Lezzet uygarlığı olarak bilinen Eti markası, her geçen gün ürün çeşitlerine yenilerini ekliyor. Bu başarının mutfağı için sistem ve makine üretimi gerçekleştiren Eti Makine’nin Genel Müdürü Fevzi Tuvay ile görüştük.




Firuz Kanatlı’nın önderliğinde 1961 yılında açılan Eti, üretime başlamasından kısa süre sonra 1963 yılında ilk yerli tünel fırınını kurdu. Ülkemizdeki gıda teknolojilerinin gelişimine önemli katkılar sağlayan Eti Makine, 1967 yılında ise Türkiye’de ilk kez otomatik üretim hattını hayata geçirdi. Bu hattın saatlik üretim kapasitesi 850 kg. kadardı. Bugün gelinen noktada saatlik kapasitesi 3 tonun üzerinde ve hamur hazırlamasından, birinci ve ikinci paketlemelere kadar otomasyona sahip hatlar, Eti Makine’nin kendi olanaklarıyla tasarlanıp kurulabiliyor. 1978 yılında 3. Cadde’de bulunan tesisinde ise resmen faaliyete başlayan Eti Makine’nin çekirdek kadrosu, aynı teknik ekiple oluştu. Eti Makine ismiyle 1978 yılında Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde ayrı bir şirket olarak çalışmaya başlayan firma; ilerleyen dönemlerde onlarca yeni üretim hattını devreye sokmaya devam ediyor.

Eti Makine’nin makine üretim bölümü, nelerden sorumlu?
Burada Eti üretim şirketlerinin ihtiyacı olan makine ve ekipmanın temininden sorumluyuz. Yeni ürün, kapasite artışı, verimlilik ve kalite iyileştirmesi amaçlı ihtiyaçlar, komple bir üretim hattı olabildiği gibi özel bir makine ya da otomasyon sistemi de olabiliyor. Ayrıca makine parkının bakımı için gerek duyulan malzeme ve parça temini konusunda da destek sağlıyoruz.

Ürün yelpazenizde hangi ürünler yer alıyor?
Üretim süreçlerinin en başı olan ham madde nakil-dozajlama aşamasından başlayıp hamur şekillendirme, pişirme, soğutma, çeşnilendirme, ürün yönlendirme-besleme, paketleme ve kutulamaya kadar hemen her tür makineyi geliştirebiliyoruz. “Fire artık bindelerle ölçülüyor” Son yıllarda otomasyon ve robotik konularına ağırlık verdiklerini belirten Fevzi Tuvay, pazarın rekabetçi bir ortamı beraberinde getirdiğini sözlerine ekledi. Verimliliğin önemine dikkat çeken Tuvay; “Fire oranları artık yüzdelerle değil, bindeler ile ölçülüyor. Her geçen gün aynı işçilik ile daha fazla üretim yapmanız gerekiyor. İşte bu iki gerçek ise daha fazla teknolojinin ve daha gelişmiş, kendi kendini yönetebilen akıllı makinelerin kullanımını gerektiriyor. Biz de bu yöne konumlandık” dedi.

Gıda makinelerinin üretimi nerede ve
nasıl gerçekleşiyor?
Eti Makine; güçlü bir tasarım fonksiyonuna sahip. Bu alandaki en son teknoloji olan bilgisayar destekli tasarım ve mühendislik (CAD, CAE) gereçlerini etkin biçimde kullanıyoruz. Gıda makinelerinin üretim süreci özgün tasarım, üretim, montaj, kurulum, devreye alma ve test aşamasına bağlı olarak gelişir. Üretimde ise yine en son teknolojiye sahip tezgahlar olan CNC işleme merkezleri, çok eksenli tornalar, lazer kesme tezgahlarına sahibiz. Kritik ve hassas parçaların tamamını kendimiz işliyoruz. Montaj ekiplerimiz iyi eğitimli ve dinamik gençler ile uzun yıllara dayalı çok değerli deneyim ve birikimi olan ustalarımızın yarattığı sinerjiyi, yaptığı pek çok işte ortaya koymuş; yeni makinelerin yaratılmasında yalnızca emekleri değil, ürettikleri fikirlerle de yolumuzu açmış arkadaşlarımızdan oluşturuyor.

Yıllık ortalama ne kadar makine üretiliyor?
Eti Makine 8 bin metrekare kapalı alanında modern tesisleri, gelişmiş makine ve ekipman parkı ile sektöründe lider bir kuruluştur. Makine üretim kapasitemiz çok geniş bir yelpazeye hizmet verdiğimiz ve genellikle de terzi işi (müşteriye özel) çözümler geliştirdiğimiz için adet olarak ifade etmesi çok güç. Ancak kurulu tesisimizle mevcut kapasitenin üstüne çıkmamız mümkündür. Ayrıca tesisimizin yerleşimi, olası genişlemelere hızla cevap verecek şekildedir.

