Kalıp sektöründe faaliyet gösteren kurum ve kişileri tek çatı altında toplamayı  amaçladıklarını söyleyen Ulusal Kalıp Üreticileri...

Kalıp sektöründe faaliyet gösteren kurum ve kişileri tek çatı altında toplamayı amaçladıklarını söyleyen Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği (UKUB) Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul, UKUB’u sektörünün cazibe merkezi haline getirmek istediklerini belirtti.

Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği, Bakanlar Kurulu kararıyla,Türkiye kalıpçılık endüstrisine hizmet veren tüm kurum ve kişileri temsil etmek üzere 2002 yılında Bursa’da kuruldu. Birlik, halen sektörümüzü yurt içi ve yurt dışında temsil eden ilk ve tek kuruluş olma

niteliği taşıyor. UKUB Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Özoğul’dan derneğin yapısı ve son dönem çalışmalarıylailgili bilgi aldık.

Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği (UKUB)’nin yapısı ve son dönem çalışmalarıyla ilgili bilgi verir misiniz?
UKUB, 2002 yılında Bursa’da kuruldu. Birliğimiz; sektörün gelişmesini sağlamak adına, kalıp sektöründe faaliyet gösteren kurum ve kişileri tek çatı altında toplayıp, sektörün sorunlarını dile getirerek, çözümüne katkıda bulunmayı amaçlıyor. Yönetim olarak  UKUB’u kalıp sektörünün önemli bir cazibe merkezi haline getirmek istiyoruz. Birliğimiz kısa sürede 218 üyeye ulaştı. Görevi devraldığımızda özellikle çalışmalarımız için kaynak yaratmaya odaklandık. Sadece üyelerimizden toplayacağımız aidatlarla hedeflerimize ulaşamayacağımızı, projelerimizi hayata geçiremeyeceğimizi biliyorduk. Kaynak sağlayacak projeler üretmeliydik. Birlik olarak sektörel faaliyetlerimizi kamuoyuna aktaracak yayın organına ihtiyaç duyuyorduk. Bunun üzerine “Basmakalıp” adını verdiğimiz bir yayın çıkardık. Birkaç firma ile sponsorluk anlaşması imzaladık. Ayrıca TÜYAP yetkilileriyle sektörümüze yönelik düzenlenecek fuarlar konusunda sponsorluk anlaşmaları yaptık. Bu alt yapı çalışmaları neticesinde iktisadi işletme ihtiyacımız ortaya çıktı.

Bunun üzerine iktisadi işletme kurma kararı aldık ve Ulusal Kalıp Üreticileri İktisadi İşletmesi’ni kurduk. İktisadi işletmenin kurulmasıyla birlikte işimiz daha da kolaylaştı. Kalkınma Ajansı, KOSGEB gibi kurum ve kuruluşlardan yetkililerle temasa geçtik. Hazırlayacağımız projelere maddi destekler sağlamak için girişimlerde bulunduk. Birlik içinde oluşturduğumuz proje ekibiyle de uygulanabilir çalışmalar üzerine araştırmalar yaptık. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği olarak KOSGEB’in sağladığı birçok destekten faydalandık ve faydalanmaya devam ediyoruz. Birliğimiz, Uludağ Üniversitesi ile birlikte Avrupa Birliği’ne yönelik bir proje hazırladı. BEBKA ile Ortak Kullanıma Yönelik Tersine Mühendislik Merkezi Projesi’ni tamamladık. Desteklenen projeler kapsamında birçok cihaza ve yazılıma sahip olduk. Zaman içinde birliğimizde personel istihdam ederek kurumsal bir yapı oluşturduk. Sektörün daha ileri noktalara taşınabilmesi için kalıp sanayisinde önemli aşama kaydetmiş ülkeleri yakından inceledik. Sektörlerini geliştirmek için neler yaptıklarını, mevcut üretimi nasıl yapılandırdıklarını, araştırdık. Başarılı modelleri  alıp Türkiye’de uygulamaya karar verdik. İtalya, Portekiz, Almanya ve Güney Kore gibi ülkeleri incelediğimizde ortak bir yapıyla karşılaştık:  “Kümelenme.” Bu ülkeler ortak kullanım mantığı içerisinde sanayinin yoğun olduğu bölgelere küçük sanayi siteleri kurmuşlar. Bu modelden yola çıkarak ‘Kalıpçılar Vadisi’ni kurmak için çalışmalara başladık.

Türkiye’de kalıp üretimi İstanbul, Adapazarı ve Bursa üçgeninde yoğunlaşıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi ile görüştük. İstanbul, Orhangazi ve Gebze’de çeşitli görüşmeler ve araştırmalar yaptık. Hem şahıs arazilerini hem de kamu arazilerini inceledik. Yalova Valiliği’ni ziyaret ettik, amacımızı anlattık. Birliğimize 10-12 yıl önce kurulmuş bir Bilişim İhtisas OSB’nin arazisi olduğundan bahsedildi. Proje tamamlanamadığı için arazi atıl durumda bulunuyordu. İncelemelerimiz neticesinde 70-80 kalıp firmasının yatırım yapabileceği kanaatine vardık. Prosedüre uygun bir şekilde başvurumuzu yaptık, fizibilite raporlarımızı sunduk. Sonuç itibariyle bütün meclislerden olumlu karar çıktı.  Kalıp Üreticileri Birliği olarak Bilişim İhtisas OSB’nin, Yalova Kalıpçılar Vadisi İhtisas OSB adıyla tahsis edilmesi yönündeki başvurumuz kabul edildi. Yalova Kalıpçılar Vadisi İhtisas OSB Müteşebbis Heyeti oluşturuldu. 15 kişiden oluşan müteşebbis heyetin 12 ‘si UKUB tarafından temsil ediliyor. OSB kurulum çalışmalarının hızla yürütülmesini sağlamak amacıyla müteşebbis heyeti başkanlığı görevini Yalova Valisi Esengül Civelek üstleniyor.Planladığımız şekilde sürerse projeyi 2016 yılı sonunda bitirmeyi hedefliyoruz.

