TÜRK TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN MAKİNE VE SİSTEMLERİ NOKTASINDA DIŞA BAĞIMLILIĞINI AZALTMA HEDEFİYLE DÜZENLENEN “1’İNCİ ULUSAL TEKSTİL MAKİNALARI VE SİSTEMLERİ SEMPOZYUMU”, SEKTÖR VE PAYDAŞLARININ YOĞUN KATILIMINA SAHNE OLDU. ETKİNLİĞİ, TÜRKİYE’NİN MAKİNECİLERİ DE PLATİN SPONSOR OLARAK DESTEKLEDİ.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Tekstil Mühendisleri Odası (TMO) Bursa Şubesi, Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Tekstil Mühendisliği Bölümü ve Tekstil Makine ve Aksesuar Sanayicileri Derneği’nin (TEMSAD) iş birliğinde 2021 Ekim tarihlerinde düzenlenen program kapsamında teks til makineleri üreticileri ile kullanıcıları, akademisyenler ve akademik odaların temsilcileri, Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Yerleşkesi’nde bir araya geldi.
“HER MAKİNEYİ ÜRETME KABİLİYETİMİZ VAR”
“Tekstile Kendi Teknolojinle Yön Ver” temasıyla düzenlenen 1’inci Ulusal Tekstil Makinaları ve Sistemleri Sempozyumu’nun açılışında bir konuşma yapan TEMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Adil Nalbant, “Ülkemizin dünyada rekabet edebileceği en önemli sektör tekstil. Çevremizdeki bölgeleri dâhil ettiğimizde 700 milyonluk nüfusta hem makine parkı hem de tekstil imalatında bizim kadar ciddi üretim yapan herhangi bir ülke yok.” derken, 1980’lerin başında ikinci el tekstil makinelerinin piyasaya girmesiyle sektörde bazı makine üretimlerinin durduğuna işaret etti ve “Üniversite, sanayi ve özel sektör iş birlikleriyle ülkemizde imal edilmeyen dokuma, örme ve teknik tekstil alanındaki makineleri yapabiliriz.” açıklamasında bulundu. Adil Nalbant, 2021’de 1 milyar dolara yakın tekstil makinesi ihraç etmemize rağmen 2,4 milyar dolarlık da makine ithal edildiğini anımsattığı konuşmasında, “Tekstil ülkesi olsak da makine ve sistemlerini ağırlıklı olarak ithal ediyoruz. Dünyada toplamda üçüncü en büyük tekstil makinesi ihracatçısı konumundayız. Dolayısıyla tekstil makinelerini kendi teknolojilerimizle üretip sektörü geliştirmek zorundayız.” ifadelerini kullandı.
“YERLİ MAKİNE ALICILARINA FİNANS DESTEĞİ SAĞLANMALI”
Sempozyumun kapanış paneli konuşmacılarından MAİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Ağrikli ise Türkiye’de üretilen makinelerin büyük bir çıkmazı olduğuna işaret ederek, “Sektörümüz bir dönem, Avrupa’nın marka ve Uzak Doğu’nun fiyat baskı altındaydı. Müşteri marka almak istediğinde Avrupa’dan, ucuz almak istediğinde ise Çin’den ürün tedarik ediyordu. Burada ciddi sıkıntılar yaşıyorduk ancak bunu aşma sürecine geldik. Ancak şu dönemde hem müşterimiz hem de biz üreticiler kredi bulmakta zorlanıyoruz. Avrupa’da makine üreticilerine finansman konusunda ciddi destekler sağlanıyor. Ülkemizde de yerli makine alıcılarına ayrılan bir finans desteği olması lazım. Diğer yandan, tekstil sektörüyle daha fazla iş birliğine ihtiyacımız var. Problemleri bilirsek bu konuda çözüm önerilerini getirerek uygun makineleri üretme kabiliyetine sahibiz.” değerlendirmesinde bulundu. İki gün süren etkinlik süresince gerçekleşen panel, oturum ve bireysel sunumlarda tekstil makine üreticilerinin yol haritaları ve gelecek stratejileri ele alındı.