Konsepte dayalı gıda makinesi üretiminiz hangi süreçlerden geçiyor?
Makine üretim sürecimizi tetikleyen müşteri talebidir. Genellikle müşteri ihtiyaçlarına özel çözümler geliştiriyoruz. Onların karlılığını optimize etmek ve bunda sürekliliği sağlamak temel hareket noktamızdır. Biz buna ‘konsept tasarımı’ diyoruz. İhtiyaçları doğru saptama ve optimum çözüm geliştirme amacıyla kullanıcı ile birlikte gözden geçirme toplantıları yapar, sanal ortamda ön tasarımları değerlendiririz. Kritik noktalarda ise simülasyon tekniklerinden yararlanırız. Kullanıcı ile konsept üzerinde anlaştıktan sonra tasarım paketi tamamlanır. Daha sonra üretim ve montaj gerçekleştirilir. Çoğu kez yapılan makineyi kendi tesisimizde kurar ve test ederiz. Çıkan ve potansiyel sorunları saptar, giderir ve daha sonra makineyi kullanıcı tesise taşıyarak ve devreye alırız. Çalıştığımız yerler genellikle gıda tesisleri olduğu için biz çalışırken üretim devam edemez. Bu nedenle kurulum ve devreye almayı en kısa zamanda başarıp işi devretmek gerekir. İşte bu noktada yararlandığınız teknolojilerin ve insan kaynaklarının niteliği ön plana çıkmaktadır.

Otomasyon sisteminiz hakkında bilgi verir misiniz?
Yaptığımız her hat ve makine oldukça karmaşık hareket kontrolü ve otomasyon gerektirir. Teknolojinin geldiği noktada mekanik ile elektronik iç içe girmiş, birbirinden ayrılamadığı için mekatronik gibi kavramlar yaşamda yerini bulmuştur. Eti Makine olarak son yıllarda en çok üstünde durduğumuz konulardan biri bu oldu. Çünkü gördük ki, makine fabrikaları genelde otomasyon hizmetlerini diğer firmalardan karşılıyor. Bu da pek çok soruna yol açıyor. Tıpkı davul ve tokmağın ayrı kişilerde olması gibi. Sözgelimi satılan makinede en küçük bir program değişikliğini sağlamak kullanıcı için bir çile haline geliyor. Bir süre sonra otomasyon firmaları, (genellikle birkaç kişinin bir araya gelip açtıkları ofisler) gereken desteği veremiyorlar. İşte bu nedenle biz kendi otomasyon ve robotik bölümümüzü geliştirmeyi tercih ettik. Bu konuda başarılı ve iddialı olduğumuzu düşünüyorum.

“Robotikte en iyi uygulamacıyız”
Son üç yıl sene içerisinde önemli bir sistem olan robotiğin geliştirilmesinde çok çaba harcadıklarını vurgulayan Fevzi Tuvay; “Şu an pick&place dediğimiz toplama robotları (delta ya da örümcek olarak da isim değişikliği gösterebiliyor) ve konveyör izleme teknolojilerini ülkemizde en iyi kullanan uygulamacıyız. Bunu sadece biz değil, robot üreticileri de söylüyor” dedi.

