Türkiye’nin Makinecileri ve MAKFED, kadınların makine sektöründe istihdamını artırmak üzere “Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle” projesini başlattı.

Türkiye’nin Makinecileri ve MAKFED, kadınların makine sektöründe istihdamını artırmak üzere “Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle” projesini başlattı. Proje kapsamında Anadolu turuna çıkmaya hazırlanan iki kurum, sektörün önde gelen kadın girişimci, yönetici ve mühendis adaylarını bir araya getirerek, sektörde kadın istihdamını artırmak için çalışacak. Proje ile, her yıl 1000 kadının sektöre kazandırılması hedefleniyor.

Türkiye’nin Makinecileri ve Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) kadınların makine sektöründe daha fazla yer almasını desteklemek üzere “Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle” projesini İstanbul’da kamuoyuna tanıttı. Kadınları makine sektöründe görev almaya teşvik etmek üzere başlatılan proje kapsamında, Konya, Kayseri, Bursa, Gaziantep ve Manisa’da üniversiteler ziyaret edilecek. Gerçekleşecek etkinlikler kapsamında makine sektöründe halen çalışan kadınların ilham verici hikâyeleri, öğrenci ve genç girişimci kadınlara anlatılacak; kadın girişimciler makine sektörüne girmeleri için cesaretlendirilecek.

 

“SEKTÖRÜN KAPILARI KADINLAR İÇİN SONUNA KADAR AÇIK”

Projenin 2 Mart’ta gerçekleşen tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) ve MAKFED Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, makine sektörü olarak kadınların iş yaşamındaki varlığına büyük önem verdiklerinin altını çizdi. “Sanayide teknolojik dönüşüm, Türkiye’nin nitelikli insan kaynağına ve mühendislik becerilerine olan ihtiyacını her gün biraz daha artırıyor. Dünyada Endüstri 4.0 konuşulurken Türkiye’de henüz Endüstri 2.0’dan çıkılamamış alanlar var. Türkiye’de Ar-Ge’ye ciddi kaynak veriliyor ancak hala çok az patent çıkarıyoruz.

Üniversite sayımız katlandı ama teknolojik ürünler ortaya koymakta zorlanıyoruz. Bu işin ana temeli yetişmiş, nitelikli insandır. Kadın çalışan nüfusunu da erkek oranı kadar artırabilirsek, insan kaynakları havuzundan daha fazla nitelikli insan kaynağına ulaşabiliriz” diyen Dalgakıran, bu çerçevede insanları her zaman yüreklendirmeye çalıştıklarını fakat makine mühendisliği mezunlarının sadece yüzde 1’inin sanayide çalıştığını vurguladı. Bu anlamda, sektörde yer almayan/alamayan makine mühendislerine seslenen Dalgakıran, “Çok büyülü, eğlenceli, hayatlarında
tatmin duyabilecekleri bir dünyayı kaçırıyorlar. Bunu kaçırmayın diye bu toplantıyı yapıyoruz. Becerikli 

insan kaynağı havuzunu genişletmek için kadınlarımızı buraya davet ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Konuşmasına, “Nitelikli istihdam kapasitemizi artırabilmek için nüfusumuzun diğer yarısını, yani kadınları iş hayatına katılım konusunda desteklememiz gerekiyor” diyerek devam eden Dalgakıran, Türkiye’de kadınların iş yaşamına katılımının düşük olmasını ise birçok sektörün kapısının kadınlara yeterince açık olmamasından kaynaklandığını dile getirdi.

“Oysa makinecinin kadını, erkeği yoktur. Makine sektörü olarak genç kadınların bu alana yönelmelerini, kariyer fırsatlarını değerlendirerek yeni başarı hikâyeleri yaratmalarını arzu ediyoruz. Bu amaçla da makine sektörünün kapılarını kadınlar için sonuna kadar açtık. Kadınların katılımı, makine sektörünün atılımı olacak” diyen Dalgakıran, proje kapsamında, önümüzdeki beş yıl içinde sektördeki kadın nüfusunda yüzde 3’lük bir artış sağlamayı amaçladıklarının da altını çizdi. Makine imalat sanayisinin 177 bin kişiye iş imkânı sağlandığı düşünüldüğünde, projenin hedefi de her yıl 1000 kadın makinecinin daha makine sektörüne kazandırılması olarak ortaya çıkıyor.

