Son yıllarda gerek Türkiye ihracatı gerekse dünya makine ihracatının üzerinde bir artış performansı gösteren makine imalat sektörlerinin 2023 hedeflerinden biri, Türkiye ihracatından yüzde 20 pay alır...

Son yıllarda gerek Türkiye ihracatı gerekse dünya makine ihracatının üzerinde bir artış performansı gösteren makine imalat sektörlerinin 2023 hedeflerinden biri, Türkiye ihracatından yüzde 20 pay alır konuma gelmekti. Bu rakam 2002’de yüzde 6 iken bugün yüzde 10’a ulaşmış olsa da henüz yeterli düzeye gelebilmiş değil. Dünya makine ihracatında önde gelen ülkelerde yüzde 15 ila yüzde 20 arasında seyreden bu oranın yakalanması, elbette Türkiye için de mümkün ve sektörün çabası da bu yönde devam ediyor. Küresel ekonomideki dengeli büyümenin sürmesi, makine sektöründe de büyümeyi tetikliyor ve sabit sermaye yatırımlarını hızlandırıyor. Türk makine imalat sektörlerinin en büyük pazarı olan AB’deki ekonomik büyüme rakamları, yatırımları canlandırmaya devam edecek. Bu nedenle AB’deki makine talebinin önümüzdeki dönemde en yüksek seviyesine çıkması bekleniyor. ABD’de de hemen tüm makine gruplarındaki talep artışı sürüyor. Benzer şekilde, yakın coğrafyamızdaki Rusya ve İran gibi modernizasyon sürecindeki iki dev pazar da Türkiye’nin Makinecileri’nin 2018 yılındaki ihracat hedefleri için kritik önem taşıyor.

Diğer yandan, 2017 yılını başarılı geçiren makine imalat sektörleri, 2018 yılına da umutla başladı. Yatırımcılar açısından istikrarlı iş ortamının sağlanması, eğitim ve teknolojiye yapılacak yatırımlar, nitelikli istihdam, sektörün yapısına uygun destekler ve ihracata dayalı stratejik bir planlama sektör için önemini korurken, her mecrada belirttiğimiz üzere makine imalat sektörleri, Türkiye ekonomisinin lokomotif ve stratejik sektörü olmayı sürdürecek. Bu nedenle makine imalat sektörlerinde uluslararası düzeyde rekabetçi ürünlerin imalat ve ihracatını artırmak için gerekli önlemlerin zamanında alınması büyük önem arz ediyor. Bu kapsamda makine imalat sektörlerinin en büyük sorunlarından biri olan ihracatın finansmanı konusunda, geçmiş yıllara göre daha kapsamlı çözümler geliştiriliyor olsa da finansman kaynaklarının kapsam ve çeşitliliğinin artırılarak ihracatçılara sunulması ihtiyacı da güncelliğini korumaya devam ediyor.