Ankara merkezli hidrolik silindir firması Hidrolift’in Genel Müdürü Volkan Arslan teknolojinin artık sır olmadığını belirterek, üretimde kullanılan tezgâhların pek çok ülkeden satın alınabileceğini söylüyor ve ekliyor: “Hidrolift olarak kazancımızı...



ANKARA MERKEZLİ HİDROLİK SİLİNDİR FİRMASI HİDROLİFT’İN GENEL MÜDÜRÜ VOLKAN ARSLAN TEKNOLOJİNİN ARTIK SIR OLMADI⁄INI BELİRTEREK, ÜRETİMDE KULLANILAN TEZGÂHLARIN PEK ÇOK ÜLKEDEN SATIN ALINABİLECE⁄İNİ SÖYLÜYOR VE EKLİYOR: “HİDROLİFT OLARAK KAZANCIMIZI ÜRETİM ARAÇLARINA YATIRDIK. BU YÜZDEN DE ÜRETİM YAPABİLME NOKTASINDA SIKINTIMIZ YOK, DÜNYA DEVLERİ İLE REKABET EDEBİLECEK DURUMDAYIZ.”

 

1988 yılında, Mehmet Arslan tarafından kurulan Hidrolif, hidrolik silindir üreten bir şirket. Volkan Arslan ise 2001 yılından beri şirketin Genel Müdürlüğünü yürütüyor. Hidrolift’in kelimenin tam anlamıyla bir aile şirketi olduğunu söyleyen Genel Müdür Volkan Arslan, “Gerek yönetici gerekse çalışanlar olarak tam bir aile gibi çalışmaktayız” diyor. Arslan faaliyet alanlarını ise şöyle açıklıyor: “Yalnızca Hidrolik Silindir üretmek ile sınırlı. Bu sınırı koyarak hata ettiğimizi düşünebilirsiniz, fakat gerek dikkatlerin dağılması, gerekse tecrübemizin kullanılması açısından aldığımız net bir karar var. Bu da 'Herkes bildiği işi yapsın'. Şu ana kadar da, bu kararımızdan hiç pişman olmadık. Müşterilerimizin hidrolik silindir harici talepleri söz konusu olduğunda da açıkça söylüyoruz. Biz sadece hidrolik silindir yaparız diyoruz.”

 

“İYİ HİZMET VERİYORUZ”

Arslan üretmiş oldukları ürünlerdeki teknolojik yenilikleri ise şöyle anlatıyor: “Aslına bakarsanız, teknolojik yenilik olarak adlandıracak ilave çok şeyler de sunduğumuz da yok. Sadece daha iyi hizmet vermeye çalışıyoruz. Müşteriden hiçbir bilgiyi saklamıyoruz. Yaptığımız, silindir tasarımlarını müşterimize silindirle beraber teslim ediyoruz. İleride bu silindire ya da parçalarına ihtiyacın olursa; bunlar parça resimleridir, bunlara göre yaptırabilirsin diyoruz. Bu yaptığımız hizmet de aslında bir meydan okuma ya da benden daha iyisini bulursan ona yaptır anlamına da gelmiyor. Bunu yaptığımız çalışmanın bir parçası olarak kabul ediyoruz. Sektörde bulunan bazı dostlarımız bunu yaparak kendi kendinize rakip yaratıyorsunuz dese de, bu hizmetimizin bize avantaj sağladığını düşünüyoruz. Bunun yanında, herhangi bir teklife cevap verme, şikayete ya da probleme müdahale etmek konusunda hızdan öte bir agresifliğimiz söz konusu.”

 

“TEMELDE ÜRETİM MANTIĞI AYNI”

Temelde hidrolik silindir üretim mantığının aynı olduğunu söyleyen Arslan sadece tiplerin, çalışma şekillerinin ve ölçülerin değişmekte olduğunu söylüyor. En son ürünleri hakkında somut olmasından öte, kendilerini çok sevindiren bir bilgi vermek istediğini aktaran Arslan şöyle devam ediyor: “Yaklaşık 2 yıldan beri bir Amerikalı müşteri ile çalışmaktayız. Çalışmaya başladığımızda, tasarımlarını onlar gönderirlerdi. Onların tasarımlarına göre üretirken, sürekli Amerika'yı arayıp, şu çizim hatalı, şöyle olmalıdır, değiştirebilir miyiz? Şeklinde onay istiyorduk, bu zamana kadar tüm değişiklik tekliflerimize de onay da verdiler. Bu yıl gelen siparişlerinde ise; ‘Tasarım çalışması Hidrolift tarafından yapılmalıdır’ ibaresini yazmışlardı, bu bize çok büyük bir gurur verdi.”

 

Toplam bütçelerinin içinde yüzde 3’lere karşılık gelen bir oranı Ar-Ge çalışmaları için ayırdıklarına da değinen Arslan, bu oranı artırmaya çalıştıklarını ancak kriz koşullarının pek çok konuda olduğu gibi Ar-Ge bütçelerinde bile temkinli adımlar atılmasını gerektirdiğini belirtiyor.

 

“İHRACAT HEDEFİMİZ AVRUPA”

Uzun yıllardan beri, ihracat hedeflerinin Avrupa olduğunun altını çizen Hidrolift Genel Müdürü Volkan Arslan, artık sınırlar kalmadığı için de, birlik içerisinde yer alan hemen her ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini söylüyor. “Ağırlığı ise genelde, Belçika, Hollanda, Luxemburg bölgeleri oluşturmakta. Yalnızca 2009 yılındaki kriz sırasında Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan müşterilerimize ağırlık verdik. Halen 3 önemli müşterimiz var, özellikle bir tanesi de hidrolik silindir konusunda dünya devleri arasında yer alıyor.”