PROJEDE, HEDEF İLLER BELİRLENDİ

“Kadın Makinecilerle, Var Gücümüzle” projesi kapsamında Türkiye genelinde buluşmalar yapacaklarını belirten MAİB Yönetim Kurulu Üyesi ve MAKFED Denetim Kurulu Başkanı Sevda Kayhan Yılmaz ise projenin ilk yılında makine imalat sanayisinin gelişmiş olduğu illere ulaşmayı hedeflediklerini dile getirdi. Konya’dan Kayseri’ye, Manisa’dan Bursa ve Gaziantep’e kadar dolaşarak sektöre güç katacak genç kadınları makine sektörüne kazandırmaya çalışacaklarının ifade eden Yılmaz, “Makine sektöründe geleceğin mühendisleri ve yöneticileri arasında daha fazla kadın olacağına inanıyoruz. Sektörümüz kadınlar için ilham verici hikâyelerle dolu. Birlikte yazacağımız yeni başarı hikâyeleriyle tüm sektörlere örnek olacağız” dedi.

“MAKİNE ÜRETMEK, HAYATA DOKUNMAKTIR”

MAİB Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Erkunt Armağan da sunumunda, “Kadınlar doğurgan, titiz, sabırlı ve detaycı karakterleriyle üreticiliğin ve yöneticiliğin tüm vasıflarına sahipler. Kadınların bu gücün farkına varmasını istiyoruz. Üretimin tozunu yutan kadın yönetimde de başarılı olur, neyi nasıl yaptığını daha iyi bilir. Arzumuz kendilerini birkaç sektörle sınırlamamaları. Bizim tüm çabamız genç kadınlara en iyisini yapmak için hadi ayağa kalkın, gelin üretimi görün, bu havayı soluyun ve üretmenin ne kadar muhteşem bir duygu olduğunu anlayın’ demek için. Unutmayalım ki makine hayatın kalbi, makine üretmek de hayata dokunmaktır” vurgusunda bulundu.

KADIN GİRİŞİMCİLER NE DİYOR?

Toplantıyı takip eden Türkiye’nin başarılı kadın girişimcileri ise kısa sunumlarında, kadın girişimciliğinin ve kadın çalışan sayısını artırmanın önemini vurguladı. Gedik Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hülya Gedik, “En çok pişmanlık duyduğum konu mühendis olmamaktır. Mühendis kızlara bayılıyorum. Çok analitik düşünüyorlar. Mühendislik, sadece mesleki olarak değil, normal hayatta da çok farklı bakışla olaylara bakılmasını sağlıyor. Ben, iş aşkıyla dolu ve hırslı bir babanın kızıyım: Cumartesi günü doğum yaptım, babam bana ‘Aferin Hülya, cumartesi doğum yaptın, pazartesi iş başı!’ dedi. Herkese şaka gibi geldi ama pazartesi iş başı yaptım. Bunu da severek yaptım” derken, Gözüküçük Makina Yönetim Kurulu Başkanı Zuhal Gözüküçük ziraat mühendisi iken nasıl makine sanayicisi olduğunun hikâyesini dinleyicilerle paylaştı. Ayhan Metal Genel Müdürü Aynur Ayhan ise “Kadınların üretimde yer alması önemli ama daha da önemli olan kadınların STK’larda görev almasıdır. Ancak böylece sektördeki sorunlara çözüm geliştirebilirsiniz” değerlendirmesinde bulundu.

MÜHENDİSLİK ÖĞRENCİLERİNİN AŞKI MAKİNE

Diğer yandan, projenin tanıtım toplantısını takip eden üniversite öğrencileri de söz alarak neden mühendislik bölümlerini tercih ettiklerini katılımcılara aktardı. Kadınların hiçbir alanda sınırlandırılmamaları gerektiğine dikkat çeken Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Öğrencisi Türkü Açar, “Hayatım boyunca hiçbir kısıtlamayı kabul etmedim. Mühendislik de bunu yapabileceğim temel disiplinlerden biriydi. Babam da beni bu alanda hep destekledi. Makine üretimin temelidir, genç kadınların tek ihtiyacı cesaret ve özgürlük olmalıdır” yorumunda bulundu. Koç Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği öğrencisi Göksu Gökcen ise “Küçüklüğümden beri makinelerin içinde oldum, makinelerin hayalini kurdum. Bu heyecanımla sosyal girişimcilik alanında yeni projelere dâhil olmayı arzuluyorum” diyerek, mühendisliğin bu konuda bir fırsat olduğunu ve başka kadınların da bu fırsatı değerlendirmelerini arzu ettiğini söyledi.

Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi Nazlı Kaya da kadınların mühendislik alanında rekabet için her türlü niteliği taşıdığına dikkat çekerken, “Önemli olan kadınların iş hayatına katılımını sağlarken, bu vasıflara sahip isimleri sektörde tutabilmek. Kadınların sektöre katılımı konusunda destek veren bu projelerden mutluluk duyuyoruz” dedi.