİLYON DOLAR

Türkiye’nin 84. fasılda Arnavutluk’a gerçekleştirdiği makine ihracatı 2013 yılında 23 milyon dolara yükseldi. 2012 yılında bu rakam 17,7 milyon dolar seviyesindeydi. Arnavutluk’a yönelik makine ihracatındaki artış yüzde 30 oldu. Türkiye 2013 yılında 3,7 milyon dolarla en fazla buzdolapları, dondurucular ve diğer soğutucu ve dondurucu cihazlar ve ısı pompaları ihraç etti. Söz konusu kalemde 2012 yılında Türkiye’nin ihracatı 3,2 milyon dolardı. Arnavutluk’a yönelik buzdolapları, dondurucular ve diğer soğutucu ve dondurucu cihazlar ve ısı pompaları ürün grubundaki ihracat artış oranı 2013 yılında 13,7 oldu. Listenin ikinci sırasında bulunan ev veya çamaşırhane tipi yıkama makineleri (yıkama ve kurutma tertibatı bir arada olanlar dahil) kaleminde, 2012 yılında 1,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2013 yılında yüzde 60,9 artarak 2,5 milyon dolar seviyesine yükseldi. Türkiye’nin Arnavutluk’a yönelik makine ihracatının üçüncü sırasında ise kauçuk veya plastiğin işlenmesine veya kauçuk veya plastikten eşyanın imaline mahsus diğer makine ve aksamları mal grubu yer alıyor. 2013 yılında söz konusu kalemde gerçekleştirilen ihracatın değeri 2,3 milyon dolar oldu. 2012 yılında bu rakam 0,4 milyon dolar seviyesindeydi. Kauçuk veya plastiğin işlenmesine veya kauçuk veya plastikten eşyanın imaline mahsus diğer makine ve aksamları mal grubunda gerçekleşen ihracat artışı yüzde 426,7 oldu. 2013 yılında Türkiye’nin Arnavutluk’a yönelik makine ihracatında en fazla artış yüzde 1.025 ile kendine özgü bir fonksiyonu olan diğer makineler ve mekanik cihazlar kaleminde gerçekleşti. 2012 yılında söz konusu ürün grubunda 0,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirilirken bu rakam 2013 yılında 1,3 milyon dolar seviyesine yükseldi.

İTHALATIMIZ 2012 YILINDA 3,3 ARTTI

Türkiye’nin 84. fasılda 2013 yılı itibariyle Arnavutluk’tan gerçekleştirdiği makine ithalatı 228 bin dolar oldu. 2012 yılında bu rakam 221 bin dolar seviyesindeydi. Türkiye’nin Arnavutluktan gerçekleştirdiği makine ithalatı yüzde 3,3 arttı. Hasat ve harman, çim biçme makineleri ile yumurta ve tarım ürünlerini büyüklüklerine göre ayıran makineler Türkiye’nin 2013 yılında 210 bin dolarla Arnavutluk’tan en fazla ithal ettiği kalem oldu. 2012 yılında söz konusu ürün grubundan gerçekleştirilen ithalatın değeri 25 bin dolar seviyesindeydi. Hasat ve harman, çim biçme makineleri ile yumurta ve tarım ürünlerini büyüklüklerine göre ayıran makineler ithalatı 2013 yılında bir önceki yıla göre yüzde 730,4 arttı. Listenin ikinci sırasında metal işlemeye mahsus torna tezgahları (tornalama merkezleri dahil) ürün grubu yer alıyor. 2012 yılında söz konusu kalemde ithalat gerçekleştirilmezken 2013 yılında 15 bin dolar değerinde ürün ithal edildi. Listenin üçüncü sırasındaki 84.69 ila 84.72 pozisyonlarındaki makine ve cihazlarda kullanılmaya elverişli aksam-parçaaksesuarlar kaleminden 2012 yılında 0,67 bin dolarlık ithalat gerçekleştirilirken bu rakam, 2013 yılında yüzde 136,3 artışla 1,5 bin dolar oldu. 2013 yılında Türkiye’nin Arnavutluk’tan makine ithalatında en fazla artış yüzde 730,4 ile hasat ve harman, çim biçme makineleri ile yumurta ve tarım ürünlerini büyüklüklerine göre ayıran makineler kaleminde gerçekleşti.

“İHRACATTA SORUN YAŞAMIYORUZ” HALİL ÇELİKKOL ELKON BETON SANTRALLERİ EMEA BÖLGESİ SATIŞ VE PAZARLAMA MÜDÜRÜ

“Firmamız tam otomatik, mobil, sabit ve kompakt beton santrallerine ilave olarak çekilir tip beton pompaları, beton geri dönüşüm tesisleri, beton karıştırma mikserleri ve cıvatalı tip çimento siloları üretimi gerçekleştiriyor. Ürün yelpazemiz içinde 50 ayrı modelde beton santrali ve 2 ayrı modelde çekilir tip beton pompası bulunuyor. Firmamız bugün itibariyle ürünlerini altı kıtada 93 ülkeye ihraç ediyor. İhracat gerçekleştirdiğimiz ülkeler arasında İngiltere, Fransa, İsveç, Rusya, Ukrayna, Arnavutluk, Kazakistan, Libya, Cezayir, Fas, Irak, Güney Afrika Cumhuriyeti, Nijerya, Suudi Arabistan, Umman, Yemen, Kuveyt, Endonezya, Papua Yeni Gine gibi ülkeler yer alıyor. Arnavutluk’ta tercih edilen bir markayız ve ihracatımızda bir sorun yaşamıyoruz. 2013 yılında dünyanın en büyük inşaat firmalarından bir tanesi Arnavutluk’taki projesinde firmamızın beton santralini tercih etti. Firmanın, Arnavutluk’un Permeti şehrinde inşa edeceği HES projesinde ihtiyaç duyulan betonu üretmek için Elkomix-60 quick master kompakt beton santralini bu ülkeye gönderdik.”

“SERBEST TİCARET ANLAŞMASI HRACATÇININ ELİNİ GÜÇLENDİRDİ” BORA MEHMET SAĞBİLİ SAĞBİL MAKİNA FİRMA YÖNETİCİSİ

“Sağbil Makina 1962 yılında Mehmet Ali Sağbili tarafından küçük bir torna atölyesi olarak Konya’da faaliyete başladı. Kuruluşundan bugüne kadar geçen sürede, tarımdan endüstriye kadar çok geniş bir yelpazede yan sanayi mamulleri üretti. Yürüttüğü araştırma ve geliştirme faaliyetleri sonucu, paketleme sektöründe ihtiyaç duyulan makine ve ekipmanlardaki dışa bağımlılığı tespit ederek bunları üretmek amacıyla 1993 yılında ise üretim programını yeniden düzenledi. Türkiye’de paketleme alanında ilk beş firma içinde yer alan firmamız bugün itibariyle Ortadoğu ve Orta Asya başta olmak üzere; Rusya, Ukrayna, Arnavutluk, Çin, ABD, Brezilya, Arjantin ve Peru gibi dünyanın 22 farklı ülkesine ihracat gerçekleştiriyor. Ülkemiz ile Arnavutluk arasında imzalanan serbest ticaret anlaşmasını, ihracatçı bir firma olarak önemli buluyoruz. Arnavutluk da dahil olmak üzere tüm pazarlarda etkinliğimizi artırmak ve başka ülke pazarlarına da açılmak hedeflerimiz arasında yer alıyor”