İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER)4. Olağan Genel Kurulu Toplantısı’nı 26 Mart 2012 tarihinde...

İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) 4. Olağan Genel Kurulu Toplantısı’nı 26 Mart 2012 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirdi. Toplantıda Rızanur Meral oy birliğiile 4. kez İSDER Başkanlığı’na seçilirken derneğin yeni dönem hedeflerini açıkladı.

İstif Makineleri, depo,kaldırma, yükleme,ekipmanları sektörünün yüzde 70’initemsil eden İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği’nin (İSDER) 4. Olağan Genel KuruluToplantısı Mart ayında gerçekleşti. Derneğin kuruluşundan bu yana İSDER Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini sürdüren Rızanur Meral, genel kurulda oybirliği ile önümüzdeki iki yıl için tekrar başkan seçildi.

İSDER Başkanlığı görevini 4. kez üstlenecek Rızanur Meral gelecek dönemde İSDER’e hizmet vermekten mutluluk duyacağını ifadeetti. “İSDER olarak kurulduğumuz günden bugünebakanlar dahil 200 bürokratla görüşüp sektörün sorunlarına çözüm üretmeye çalıştık” diyen Rızanur Meral; “Almanya, Brezilya,Çin ve İtalya gibi ülkelerde düzenlenen sektörümüzün en büyük fuarlarında, Türk günleri düzenleyerek, ilgili resmi kurumları bu programa davet edip, ülkemizin tanıtım ve lobi çalışmalarını üstlendik” dedi.

“Gücümüz artacak ”Rızanur Meral, yeni dönemde prensipli bir şekildebüyümeye ve sektörü kucaklamaya devam edeceklerini belirtti. Rekabetinadil olmasını ve tüketicinin zarar görmemesini hedeflediklerini ifade eden Meral;“Türkiye’ye standart dışıgelen ürünlerin denetlenmesive olabildiğinceengellenmesi için çalışacağız.Hem yerli sanayiyi,hem kaliteli mal ithalatçısını,hem de kaliteli hizmetveren üyelerimizi kollamak adına çalışacağız. ÖzellikleUzak Doğu’dan Türkiye’ye gelen standart dışı ürünlerin standart bir noktaya getirilmesini hedefliyoruz” dedi.

Forklift imalat sektörününTürkiye’de beklenen hızda gelişmediğini dile getiren Meral, özellikle son zamanlarda Uzak Doğu’dan gelen standart dışı ve ucuz ürünlerinithalatının bu konuda önemli rolünün olduğunu belirtti. Vinç, raf sektörlerinde ve diğer motorlu olmayan istif elemanlarındaTürkiye şuan üretimini güçlü bir şekilde devam ettiğini dile getiren Rızanur Meral; “Bu sektörlerinde gerek ikinci ele, gereksestandart dışı ürünlere karşı korunmasının sürdürülmesi lazım ki bu sektörler kendi ayakları üzerinde durabilir ve dünyada daha güçlü rekabet edebilir hale gelsinler.

Şu anda rekabete diyorlar; ama daha fazla güçlenmeleri için de onlara o ortamı sağlamaklazım. Yerel kullanıcıların Türkiye’de üretilen ürünleri tercih etmeleri de uzun vadede bu firmaların güçlenmesine katkı sağlayacaktır”diye konuştu.

Tüm taraflar bir masadaydı

Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği Makine Sektörü Değerlendirme Toplantısı’nda üst düzey devlet adamları, sanayiciler, dernek yöneticileri, birlik başkanları ve üyeleri, akademisyenlerle finans sektörününün temsilcileri birmasada makine sektörünün sorunlarını ve çözüm önerilerini değerlendirdi.

Makine ve Aksamlarıİhracatçıları Birliği tarafından 17 Mart 2012’de düzenlenen Makine Sektörü Değerlendirme Toplantısı,Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Başkanı Adnan Dalgakıran ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile MSSP Dernek-Birlik yetkilileri veçeşitli kurum-kuruluş temsilcilerinden oluşan 50 kişilik bir katılımla Bursa’da gerçekleşti.

