KIŞ MEVSİMİNE GİRERKEN BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRECEK BESİNLER TÜKETMEK HER ZAMANKİNDEN FAZLA ÖNEM TAŞIYOR. ANCAK TÜKETİLECEK MİKTARA DİKKAT ETMEK DE ÖNEMLİ.

Acıbadem Ataşehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Akkülah, “Mevsiminde tüketeceğiniz vitamin ve mineral deposu meyveler bağışıklık sistemini desteklemeye katkıda bulunur. Her gün mutlaka 2-3 porsiyon mevsim meyvesi tüketmek gerekir. 1 porsiyon meyve yaklaşık 150 grama eşitken, küçük taneli ve doğranmış meyveler için bu ölçü1 küçük kâse; büyük meyveler için yumruk büyüklüğünde 1 adettir.” diyor. Meyvelerin lifinden faydalanmak için mutlaka çiğnenerek tüketilmesi gerektiğini de söyleyen Aybala Akkülah, “Taze sıkma meyve sularının, meyve posasından yararlanılamayıp 1 porsiyon ölçüsünden daha fazla meyve kullanıldığı için glisemik indeksi yüksektir. Aynı zamanda taze sıkılmış meyve suları bekletildiğinde vitamin kaybı da gerçekleşir.” uyarısında bulunuyor. Peki, kış meyvelerinde ideal ölçü ne olmalı? Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Akkülah, kış meyvelerini tüketirken dikkat edilmesi gerekenleri bakın nasıl anlatıyor? 

NARI ÇEKİRDEKLERİYLE BERABER TÜKETİN

 Vitamin, mineral ve lif içeriği zengin olan nar, bağışıklık sistemini güçlendirmesinden kalbe, sindirimden göz sağlığına dek birçok fayda sağlıyor. Narın faydalarını artırmak için çekirdekleriyle beraber tüketilmesi gerektiğini söyleyen Aybala Akkülah şöyle konuşuyor: “Ortalama bir nar 280 gram olup 1 su bardağına denk gelir ve 235 kcal enerji içerir. Şeker oranının yüksek olması nedeniyle diyabet hastalarının bu meyveyi kontrollü bir şekilde yaklaşık 1 çay bardağını aşmadan tüketmeleri gerekir. Ayrıca özellikle kan sulandırıcı bazı ilaçlarla etkileşime girebildiği için de dikkatli olunmalıdır. Yüksek riskli gebelikte de ilk üç ayda rahim kasılmalarına yol açabileceğinden doktor kontrolünde tüketilmelidir.” 

YARIM AYVAGÜNLÜK İHTİYAÇ İÇİN YETERLİ

Grip ve soğuk algınlığı gibi mevsimsel hastalıklarakarşı bağışıklığı güçlendiren, zengin potasyum içeriğiyle kan basıncını (tansiyonu) düşürmede etkili olan ayva tam bir vitamin ve mineral deposudur. Aybala Akkülah, 1 porsiyon ayvanın günlük C vitamini ihtiyacının yaklaşık yüzde 25’ini karşıladığını belirterek, “Ancak ayvanın büyüklüğüne dikkat etmek gerekir. 1 porsiyon ayva, büyük boy bir ayvanın yaklaşık yarısı kadardır. 100 gram ayva yaklaşık olarak 52-55 kcal enerji ve 1,7 gram posa içerir. Glisemik indeksi düşük olduğundan kan şekerini çok hızlı yükseltmez. Bu nedenle insülin direnci ve diyabeti olanlar ile zayıflama diyeti yapanların rahatlıkla tüketebileceği bir meyvedir.” diyor. 

ÇOCUKLAR VEBÖBREK HASTALARIKİVİ TÜKETİMİNEDİKKAT ETMELİ

100 gram kivinin günlük C vitamini ihtiyacının yaklaşık yüzde 80’ini karşıladığını biliyor muydunuz? Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Akkülah, C vitamininin yanı sıra zengin lifive antioksidan içeriği ile öne çıkan kivinin, hücreleri koruduğunu da belirtiyorve “Kivi hem çözünmez hem de çözünür lif içeriğine sahiptir. Çözünmeyen lif bağırsak hareketlerini düzenlemeye, çözünür lif ise kan şekerinin düzenlenmesine ve kalp sağlığına fayda sağlar. Buna karşın kivi birçok alerjen içermesi nedeniyle, özellikle çocuklarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Yüksek potasyum nedeniyle böbrek hastaları da kivi tüketirken dikkatli olmalılar.” diyor. 

