Sanayi ve ticaret bakanlığı koordinasyonunda hazırlanan sanayi strateji planına gore, otomotiv, makine, elektronik ve beyaz eşya sektorlerinin gelişmesi ve turkiye’nin onemli bir uretim...

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda, Devlet Planlama Teşkilatı’nın hazırladığı ve 28 Haziran’da resmi gazetede yayınlanan orta vadeli sanayi strateji planına göre, Türkiye’nin otomotiv, makine, elektronik ve beyaz eşyada üretim üssü haline getirilmesi öngörülüyor. Bu plana göre döneminde yeni ve gelişmeye açık sektörlerde Firmaları n verimliliğini artırmaya yönelik politikalar uygulanacak. Maliyet dezavantajı nedeniyle geleneksel sektörlerin yurtdışında fabrika açması desteklenecek. Doğrudan yabancı yatırım girişlerinde ise seçici davranılacak. Stratejiyle 2015 yılında otomotivde üretimde dünyada ilk 10’a girilmesi hedefleniyor. Makinede hedef ise dünyadaki ilk 15 ülke arasına girmek. Beyaz eşyada AB içinde ikinci en büyük üretici olunması planlanırken, enerji sarfiyatı az ve düşük maliyetli ürün tasarımına doğru yol alınacak. Stratejiye göre 2013 yılında sanayinin yarattığı katma değel rin toplam ulusal gelir içindeki payı yüzde 19,58’ten yüzde 27,2’ye çıkacak. Bunun için, seçilmiş sektörlere teşvik vermek yerine, gelişmeye açık tüm sektörlerde Firmaların verimliliğini artırmaya dönük politikalar uygulanacak. Stratejinin temel ayaklarından birini de devlet yardımları oluşturacak. Yardımlarının verilmesinde titiz ve ölçülü olunması temel ilke olurken, sermaye piyasası enstrümanları da KOBİ’lerin kullanımına elverişli hale getirilecek. Teknoparklar, yenilik aktarım merkezleri ve işletme kuluçkaları gibi araçlar ve girişimler desteklenecek. Yerel düzeyde yatırım ortamının iyileştirilmesi için OSB’ler cazibe merkezleri haline getirilecek.  

HEDEF HER YIL YÜZDE 5,5 BÜYÜMEK
Program döneminde, yatırım, istihdam ve ihracat odaklı bir büyüme stratejisi sürdürülecek. Yıllık ortalama yüzde 5,5 oranında ekonomik büyüme hedeflendi. Türkiye’nin gelecek yıl yüzde 5, 2010 yı- l nda yüzde 5,5 ve 2011 yılında yüzde 6 büyümesi bekleniyor. Yıllık ortalamada reel olarak özel tüketim harcamalarının yüzde 5,5, özel sabit sermaye yatırım harcamalarının yüzde 6,8, kamu tüketim harcamalarının yüzde 3,7 ve kamu sabit sermaye yatırım harcamalarının yüzde 2,4 oranında artması öngörüldü. Enflasyon hedefleri (TÜFE yıllık artış hızı) 2009, 2010 ve 2011 yılları için sırasıyla yüzde 7,5, yüzde 6,5 ve yüzde 5,5 olarak revize edildi. Enflasyon hedeflerinin Hükümet ve Merkez Bankası tarafından birlikte belirlenmesi uygulamasına program döneminde de devam edilece- ği vurgulandı. İstihdam olanaklarını artı rıcı uygulamaların da etkisiyle Program döneminde yaklaşık 1,3 milyon kişiye yeni istihdam yaratılacağı öngörüldü. 2008 yılında yüzde 0,6 olacağı tahmin edilen kamu kesimi açığının GSYH’ya oranının, Program döneminde bir miktar azalması öngörülüyor. Buna karşılık, genel devlet açığında sınırlı bir artış olacağı ifade ediliyor.   İhracat yönetmeliğinde birçok değişiklik var