Makine sektörünün sorunlarının yanısıra, güncel gelişmelerin, Makine veAksamları İhracatçıları Birliği tarafındangerçekleştirilen projelerin ve sektör beklentilerinin görüşüldüğü toplantıda, makine sektöründeki firmasayısının artışından ve bölünmelerden dolayı olumsuz etkilenmesi, sektör olarak birleşilmesi gerekliliği, sektörde bulunan ara eleman sıkıntısı ve markalaşma gerekliliği gibi konular üzerinde duruldu.

“Eylem planları yüzde 100 başarıya ulaşacak”

Toplantı Bilim, Sanayi ve TeknolojiBakanlığı Sanayi Genel Müdürü Süfyan Emiroğlu’nun Sanayi Strateji Belgesi ve Eylem Planı çerçevesinde kat edilen yol ve ilerleyen aylarda yapılacak yeni eylemleri anlatmasıyla başladı.

Ar-Ge yatırımlarındaki genel artıştan söz eden Emiroğlu 2008’de 28 milyon dolar olan Ar-Ge yatırımlarının 2011 yılında 155 milyon dolara ulaştığının altını çizdi.Sektördeki kayıt dışı üretime karşıda ciddi tedbirler aldıklarını belirten Emiroğlu Sanayi Strateji Belgesi veEylem Planı hakkında ise şu bilgileriverdi: “Strateji belgelerine yöneliksanayi sektöründe çok ciddi birkabul oldu. Özel ve kamu alanında ortaya konan stratejiler bir bütünlük halinde desteklendi.

Bu olumlu tepkiler üzerine eylemlere geçildi.Eylemlerin çok azında tam sonuca ulaşılamadı. İzleme ve değerlendirme

toplantılarımız neticesinde 39 eylemin 11 tanesinin tam anlamıyla başarılı, 25 eylemin kısmen başarılı ve 3 eyleminde zamanında önce başarıya ulaştığını tespit ettik. Bu eylemlerin neler olduğu ve nasılbaşarıya ulaştığını bir rapor haline getirdik. 1 yıllık süreçte ciddi biryol kat etmiş durumdayız.

Bundan sonraki amacımız tüm eylem planınyüzde 100 başarıya ulaşmasıdır.”Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın piyasa denetimi konusundada hızlı bir süreç yaşadığına değinen Emiroğlu 35 bin denetim yapıldığını bu denetimlerin 2 bin kadarının makine sektörüne yönelik olduğunu söyledi.

Ayrıca kamuda yerli makine kullanımını teşvik ettiklerininda altını çizen Emiroğlu, bu teşvikin pratik uygulamalarının daha da yaygınlaştırılması için gerekli düzenlemeleri yaptıklarını belirtti.

“Nitelikli girişimçilere ihtiyacımız var”

Süfyan Emiroğlu’nun ardındanMakine ve Aksamları İhracatçılarıBirliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran makine sektörünün ülke ekonomisi ve geleceği üzerindeki etkilerini anlatan bir sunum gerçekleştirdi.Gelişimin yolunun teknoloji üretmekten geçtiğine vurgu yapan Dalgakıran, sektörün kendi kendine çelme takarak ufak ufak firmalarabölünmesinin teknoloji üretebilecek kalifiye firmaların ortaya çıkmasınıönlediğini söyledi.

Kalifiye girişimcilerin önünün açılması gerektiğini belirten Dalgakıran Almanya ve İtalya gibi gelişmiş ülkelerde bunun sağladığını ancak Türkiye’de girişimcilik adı altında mitoz bölünme ile firmaların parçalandığını sözlerine ekledi.

“Benzer işleri yapan ufak firmalar birleşmeli”

Adnan Dalgakıran’ın ardından sözalan Makine İmalatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öksüzömer,makine sektörünün gelişmiş ülkelerin sembolü olduğunu ve Türkiye’nin gelişmekte olan ülke yapısından gelişmiş ülke yapısına kavuşabilmesi için mutlaka makine sektörünü geliştirmesi gerektiğini söyledi.

Bunun yolunun da ölçek ekonomisinden geçtiğini vurgulayan Öksüzömer öncelikleTürkiye makine sektörünün yüzde 90 oranındaki KOBİ yapısını değiştirmesigerektiğini belirtti. Bunun içindebenzer işleri yapan ufak işletmelerbirleşmelidir diyen Öksüzömer, 2023hedeflerine ulaşmak için bu sistemin oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.

