OMSAD 15 bin kişiye istihdam sağlayan, günlük yaşamın ve üretimin her alanında kullanılmakta olan ve hayati önem taşıyan ürünleri üreten firmaları temsil eden bir sivil toplum kuruluşudur. Salgının sektöre etkilerini, üyelerin ve üye ülkelerin durumunu, üyesi olduğumuz ve başkan yardımcılığını yürüttüğümüz Avrupa’daki üst kuruluş Avrupa Vana ve Armatür Sanayicileri Derneği (CEIR) ile icra kurulu üyesi olduğumuz Avrupa Pompa İmalatçıları Derneği (Europump) ile yakından takip ediyoruz. Bütün göstergeler, dünya ölçeğindeki bu salgın döneminin kolay atlatılamayacağı ve bu sürecin 2021 yılının sonuna kadar süreceğini gösteriyor. Dünya çapındaki salgın, bizlerin sadece yaşam, çalışma şekli ve birbirimizle iletişim alışkanlıklarını değiştirmedi. Bunların yanı sıra ekonomik olarak da ciddi, derin ve travmatik etkisi oldu; bu travmanın etkilerini de tüm dünya ile yaşıyoruz. Nitelikli insan kaynağına sahip sektörümüz, çalışma şeklini hızlı şekilde yeni normallere uyumlaştırıyor. Bu nedenle salgının getirdiği beklenmedik durumun neden olduğu pazar daralmaları, yavaşlama ve gecikmelere rağmen, sektörümüz faaliyetlerine devam edebiliyor. Dünya pompa ve vana ticaretinin yüzde 10’unu temsil eden sektörümüzü 2019 ile karşılaştırdığımızda, firmalarımızın cirolarında ve ihracatlarında geçen yıla göre ortalama yüzde 25 azalma, ihracatın cirolarının içindeki oranında yüzde 55’ten yüzde 40’lara kadar gerileme görüyoruz. Ancak, yılın son çeyreğinde firmalarımızın siparişlerinde normalleşmelerin başladığını da tespit edebiliyoruz. Dolayısıyla, iç satışlarımızda 2019’daki seviyeye 2021’in ikinci yarısında ulaşacağımızı öngörüyoruz. Salgının uzaması ile kaygıları artan üreticilerimiz ihracatta öngörüde zorlansa da 2021’in son çeyreğinde 2019 yılı rakamlarını yakalayabileceğimiz görüşü sektörümüzde yaygın olarak dile getiriliyor. Bu dönemde gerçekleştirilen siparişlerde, belirgin bir nakit sıkıntısının ve ödeme probleminin yaşanmamış olması ise bizi umutlandırıyor. Sektörümüzde belirtilen en önemli üç temel sorun salgının uzaması ve aşı konusunda tüm dünyada yaşanan belirsizlikler sebebiyle yurt dışı seyahatlerde yaşanan kısıtlamalar, kur hareketlilikleri ve firmaların kapasite kullanım oranlarının düşüklüğüdür. Bu sorunların yanı sıra sektörde çözülmesi gereken kayıt dışı ekonomi ve kayıt dışı istihdamın engellenememesi, enerji maliyetlerinin yüksekliği, ileri teknoloji ara mallarında ithalata bağımlılık, tüketici bilinç eksikliği, ömür boyu maliyet (ÖBM) bilincinin oturmaması ve fiyat endeksli tercih yapılması, ölçek ekonomisine geçilememesi, Türk Eximbank kredilerinden alınan payın yetersizliği, kredi faizlerinin yüksekliği, kamu alımlarında yerli malı avantajının tam olarak uygulanamaması gibi pek çok önemli sorunlarımız var. Diğer yandan, salgın, üreticilere ve kullanıcılara dijital çalışma düzeninin yanı sıra daha yeşil bir dünyaya uygun ürünlerin ortaya konmasının önemini de hatırlattı. Bu sebeple, Ar-Ge’ye, yeşil teknolojilere ve dijitalleşmeye yatırım yapmanın dünya pazarında sektörün önünü açacağına inanıyorum. Eğitimden pazarlamaya, üretimden işletmeye kadar her alanda dijitalleşme zorunlu hale geldi. Salgın öncesi POMSAD tarafından, 13-14 Şubat 2020 tarihlerinde Ankara’da düzenlenen 10’uncu Pompa Vana Kompresör Kongresi’nin bu yönde önemli mesajlar içerdiğini düşünüyorum. Suya erişimin en önemli konu olduğu bu günlerde sektörün süreci en az etki ile atlatması, sektörün kesintiye uğramadan verimli, sağlıklı ve üretken bir şekilde çalışması, özellikle salgının yayılımının durdurulması hususunda hayati öneme haizdir. Tüm kalbimle, bu dönemin bir an önce atlatılmasını; sektörümüzün, meslektaşlarınızın iyiliğini ve iyi olmaya devam etmesini diliyorum.