Izmir’de 1982 yılında Sabri Çıtak tarafından küçük bir atölyede kurulan Göksan Pompa, ilerleyen yıllarda işe Sabri Çıtak’ın oğulları İsmail ve Mustafa Çıtak’ın da dahil olmasıyla büyüyerek sektördeki önemli firmalardan biri haline geldi.

Izmir’de 1982 yılında Sabri Çıtak tarafından küçük bir atölyede kurulan Göksan Pompa, ilerleyen yıllarda işe Sabri Çıtak’ın oğulları İsmail ve Mustafa Çıtak’ın da dahil olmasıyla büyüyerek sektördeki önemli firmalardan biri haline geldi. Firma bugün itibariyle 5 bin metrekareye sahip modern üretim tesisinde çok sayıda farklı tipte pompa imal ediyor. Göksan Pompa şirket yapılanması hakkında bilgi verir misiniz? Derinkuyu dik milli pompa imalatından başlayıp gelişen süreçte dalgıç pompa ve motor imalatıyla büyüyen ve bugün gelinen noktada endüstriyel pompaların da katılımıyla devam eden 33 yıllık bir süreçtir bu. Tabii ki bu sürece firmamızın kurucusu Sabri Çıtak’ın 1958’den başlayan çalışma hayatını da ilave edersek, bu iş kolunda ailemizin 50 yılı aşkın bir süredir ciddi emek ve katkılar gösterdiğini söylememiz lazım. Anonim şirket olarak ticari faaliyetini sürdüren firmamız, organizasyon ve kalite planları doğrultusunda müdürlükler ve alt birimler oluşturarak, gerek idari gerekse imalat süreçlerini hiçbir konuyu atlamadan bu kadrolar üzerinden yürütüyor. Firmamız imal ettiği ürünlerin satışını ve satış sonrası hizmetlerini yerinde ve hızlı biçimde sağlayabilmek amacıyla yurt içi ve yurt dışı pazarlarda bayi ve servis organizasyonlarını oluşturmuştur. Firmamız ürünlerini tescilli ticari markamız olan SEP adıyla yurt içinde ve yurt dışındaki müşterilerinin beğenisine sunuyor.

Üretiminizi nerede ve nasıl gerçekleştiriyorsunuz?

Üretim çalışmalarımız İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesindeki 5 bin metrekare alan üzerine kurulu modern imkanlarla donatılmış fabrikamızda devam ediyor. Firmamız için vazgeçilmez olarak nitelendirdiğimiz Ar- Ge müdürlüğümüzde tasarımı ve dizaynı yapılan pompaları, kendi bünyemizdeki modelhanede şekillendirerek imal ediyoruz. İmalat aşamasından sonra ürünlerimizin uygunluğu yine firmamız bünyesindeki modern test standında değerlendirilir. Daha sonra ise pompalar sırasıyla boyama ve ambalajlama bölümlerine sevk edilir. Üretimimizi TSE, CE, TS EN ISO 9001, TS EN 14001, OHSAS 18001, Yerli Malı ve TS EN ISO/IEC 17025 standartları doğrultusunda gerçekleştiriyoruz. Ürün çeşitleriniz ve bunların özellikleri hakkında bilgi verir misiniz? Firmamız, domestik ve endüstriyel pompa ihtiyaçları için çok geniş bir yelpazede tasarım ve imalat gerçekleştiriyor. Bu durumu firmamız açısından eşsiz bir üstünlük olarak görüyoruz. Alt gruplarında birçok çeşidi barındıran bu pompaları sektörlere göre; domestik kullanımlar, zirai sulama pompaları, ham su temin pompaları, içme suyu temini ve şebekelerde dağıtım pompaları, yangın sistemleri, petrol ve petrokimya sektörü pompaları, kimya sektörü proses pompaları, gıda sektörü proses pompaları, maden sektörü ağır hizmet pompaları, enerji santralleri, kağıt sektörü pompaları, atık su ve drenaj pompaları, demir-çelik sektörü pompaları, çamur pompaları, foseptik pompaları, soğuk ve sıcak su sirkülasyon pompaları, basınçlandırma (hidrofor) pompaları ve yeraltından su temini pompaları şeklinde sayabiliriz.

