Taara Projesi, Alphabet’in daha önce Google X olarak da bilinen X biriminde geliştiriliyor. Aslen Loon isimli bir projeden doğan Taara Projesi’nde, geçtiğimi günlerde önemli bir eşik aşıldı. Barış Erkmen’in yönettiği Taara Projesi’nde, birbirini açık olarak gören lazer temelli ünitelerle veri transferi sağlanırken, iki ünite arasındaki veri aktarımı 20 Gbps üzerine çıkabiliyor. Kablo döşeme gereksiniminin ortadan kalkması ise büyük bir zaman ve maliyet kazancını da beraberinde getiriyor. Taara Projesi’nin son testlerinde ise önemli bir başarıya ulaşıldı. Kongo Nehri’nin farklı kıyılarında bulunan ve aralarında yaklaşık 5 kilometre mesafe bulunan iki farklı yerleşim yerine konumlandırılan lazer temelli FSOC üniteleri, 20 gün içinde herhangi bir performans kaybı yaşanmadan 700 TB veri aktarımı gerçekleştirdi. Denenen sistem çok kısa dalga boyuna sahip, insan gözünün algılamadığı ışık demetleri kullanıyor. Bu, zemine döşenen fiber optik kablolarda kullanılan ışık demetlerine benziyor. Ancak uzmanlar, aynı testin fiber optik kablolarla gerçekleştirilmesi durumunda aktarım için 400 kilometrelik kablo döşenmesi gerekeceğini ve bu durumun maliyeti beş kat artıracağının altını çiziyor. Taara Projesi’nde kullanılan lazer temelli sistemler ise uygun şartlarda 20 kilometrenin üzerinde kayıpsız veri transferine olanak sağlıyor. Ancak bu sistem de belirli şartlarda etkili kullanılabiliyor: Örneğin iki ünite arasında herhangi bir engel olmamalı. Yine sistemin, hava şartlarına duyarlı olduğu da bildiriliyor. Araştırma ekibi, sis ve pus gibi durumlarda ya da ışık kaynağıyla alıcı arasından kuşlar geçerken sinyalin kesilebildiğini, fakat yine de fiyat avantajı nedeniyle yoksul ülkelerde Taara Projesi’nin tercih edilebileceğini belirtiyor. Taara Projesi ile ilgili tüm bilgi ve güncel gelişmeleri, sayfada göreceğiniz karekodu mobil telefonunuz ya da tabletinize okutarak takip edebilirsiniz.