Küresel ısınma ile mücadele yoğun bir şekilde gündemde. gelişmiş ülkelerde ve özellikle avrupa’da yüksek verimli ürünler teşvik ediliyor. simge group bünyesindeki e-mak, yeni teknoloji kullandığı çevreye duyarlı ürünü simge challenger ile...

Günümüzde, küresel ısınmanın doğa üzerindeki tahribatının önüne geçmek, en azından azaltmak için dünyanın hemen her yerinde çalışmalar yürütülüyor. Ortaya çıkışı yüzde 80–90 insan faktörü ile olan küresel ısınma sebebiyle yaşanan iklim değişiklikleri, pek çok türün ortadan kalkmasına, buzulları n erimesiyle sahil şeritlerinin büyük bölümünün sular altında kalmasına, insan medeniyetinin tehlikeye girmesine sebep olabilir. Uzun süredir bilim insanları bu tehlikeye işaret ediyorlar. Ağırlıklı olarak fosil yakıtların tüketimi sonucunda açığa çıkan gazların atmosfere salınımı sonucunda yaşanan, kuraklı k, kıtlık gibi etkileri günümüzde de görülmeye başlayan bu süreçle mücadele etmek için gelişmiş ülkelerde adımlar atılıyor. Küresel ısınmanın zararlı etkileri ile mücadelede temel olan ise özellikle sanayide enerji tüketimini ve bu sayede atmosfere karbondioksit salınımını azaltmak. Hedeşenen ise zaman içinde bütün sanayi altyapısını eko sistemle uyumlu hale getirmek. Tabi ki mevcut sanayi altyapısının değişimi ağır, külfetli ve masrafı bir iş olmakla beraber bir zorunluluk olarak önümüzde duruyor. Bu kapsamda, daha şimdiden gelişmiş ülkelerde, enerji tasarrufu sağlayan ürünler ve yeni teknolojiler teşvik ediliyor. Dergimizin geçen sayısında teknoloji sayfalarımızda yer verdiğimiz Simge Group şirketlerinden E-Mak kendi icadı olan Simge Challenger ürünüyle, Eurasphalt- Eurobitume Kongresi’nin 2008 yılı yeni teknoloji ödülünü kazandı. EAPA & Eurobitume’nin 4 yılda bir kez düzenlediğ i ve Avrupa’da yolların standartları nın ve teknik yeniliklerin tartışıldığı kongre 21–23 Mayıs 2008 tarihleri arasında Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da düzenlendi. Kongrede ilk defa Amerika Asfalt Birliği (NAPA), Japonya Asfalt Birliği (JHMA) ve Avustralya Asfalt Birliği (AAPA) de delegasyonları nı hazır bulundurdu. Üç gün süren kongrede ağırlıklı olarak ele alınan konu enerji tüketiminde tasarrufa gidilmesi ve karbondioksit emisyonlarının azaltılması idi. Yaşam İçin Yollar teması ile yaklaşık 800 civarı katılımcıyla gerçekleşen kongrenin en çok dikkat çeken bölümü, yeniliklerin tanıtılması oldu. Kongrenin yenilikler bölümünde sunulmak için yapı- lan 203 başvuru arasından seçilen üç sunumdan biri olan, asfalt plentlerine entegre edildiğinde çevre kirlenmesini sıfıra indirip büyük enerji tasarrufu sağ- layan ve Kyoto Kriterlerine uyum sağlayan Simge Challenger’ın sunumu, EMAK Yönetim Kurulu Üyesi S. Emre Gencer tarafından yapıldı. E-MAK bu güne kadar bu ödülü alan ilk Türk firması olarak bir ilke imza atmış oldu. Kongrede ilk defa sunum hakkı elde eden Türkiye’nin dünyaya yepyeni bir teknoloji sunmuş olması Avrupa’da büyük ilgiyle karşılandı. Bu buluşun Avrupa’da Türkiye’den daha büyük bir hızda yayılacağı bekleniyor. Bu konuda görüşlerini belirten Simge Group Yönetim Kurulu Başkanı M. Nezir Gencer, böyle bir teknolojinin Türkiye’den dünyaya sunulmasından büyük gurur duyduğunu ve bunun Türkiye’nin ihracatına büyük katkılar sağlayacağına inandığını söyledi.  