 

Teknolojinin artık sır olmadığını söyleyen Arslan, üretimde kullanılan tezgahları n pek çok ülkeden satın alınabileceğini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: “Hidrolift olarak da kazancımızı üretim araçlarına yatırdık. Bu yüzden de üretim yapabilme noktasında sıkıntımız yok, dünya devleri ile rekabet edebilecek durumdayız. Onların bize göre avantajları malzeme kaynaklarına yakın olmaları, gerçekte de bu önemli bir avantaj.”

 

“KALİTE BİR YAŞAM BİÇİMİ”

Arslan ürün sattıkları ve ortaklık yürüttükleri dünya pazarında tanınan firmaları ise şöyle sıralıyor: “Belli bazı firmalar var, bunlar içerisinde en önemlisi EATON Corporation USA. Bu firma ile ilişkimiz sadece ürün satma yönünde. Amerika’da Teksas eyaletinde demir çelik fabrikası sistemleri üreten bir firma ile de yeni kurulacak bir şirkette ortaklık yapılması için görüşme halindeyiz. Tabii bu ortaklık görüşmeleri zaman alıyor. Bu firma için de üretim yapmaktayız, fabrikamıza yaptıkları üçüncü ziyaretten sonra, bu isteklerini dile getirdiler. Prensip olarak da anlaşmaya vardık.”

 

Kalitenin bir yaşam biçimi olduğuna da değinen Arslan, “Kalite üretilecek bir konu, bunu hem mavi yakalı hem de beyaz yakalı personelimizin gayretleri ile başardık, fakat inanın bazı konulara kendimizi bile adapte etmekte zorlandık” diye konuşuyor.

 

Hidrolift Genel Müdürü Arslan çevre ve insan sağlığı hakkındaki hassasiyetleri hakkında ise şöyle konuşuyor: “Hidrolik silindir üretimi, nihayetinde talaşı üretim, başka sektörlerle karşılaştırıldığında üretim işlemleri sonrasında insan sağlığına zararlı olarak ortaya çıkan madde sayısı çok fazla değil. Buna karşılık çevre konusu geleceğin önemli konularından birisi olduğu da açık. Bu nedenle konu ile bizzat ilgilenmesi açısından 2 mühendisimizi görevlendirdik. Burada Ankara Sanayi Odası’nın hakkını teslim etmek gerekir ki bize eğitim konusunda çok yardımcı oldular. Eğitime gönderdiğimiz arkadaşlar tüm fabrikaya eğitim verdiler. Belki 3-5 yıl önce zordu fakat şimdi bu atık yönetimi konusu artık normal izlenmesi gereken konular arasına girdi.”

 

“GÖSTERGELER KRİZDEN ÇIKIŞ SİNYALİ VERİYOR”

Henüz krizden çıkıldığı için Türkiye makine sektörünün ihracat rakamlarının yeterli olup olmadığını tartışmanın çok doğru olmadığına da değinen Arslan şöyle devam ediyor: “Sevincimiz, göstergelerin krizden çıktığımızın işaretini veriyor olması. Geçen yıl ile karşılaştırıldığında; otomotivin yüzde 53’lük artış, makine ve teçhizat sektörünün yüzde 30’luk büyümesi karşıdan bir ışık geldiğinin göstergesi, fakat, sanırım, kriz etkisiyle, halen gelenin lokomotif olma ihtimali de olabilir diyerek temkinli davranıyoruz. Adımlarımızı dikkatli atıyoruz.” Sektörün pek çok önemli sorunu olduğunu belirten Arslan, “Bunların yerleri değişiyor.

 

Bazen finansman en önemli sorun olurken, zaman içinde yerini yetişmiş personel problemine, bazen malzeme temini problemine bırakıyor, sonrasında geçmişte problem olmayan bir problem aniden birinci derecede önemli oluyor. Adeta bir sarmal şeklinde” diye konuşuyor. Arslan şöyle devam ediyor: “Çözüm için ise umutluyuz. Tüm ülke olarak çalışacağız. Bu problemler bu günden yarına çözülecek problemler değil. Hidrolift olarak inanıyoruz ki, Türkiye büyük bir ülke ve biz bu problemlerin üstesinden geliriz. Biz, Hidrolift olarak çalışmakla Türkiye’nin önemli yerlere geleceğine inanıyoruz. Hep beraber çalışacağız, kazancımızı yatırım ve Ar-Ge’ye yapacağız. Bulunduğumuz coğrafya bizi zaten ileriye taşıyacaktır.”

 

 

İhracat hedefimiz Avrupa, artık sınırlar kalmadığı için de, AB içerisinde yer alan hemen her ülkeye ihracatımız var. Ağırlığı ise genelde, Belçika, Hollanda, Luxemburg bölgeleri oluşturmakta. Yalnızca 2009 yılındaki kriz sırasında Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan müşterilerimize ağırlık verdik. Halen 3 önemli müşterimiz var, özellikle bir tanesi de hidrolik silindir konusunda dünya devleri arasında yer alıyor.”

 


Volkan Arslan
Hidrolift Genel Müdürü
Faaliyet alanımız yalnızca hidrolik silindir üretmek ile sınırlı. Biz sadece hidrolik silindir yaparız.