Kalıp üreticilerinin yaşadığı temel sıkıntılar nelerdir? Sorunların çözümünde kimlere, ne tür görevler düşüyor?
Türkiye’de yaşanan tüm sorunların en önemli sebebi iletişim eksikliğidir. Bu durum, kalıpçılık dahil olmak üzere tüm üretim sektörlerimiz için geçerlidir. Ülkemizde otomotiv ve beyaz eşya başta olmak üzere üretime yönelik sektörler hızla büyüyor. Fakat üretime yönelik sektörler birbirleriyle sağlıklı bir iletişim kurmuyor. Bilgilerini, ihtiyaçlarını, sorunlarını paylaşmıyor. Oysaki sorunları ve ihtiyaçları belirledikten sonra çözüm üretmenin son derece kolay olduğunu düşünüyoruz. Ulusal Kalıp Üreticileri Birliği olarak otomotiv sektörüyle bir araya geldik ve Türkiye’deki kalıp sektörü üzerine bir değerlendirme toplantısı yaptık. Bu çalışmaya, kalıpçılarımızın en önemli müşterisi ve otmotiv sektörünün iki önemli sivil toplum kuruluşu olan; Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) ve Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) ön ayak oldu. Toplantılarda kalıp tedarikinde yaşadıkları sıkıntıları paylaştılar. Birçok kalıbın Türkiye’de üretilemediğini aktardılar. Karşılıklı görüşmelerde Almanya, İtalya gibi ülkelere sattığımız birçok kalıbın Türkiye’de yapılabildiğinden otomotiv firmalarının bilgisi olmadığını anladık. Toplantı sonucunda; Türk kalıpçıları ile onların en önemli müşterisi olan Türk otomotiv sektörünün birbirini yeterince tanımadığı ve arada çok net bir iletişim problemi yaşandığı ortaya çıktı. Bilgi paylaşımında problem yaşanıyorsa hiçbir yere varılamayacağını düşünüyoruz. OSD, TAYSAD ve UKUB üyelerinden oluşan bir heyet oluşturduk.

2010 yılında Türkiye’deki kalıpçıların üretimlerini inceledik. Bu kapsamda birçok kalıpçıyı ziyaret ettik. Ziyaretlerimiz sırasında kalıpçılar yaptıkları sunumlarda; hangi firmalara çalıştıklarını, nerelere ihracat yaptıklarını, imkanlarını ve üretim kabiliyetlerini paylaştılar. Türkiye’de Porsche, Ferrari, Rolls Royce gibi dünyaca ünlü otomobil markalarına kalıp yapan firmalar bulunmasına karşın Türkiye’deki otomotiv firmaları, İtalya ve Almanya’dan kalıp satın alıyor. 2010 yılında gerçekleştirdiğimiz çalışma sayesinde aradaki iletişim kopukluğunu nispeten ortadan kaldırdık. Ziyaret ettiğimiz firmaların birçoğu Türkiye’deki ana ve yan sanayi firmalarına kalıp yapmaya başladı. Sürekli büyüyerek gelişen sanayimizin yine giderek artan en önemli eksiklerinden biri de kaliteli insan kaynağıydı. Türkiye’nin önemli avantajlarından biri olan genç nüfusumuzun, kaliteli eğitim almasını sağlamalıyız. UKUB olarak sektörümüzün eğitim ve nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak için 2009 yılından bu yana çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Avrupa Birliği’nden destek aldığımız Kullan Kazan (K2) Projesi, bu açıdan son derece önemli bir çalışmadır.

Uludağ Üniversitesi ile birlikte yürüttüğümüz proje ile 90 kadın 90 erkek, toplamda 180 işsiz vatandaşa gerekli eğitimleri verdik. 90 işsiz kadını plastik enjeksiyon operatörü olarak işe başlattık. 90 işsiz erkeği de CNC tezgah operatörü olarak yetiştirdik. Bu eğitimlerin tamamı Uludağ Üniversitesi’nin bünyesinde verildi. Eğitimlerin verileceği tezgahlar Uludağ Üniversitesi’nde bulunmuyordu. Avrupa Birliği’nden aldığımız destekle bu tezgahları satın aldık. Uludağ Üniversitesi laboratuvarına yerleştirilerek eğitime hazır hale getirdik. Proje kapsamında satın aldığımız makinelerin tamamını Uludağ Üniversitesi’ne bağışladık. Orta öğretimde mesleki teknik eğitimin çok önemli olduğunu her fırsatta vurguluyoruz. Bu konuyla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile teknik ve endüstri meslek liseleri ile işbirliği içerisinde çalışmalar yürütebilmek amacıyla bir protokol imzaladık. Protokol kapsamında  katma değeri yüksek orta ve ileri düzey üretim için mesleki teknik eğitimin önemini vurgulamak, kamuoyunda farkındalık yaratmak, öğretmen ve öğrencilerimizi motive etmek amacıyla bu yıl “Meslek Liseleri Arası 1. Ulusal Kalıp Yarışması”nı düzenledik. Yarışmaya katılan öğrencilerin heyecan ve özverileri bizleri çok mutlu etti. Yarışmada tabi ki dereceye girenler ödüllendirildi ama gerçekte kazanan Türkiye’nin geleceği oldu.