Sanayi sektörüne yol haritası çizildi
 
TÜRKİYE’NİN GELİŞİMİ VE EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞININ EN ÖNEMLİ GÖSTERGESİ OLAN SANAYİ SEKTÖRÜNÜN MASAYA YATIRILDIĞI, TÜSİAD’IN DÜZENLEDİĞİ “SANAYİ POLİTİKASI: SEKTÖRLER, GELİŞMELER VE EĞİLİMLER” KONFERANSINDA SEKTÖRÜN NASIL BİR GELİŞİM STRATEJİSİ İZLEMESİ GEREKTİĞİ TARTIŞILDI.  
Ülkelerin ekonomik bağımsızlıklarının en önemli göstergelerinden birini sanayilerinin gelişmişliği oluşturuyor. Sanayi politikaları ise dünya ekonomisindeki gelişmeler ışığında şekilleniyor. Her süreç beraberinde yeni bir eğilim getiriyor. 60’lı ve 70’li yılların ithal ikameci modeli yerini, 80’lerden itibaren özellikle 90 sonrası küreselleşme politikalarına bırakmış durumda. Türkiye de sanayisini tüm dünyada yaşanan bu realite üzerinden yeniden yapılandırmaya çalışıyor. Türkiye’nin sanayisi son yıllarda sürekli büyümesine rağmen, gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında hala istenilen seviyeye ulaşabilmiş değil. Sanayi üretiminin artması, verimliliğin yükselmesi, markalaşmanın hızlanması ve uluslararası pazarlarda rekabet gücünün yükselmesi için pek çok şeyin masaya yatırılması gerekiyor. TÜSİAD düzenlediğ i toplantı ile de Türk Sanayisi’ne yol haritası çizilmesi için önemli bir adım atılmış oldu.  

YALÇINDAĞ: GELİŞİM İÇİN İMALAT ŞART “Sanayi Politikası: Sektörler, Gelişmeler ve Eğilimler” konferansı 27 Mayıs 2008 Salı günü Ceylan InterContinental Otel’de gerçekleştirildi. Açılış konuşmaları nı TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan’ın yaptığı konferans, yerli ve yabancı konukların sunumlarından oluşan panellerle devam etti. Arzuhan Doğan Yalçındağ, konuşması nda Türk sanayi sektörünün gelişmesinin öneminden ve izlemesi gereken stratejinin bazı temel ilkelerinden bahsetti. Arzuhan Doğan Yalçındağ konuşması nın başında sanayinin gelişmesinin önemini vurgulayarak “Ülkemizde sanayinin gelişmesi, yalnızca ihracat gelirinin artması açısından önemli değil. Aynı zamanda, istihdam yaratma, ücret seviyelerini yükseltme, bölgesel gelişme farklılıklarını azaltma ve gelir dağılımı- nın düzelmesine katkıda bulunma potansiyeli açısından da önemli” dedi. Tek bir sektöre veya seçilmiş birkaç sektöre odaklanmak yerine karlılık gösteren bütün sanayi dallarının geliştirilmesi ve bu dalların ihracata dönük ölçeğinin büyütülmesinin istihdam ve refah açısından önem taşıdığını anlatan Yalçındağ, sanayi yapısının çeşitlendirilmesi, sektörlerin önündeki engellerin kaldırılması, ülke öncelikleri ile sektörlerin önceliklerinin örtüştürülmesi gerekliliğinin önemini vurguladı. Yalçındağ ayrıca, “Makroekonomik istikrarın devamı, reform sürecinin yapısal reformlardan mikro reformlara doğru genişletilmesi ve derinleştirilmesi, tüm sektörler üzerinde en büyük etki yaratacak önlemlerdir” diyerek hükümetin uyguladığı ekonomik reformların hız kesmeden ve genişleyerek devam etmesinin önemli oldu- ğunun altını çizdi. Bütün konferans boyunca Arzuhan Do- ğan Yalçındağ’ın çizdiği bu çerçeve dâhilinde yorumlar yapıldı. Konuşmacılar ayrıca Türkiye’de sanayinin gelişebilmesi için öncelikle imalata önem verilmesi gerektiğini, imalatta rekabet gücünü yükseltmek için işgücü maliyetlerinin, hammadde maliyetlerinin dengelenmesi, ithal girdi oranlarının düşürülmesi ve vergilerde indirime gidilmesi gerekti- ğinden bahsettiler.    

Arzuhan Doğan Yalçındağ TUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
Tek bir sektöre veya seçilmiş birkaç sektöre odaklanmak yerine karlılık gösteren bütün sanayii dalları desteklenmeli.