Tüm sorunlar ve çözüm önerileri tek masada

Makine sektörünün önemi, var olan güncel sorunları ve çözüm önerilerine ilişkin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’e görüşlerini belirten Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri,mesleki eğitimin geliştirilmesinin öneminden, meslek standartlarının belirlenmesine, teşvik sisteminin makine sektörünün özgün şartlarına göre düzenlenmesine, katma değeri yüksek makineler üreten firmaların desteklenmesine ve kıdem tazminatlarına kadar geniş bir yelpazede konuşmalar gerçekleştirdiler.

Yönetim Kurulu Üyesi Sevda Kayhan Yılmaz kıdem tazminatlarının firmalara ağır bir yük oluşturduğunu, bu nokta da ücretli çalışanlarında haklarınıkorumak kaydıyla işverenlere yönelikpozitif düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirtti.Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Büyükdede ise orta eğitim seviyesinde insan kalitesini artırmanın önemine değinerek Almanya gibi ülkeleri gelişmiş ülke yapan unsurun orta seviye eğitim seviyesindeki eğitim kalitesi olduğunu söyledi.

Genç girişimcilerin önün açılması gerektiğine değinen Kurulu Üyesi Ferdi Murat Gül ise teknoloji üretimde genç nesil üzerine daha fazla görev düştüğünü söyledi.Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şanal inşaat projelerinde ısıtma, soğutma ve iklimlendirme sektörüne yönelik teşviklerin hayata geçirilmesine değinirken, Yönetim Kurulu Üyesi Ali Eren ise yerli katma değerin belirlenmesine yönelik vergi beyannamelerinde bir bölümün açılması gerektiğine ve teşvik sisteminin katma değer üreten firmalara daha fazla verilmesi gerekliliğine vurgu yaptı.

Toplantının ev sahipliğini yapan Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Durmaz da yerli katma değerin önemine vurgu yaparak,önemli olan ihracat rakamlarının artması değil, ihracatın ne kadarının yerli katma değer içerdiğidir, dedi.

“Orta teknoloji tuzağına düşmemeliyiz”

Tüm konuşmacıları dinledikten sonra söz alan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, tüm üretimlerin temelinde mutlaka makine olduğunu ve bilgiyi üretmek için dahi makineye gereksinim duyulduğunu söyledi.Üretimin özünü oluşturan makineleri yüksek katma değerle üreten ülkelerin gelişmiş ülke olabildiğini vurgulayan Ergün, Türk makine sanayisinin elektronik ve bilişim sektörleriyle bir bütünlük içerisinde gelişerek büyüyebileceğini sözlerine ekledi.

Türkiye’nin orta ve düşük teknoloji üretim tuzağına düşmemesi gerektiğinin altını çizen Ergün, akıllı makineler üreterek ABD ve Avrupa gibi pazarlardan yüksek pay almayı hedeflemenin gerektiğini söyledi.Ar-Ge ve küçük ölçekli firma birleşmelerinede önem verdiklerini ve makine sektörü özelinde bu konuları değerlendirdiklerini belirten Nihat Ergüngelecek aylarda bu gündem maddeleri üzerinde çalışacaklarını belirtti.

KOSGEB eski KOSGEB değil

Nihat Ergün’ün ardından söz alan KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan ise KOSGEB’in artık eski KOSGEB olmadığını vurgulayarak, firmalara yol açan ve rehberlik eden bir konumda olmak istediğini söyledi. Nitelikli KOBİ’lere nitelikli hizmet vermek gayretindeyiz diyen Kaplan, inovasyon kültürünün gelişmesi içinde çalışmalar yürüttüklerine değindi.Toplantıda finans tarafını temsil eden Eximbank Genel Müdür Yardımcı Alaaddin Metin ise ilerleyen günlerde makine sektörüne özel bir kredi sistemi oluşturacaklarını belirtti.

Toplantı süresince özel sektör firmatemsilcileri, dernek yöneticileri ve akademisyenler söz alarak makine alt sektörlerinin özel sorunları ve belirledikleri çözüm önerileri hakkında katılımcılara değerlendirmelerini sundular.