MANDALİNANIN ÇEKİRDEKLERİAPANDİST SORUNLARINA YOL AÇABİLİR

 Kış aylarının zengin C vitamini içeriğiyle vazgeçilmezi olan mandalina, kalsiyum, magnezyum, çinko, potasyum gibi insan sağlığı için önemli olan mineralleri de bünyesinde barındırıyor. Bağışıklığı güçlendiren, eklem ve göz sağlığını destekleyen mandalina, kalpten kansere, gözden cilt sağlığına dek birçok fayda sağlıyor. Aybala Akkülah, 150 gram mandalinanın 75 kcal enerji ve 3 gram lif içerdiğini, lifli yapısı sayesinde bağırsak sağlığının iyileşmesine katkıda bulunduğunu belirterek, “Asit içeriği ise mide rahatsızlığı olanlarda mideyi rahatsız edebilirken, çekirdeklerinin tüketilmesi apandisitte sorunlara yol açabilir. Bu nedenle tüketiminde aşırıya kaçmamak gerekir.” diyor. 

ELMAYI MUTLAKA ÇİĞNEYEREK TÜKETİN

Kış mevsiminin öne çıkan meyvelerinden elmanın; içerdiği vitaminler, mineraller ve zengin lif yapısıyla tam bir sağlık deposu olduğunu, kalpten astıma, diyabetin önlenmesinden kilo yönetimine dek birçok faydası bulunduğunu vurgulayan Aybala Akkülah, şöyle konuşuyor: “Elma, diyabetin önlenmesi için önemli olan insülin duyarlılığını artırmaya yardımcı olurken, içerdiği çözünür lif olan pektin sayesinde yağın bağırsaklardan geri emilimini azaltarak kötü kolesterolü düşürmeye de katkı sağlar. Bir porsiyona denk gelen 1 küçük boy elma yaklaşık 100 gramdır ve 52 kcal enerji içerir. Elmanın faydalarından ve lif içeriğinden en iyi şekilde yararlanmak için suyu sıkılarak değil, çiğnenerek tüketilmelidir.” 

ŞİFA DEPOSU GREYFURT BESİN-İLAÇ ETKİLEŞİMİNENEDEN OLABİLİR

Ekşi ve acımsı tadı nedeniyle mandalina ve portakal kadar tercih edilmese de diğer turunçgiller gibi C vitamini deposu ve iyi bir lif kaynağı olan greyfurt, tokluk süresini uzatmaya, kötü huylu kolesterolü düşürmeye ve antioksidan içeriğiyle kanser gibi hastalıkları önlemeye yardımcı oluyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Akkülah, 1 orta boy greyfurtun, günlük C vitamini ihtiyacının yüzde 50’sini karşıladığını belirterek “Buna karşın greyfurt suyu içmek, posa içeriğini azaltır ve kan şekerini daha hızlı yükseltir. Asitli yapısıyla mide şikayetlerini artırabildiği, ayrıca yüksek besin-ilaç etkileşimine yol açabildiği için kolesterol, kan sulandırıcı, antidepresan gibi ilaç gruplarını kullananlar da dikkatli tüketmelidir.” diyor. 

PORTAKALIN ASİDİ REFLÜYÜ AZDIRABİLİR

Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Akkülah, son olarak, zengin C vitamini içeriğiyle vücut direncini artıran portakalın; kalp ve damar sağlığını korumaya, tansiyonu düzenlemeye, iltihabı önlemeye, kansızlığa karşı demirin emilimini kolaylaştırmaya, gözleri kuvvetlendirmeye ve kolajen üretimine yardım ederek cildi korumaya dek bir çok fayda sağladığını vurgularken, “Yaklaşık 130 gram 1 orta boy portakal 1 porsiyona denk gelirken, 200 ml’lik bir bardak portakal suyu 1 adet portakalın yaklaşık iki katı kaloriye ve iki katı şeker içeriğine sahiptir. Portakal suyunun lif içeriği de çok düşüktür. Bu nedenle portakalı dilimleyerek yemek daha doğrudur. Ancak asit içeriğinden dolayı reflü hastaları dikkatli tüketmelidir.” uyarısında bulunuyor.