“Sanayiciler olarak bindiğimiz bisikletin pedallarını sürekli çevirmek zorundayız. Çeviremediğimiz yani olduğumuz yerde durduğumuz takdirde devriliriz” diyen Göksan Pompa Pazarlama Müdürü Sinan Sarıhan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu sebeple sürekli büyüme hedefi altında, sürekli inovasyon yapma zorunluluğumuz var. Firmamız da bu durumun bilincinde olarak gereğini yerine getiriyor. Özellikle enerji ve maden sektörlerinin ihtiyaç duyduğu pompalar üzerinde sürekli geliştirme çalışması içindeyiz. Ayrıca firmamız yurt dışı merkezli ve enerji konusunda dünya devi olarak anılan iki büyük firmanın kontratlı pompa tedarikçisidir. Dünyanın tercih ederek uyguladığı çözümleri yurt içine de aktararak sanayicimize ekstra destek vermeyi çok fazla önemsediğimizin bilinmesini istiyoruz.” Çalışanlarınızın gelişimi konusunda ne tür çalışmalar gerçekleştiriyorsunuz? Çalışanlarımızın eğitimi bizler için oldukça önemli. Bu sebeple satıştan üretime kadar tüm birimlerdeki personelimizin düzenli aralıklarla eğitimi konusunda kendi bünyemizden ya da dışarıdan destek alarak çalışmalar yürütüyoruz. Hammadde girişinden, ürün müşteriye ulaşıncaya kadar yaşanan süreçte kendilerinin ne denli önem taşıdığını anlatmaya çalışıyoruz.

Ulusal ya da uluslararası fuarlara katılıyor musunuz? Fuarların firmanız için öneminden bahseder misiniz?

Sene başında oluşturduğumuz bütçeye göre o yıl katılacağımız yurt içinde ve yurt dışında düzenlenecek fuarları tespit ediyoruz. Pazarlama faaliyetlerimizin önemli bir bölümünü oluşturan fuarlar, firmamızı ve ürünlerimizi tanıtmamıza ve en önemlisi müşterilerimiz ile yüz yüze görüşmemize olanak sağlıyor. Oldukça seçici davrandığımız sektörel fuarları takip ediyor, büyüme hedeflerimize ve girmek istediğimiz piyasalara uygun olanlara hem yurt içinde hem de yurt dışında katılıyoruz. Bu çerçevede nisan ayında Hannover Messe ve Antalya IMCET Fuarlarına, mayıs ayında Şili EXPONOR ve İzmir MINEX Fuarlarına ve haziran ayında da Frankfurt’ta düzenlenecek ACHEMA Fuarına katılmayı planlıyoruz.

Firmanızın ihracat potansiyeli hakkında bilgi verir misiniz?

Dünya pazarlarında marka bilinirliği sağlayarak satışlarımızı artırmak ve bu kapsamda ülkemize katkıda bulunmak en büyük hedefimizdir. Bu açıdan firma olarak ihracat çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Orta Asya’da yerleşik satıcılarımız ve direkt ilişkilerimizle ihracatımızı organize ediyoruz. 20’yi aşkın ülkeye ihracat gerçekleştiren firmamızın ihracatı, toplam cirosunun yüzde 25’i seviyesindedir. Hedefimiz, ürünlerimizi ihraç ettiğimiz ülke sayısını ve ürün çeşitlerimizi ve niteliğini artırarak bu oranı yüzde 30-35 seviyesine taşımaktır. Hedeflerimizi sahip olduğumuz potansiyele göre belirliyor ve buna ulaşıyoruz.

İhracat konusunda yaşadığınız sorunlar var mı? Mevcut sorunların çözüm yolu sizce nedir?

Global kriz ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da oluşan yeni yapılanma, ihracatımızı daha çetin şartlarda sürdürmemize sebep olsa da, mevcut durumumuzu muhafaza ediyoruz. Gelinen nokta bize, başka pazarların mevcudiyetini ve gidemediğimiz yerlerin olduğu farkındalığını gösterdi. Ülkemizin tabii olduğu vize uygulamaları ve zorluklar hareket yeteneğimizi düşürüyor. Özellikle komşu ülkelerden başlayıp tüm dünya ülkeleriyle kurulması gereken dostluklar ve ticari anlaşmaların ihracatımızı artıracağı kesindir. Ayrıca KDV iadelerinin daha hızlı gerçekleşmesinin ayrı bir finans ve motivasyon kaynağı oluşturacağına da işaret etmek isterim.

Türkiye makine üreticiliği bakımından sizce ne durumda?

Bu konuda gerçekçi bilgileri ilgili kurumlarla devletin yayınladığı rapor ve istatistiklerden alacağımız kesin olmakla birlikte benim düşüncem; ülkemiz insanının makine üreticiliğini sevdiği ve uzun yıllardır teşvikle ya da teşviksiz bu faaliyeti sürdürmeye çalıştığı yönündedir. Kazandığımız deneyim ve dışa açılım politikalarıyla katma değeri yüksek makine üretiminde her geçen gün ileriye doğru gittiğimizi düşünüyorum.

Firmanız açısından 2014 yılı nasıl geçti ve 2015 yılına dair beklentileriniz nedir?