İHARACAT YONETMELİĞİ’NDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YONETMELİK İLE CIKARILAN TEBLİĞLER İHRACATCILAR İCİN YENİ UYGULAMALARI GUNDEME GETİRİYOR
.
8Şubat 2008 tarihli Gazete’de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’da Değişiklik Yapı lmasına Dair Karar’ın 8. maddesi ile ihracat bedellerinin tasarrufu serbest kılınmış ve söz konusu değişiklik dolayısıyla ihracat mevzuatı ile kambiyo mevzuatı arasındaki paralellik sağlanması gerekliliği belirtilmiş. Buna göre: İhracat Yönetmeliği’nin; 4. maddesinin “C” bendinde yer alan, bedelsiz ihracatın tanımı “karşılığında yurt dışından bir ödeme yapılmaksızın yurt dışına mal çıkarılmasını ifade eder” şeklinde değiştirilmiş. Diğer taraftan yine 4. maddede yer alan kredili ihracat tanı- mı kaldırılmış ve İhracat Yönetmeli- ği’nin 8. maddesi de yürürlükten kaldı- rılarak kredili ihracat, bir ihracat şekli olmaktan çıkarılmış. 4. maddenin k bendinde yer alan “Ofsetin” tanımı ise, “Kamu kuruluşları tarafı ndan açılan uluslararası ihaleler çerçevesinde, ihaleyi kazanan Firma veya kuruluş tarafından, Türkiye’de üretilen malların, gelir ve giderleri Türkiye’de kaydedilen yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin ve diğer hizmetlerin yeni alı- cılara ihracatı veya mevcut alıcılara yönelik ihracat artışı ile taahhüt gereğince Türkiye’nin mevcut ihracat potansiyelinin geliştirilmesine yönelik Müsteşarlık ça onaylanan diğer işlemleri ifade eder” şeklinde değiştirilmiş durumda. Aynı zamanda 4. maddeye “O” bendi ile yurtdışına e-ticaret tanımı eklenmiş ve “uzaktan iletişim araçlarıyla başka bir ülkeye yönelik olarak gerçekleştirilen mesafeli mal satışını ifade eder” şeklinde tanımlanmış. Konsinye İhracat başlıklı 9. maddesinin beşinci paragrafı yürürlükten kaldırılarak, ihracatçı birliklerinin kesin satışa ait bilgileri aracı bankaya bildirme zorunluluğ u kaldırılmış. Ayrıca yine aynı maddenin son paragrafında yapılan de- ğişiklik ile konsinye olarak gönderilen malın, konsinye ihraç izin süresi içinde satılamaması halinde, malın gümrük mevzuatı çerçevesinde yurda getirilmesi gerektiği vurgulanmış durumda.

E-TİCARETLE İLGİLİ YENİ DÜZENLEMELER
Diğer İhracat şekilleri başlıklı 13. maddede yapılan değişlik kapsamında; Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın ticari kiralama yoluyla yapılacak ihracat, takas ve bağlı muamele kapsamında yapılacak ihracat ile transit ticaret konusunda bir düzenleme yapmayacağı, ticari kiralama yoluyla yapılacak ihracatın gümrük mevzuatı na göre yürütüleceği, ticari kiralama yoluyla yapılacak ihracat işlemlerinin 12.09.2008 tarihinden itibaren Güm- rü Müsteşarlığı’na geçeceği belirtilmiş. Uluslararası anlaşmalarla ticareti yasaklanmı ş mallar ile Müsteşarlığın madde politikası itibariyle transit ticaretinin yapılmasını uygun görmediği malların transit ticarete konu olamayacağı, ithalat ve ihracat yapılması yasaklanmış ülkelerle transit ticaret yapılamayacağı, takas ve bağlı muamele işlemlerinin yürürlükteki ihracat ve ithalat rejimleri çerçevesinde yürütüleceği, yurtdışına e-ticaret kapsamındaki mal ihracıyla ilgili işlemlerin dış ticaret ve gümrük mevzuatı hükümlerine tabi olacağı hüküm altına alınmış. Ayrıca alıcısı tarafından kabul edilmeyen mallar başlıklı 14. maddesinde yapı lan değişiklik ile daha önceki Yönetmelik hükümlerine göre yapılacak işlemler ihracat bedeli dövizlerin yurda gelip gelmediği ile alakalandırılmakta iken, bu hüküm kaldırılmış. Daha açık bir ifade ile alıcısı tarafından kabul edilmeyen mallarla ilgili yapılacak işlemlerde dövizlerin yurda gelip gelmediğine bakılmaması hükme bağlanmış durumda. Diğer taraftan gümrük idarelerince yapılan değişiklerin bundan böyle ihracatçı birliklerine bildirilmesinin yanı sı- ra aracı bankası yerine mükellefin bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirilmesi hükmü getirilmiştir.