Ürün ihracatı gerçekleştiriyor
musunuz?
Eti Makine olarak uzun süredir ihracat yapmıyoruz. Aslında Eti dışına da satış yapmıyoruz. Eti’nin hızlı büyümesine gereken desteği ancak verebiliyoruz. Fakat son zamanlarda yaptığımız yatırım ve genişlemelerle birlikte dışarıya açılmayı hedefledik. Organizasyonumuz da buna uygun hale gelmiş durumda. Hedefimiz öncelikle fabrika otomasyonu konusunda ülke içi şirketlere hizmet götürmek. Bunlar gıda sektörünün her alanında olabileceği gibi tekstilden metal sektörüne kadar çeşitli alanlar da olabilir. Geçen yıl, Eti dışında bir kuruluşa görüntü işleme ve robotik paketleme-besleme projesi yaptık. Şu sıralarda da birkaç firma ile proje geliştirme aşamasındayız. İkinci hedefimiz ise gıda bisküvi-kek grubunda özellikle yurt dışı ülkelerde hat kurmak. Bunu da 2012’den itibaren gerçekleştirmeyi umuyoruz. Peki, ETİ markası altında bugün yüzlerce çeşit ürün bulunuyor. ETİ Makine bu ürünlerin yüzde kaçlık kısmının üretimi için makine üretti? Belli bir oran ya da adet vermek mümkün olamıyor. Yalnız şunu söyleyebilirim, çalışan hatlarımızın tamamının sistem entegratörü biziz. Zaten Eti Makine’nin en ayrıcalıklı tarafı da budur. Bildiğim kadarıyla bisküvi-kek alanındaki büyük üreticilerden, Eti Makine çapında bir makine şirketi olan yok. Mutfağın bizzat içinde olmak büyük ayrıcalık. Bu, dev bir Ar-Ge laboratuarı ile çalışıyorsunuz demektir. “Otomasyon kıyas kabul etmiyor” Çağımızda artık sadece ustalığa dayanan eski yöntemlerle belirli standartları yakalamanın mümkün olmadığını söyleyen Fevzi Tuvay; “Elle yaptığınız bir ürün ile otomasyon ve robotik sayesinde el değmeden yaptığınız bir ürün kıyaslanabilir mi? Öte yandan bu denli gelişmiş makinelerin maliyetlerini de düşük üretim kapasiteleri ile amortize etmek zor bir konudur. Bizim çalıştığımız ekipman, çoğunlukla saatlik kapasitesi tonlar ile ölçülen makineler olmaktadır” dedi. Şu sıralar üretimi için uğraştığınız herhangi bir makine projesi var mı? Varsa konuyla alakalı bilgi alabilir miyiz? Yılın tamamında yürüttüğümüz onlarca proje vardır. Kiminde konsept geliştirme aşamasındayızdır, kiminde ise devreye alma. Bu döngüyü kesintisiz olarak sürekli kılamazsak rekabetçi olma şansımız olamaz. Çünkü biz, Eti üretim şirketlerine yaptığımız makine ve ekipmanı rekabetçi piyasa fiyatları ile satmak zorundayız. Ülkemizde sizce makine üretim sektöründe firmalar ne gibi sıkıntı yaşıyor? En büyük sıkıntılardan birinin kaynağı araştırma ve geliştirmeye yaklaşımımız. Birçok şirket diğerinden gördüğü makineyi taklit ederek kısa dönemli başarıları hedefliyor. Teknik olarak yaptıkları işe uygun alt yapıyı geliştirmiyorlar. Öyle bir taklitçi tarz gelişiyor ki, bırakın üstüne bir değer katmayı, aslının performansından da çok uzak kalıyor. Bunun yarattığı algı, bazı ülkelerde ne yazık ki son derece olumsuz. Oysa makine tasarlıyor ve yaratıyorsanız, Ar-Ge’den başlayıp gereken tüm mühendislik, tezgâh, insan kaynağı konularına gereken yatırımı yapmanız gerekiyor. Aynı konuda geliştirilmiş örnekleri incelemek ve onları anlamaya çalışmak elbette kaçınılmaz. Ama siz o örneklerden birinin taklidini değil, toplamının daha iyisini yapmayı hedeflemelisiniz. Bir Eti’li olarak, kurucumuz Sayın Firuz Kanatlı’nın geliştirdiği ve her birimize aşıladığı kurum kültürümüz bunu gerektirir. Öte yandan ekonomik krizin yatırımları tehdit etmesi ve sürekli dalgalanan girdi maliyetleri, tüm sektör için en önemli sorunların arasında yer alıyor. 2011 hedef ve projelerinizden bahseder misiniz? Her yıl olduğu gibi bu yıl için de bir satış planımız var. Buna uygun olarak yürüyen onlarca irili ufaklı projeyi eş zamanlı olarak yürütüyoruz. Bunun yanı sıra yine her yıl olduğu gibi bir de gelişim projelerimiz var. Burada da ‘Nasıl daha iyi bir şirket oluruz?’ sorusuna yanıtlar bulmaya çalışıyoruz. Daha çetin işleri daha kısa sürede ve daha kaliteli ve ucuza nasıl yapabiliriz? İş yapış biçimimizden süreçlerimize ve organizasyonumuza kadar değerlendiriyoruz. Mükemmele bir adım daha atmanın yollarını arıyoruz.

Fevzi Tuvay kimdir?

İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde 1982 yılında lisans, 1984 yılında yüksek lisansını tamamlayan Fevzi Tuvay; profesyonel iş hayatına Koç Grubu’nun Tofaş Otomobil Fabrikası’nda başladı. Beş yıl motor-şanzıman üretim ve montaj konularında çalıştı. 16 yıl boyunca da ‘zırhlı muharebe aracı’ bilinen adıyla tank üretimi yapan FNSS Savunma Sistemleri’nde iş hayatına devam eden Tuvay; bu firmada Üretim Mühendisliği Şefliği ve Teknik Müdürlük görevlerinde bulundu. Orta ve Uzak Doğu’ya teknoloji transferi ve fabrika kurulumu konularında liderlik yapan Fevzi Tuvay; ayrıca aynı şirketin Suudi Arabistan’daki işletmesinin Fabrika Müdürlüğü’nü görevini de yerine getirdi. 2006 Mayıs ayından bu yana Eti Makine Genel Müdürü olarak hizmet veren Fevzi Tuvay; Eti Şirketler Grubu’nun dört şirketinden biri olan Eti Makine’nin Tedarik Zinciri Grubu’nda faaliyetlerine devam ediyor.

Gıda makinesi nedir?

Gıda ürünlerinin endüstriyel bazda üretimini sağlayan tüm makine ve ekipmanlar, ‘gıda makinesi ve parçaları’ olarak adlandırılır. Bir gıda ürününü belli bir hijyen, kalite ve lezzet standardında sürekli olarak üretebilme kabiliyetini sağlayan makinelerdir. Bunun için bir yandan ham madde girdilerinin standartlığını sağlarken öte yandan ise üretim süreçlerinin standartlarını sürekli kılmak gerekir.