2014 yılı başında belirlediğimiz ve ilgili müdürlüklerimizle paylaştığımız hedefler, yıl sonu itibariyle tatminkar seviyede gerçekleşti. Ar-Ge hedeflerimiz plana uygun, ihracat hedeflerimiz artışla ve yurt içi satış, pazarlama hedeflerimiz ise yüzde 1 yanılgı payıyla gerçekleşti. İzlediğimiz politikaların sonuçlarını değerlendirerek 2015 yılı hedeflerini belirledik ve geçtiğimiz iki aya baktığımızda doğru yolda olduğumuzu görüyoruz. Haziran ayındaki genel seçimler nedeniyle piyasaların dalgalı bir seyir izleyeceğini değerlendiriyoruz.

Sektöre bakıldığında size göre en büyük problem nedir?

Fiyatla rekabet etmeyi politika olarak benimsemiş, proje üretmeyen firmaların “yerli üretici” algısı üzerinde bıraktığı kötü imaj, bence sektörün en önemli sorunları arasında yer alıyor. Pompa dizaynı ve imalatı bilime ve deneyime dayalı emek yoğun bir iştir. Talep edilirken, seçilirken, tasarlanırken, imal edilirken ve kullanılırken yapılan/yapılacak hatalar sanayicimize ağır yük getirmesinin yanında işini doğru yapmaya çalışanları da lekeler. Bunun yanında, kaliteli ve çeşitli ham maddeleri/ hizmetleri rekabetçi fiyatlarla imalatçılara sunacak yan sanayi desteği de en büyük eksiğimizdir.

“MÜŞTERİLERİMİZİN FİKİRLERİNE DEĞER VERİYORUZ”

Çağı yakalamak, stratejik düşünmek ve yeni ekonomik düzene uyum sağlamak için çalıştıklarını söyleyen Sarıhan, “Satış Ar-Ge kadromuz ürünlerimizin mevcut pazardaki payını artırmaya çalışırken yeni pazarlar bulmak için de araştırma ve analiz yapıyor. Müşterilerimizin varlığı bizlerin mevcudiyetidir. Onların isteklerini dikkatlice dinliyor, fikirlerine değer veriyor, sorunları varsa çözüm bulmaya çalışıyoruz. Bölgesel toplantılar ve seminerlerle kendilerini bilgilendiriyoruz. Ürünleriniz ne kadar kaliteli olursa olsun, anlatmaz ve tanıtmazsanız başarılı olamazsınız. Firma olarak yaptığımız işi seviyor ve önemsiyoruz. Mantığın ve bilimin emrettiği yöntemleri kullanıyor, müşterilerimize verdiğimiz hizmetlerde her zaman empati kurarak müşteri memnuniyetini esas alıyoruz. Firmamız faaliyete başladığı 1982 yılından bugüne kadar geçen sürede imalatını düşündüğü tüm ürünleri, pazarın ihtiyacı olan ve üretimi ülkemizde olmayan veya sınırlı olan ürünler arasından seçerek ürün gamını oluşturdu. Yurt dışından yüksek bedellerle ithal edilen birçok pompa, müşterilerimizin talep ve destekleriyle firmamız tarafından dizayn edilerek ülkemize kazandırıldı. İşte bu yüzden Göksan Pompa, raf malı imalat yapan bir pompa fabrikası olarak değil, ihtiyaca/projeye özel yani terzi usulü pompa yapan bir firma olarak ün kazandı. Pompa sanayisinde öncü olan birçok Avrupalı üretici bugün fiyatla rekabetin yoğun olduğu bölgelerden çıkıp buraları Uzak Doğu ülkelerine bırakırken, kendileri katma değeri yüksek ürün gruplarına yoğunlaşıyor. Dolayısıyla fiyat değil, kalite odaklı çalışıyorlar. Enerji tasarrufu ve uzun çalışma ömrü tüketicilerin takip ve talep ettiği günümüzün en güncel iki prosesidir. Ayrıca ürün için en başta gelen kalite kriterleridir. Dünyada pompaların sarf ettiği enerji miktarının her geçen gün arttığı bir dönemde, bu konuları dikkate almamak kıyasıya rekabetin var olduğu pazarda yarışı baştan kaybetmek anlamına geliyor. Pompalar, her yerde ve her zaman çalışan, gözden ırak olsa da sürekli aklımızda olan, hayatımızı ve konforumuzu sürdürmemizde başrolü oynayan ‘gizli kahramanlar’dır. Firmamız olmazsa olmaz bu ‘gizli kahramanları’ tasarlamak, imal etmek ve geliştirmek için her zaman görevde olacaktır” dedi.