YÜZ ÖLÇÜMÜ

83.600 km2

NÜFUS

9,8 milyon (2021 yılı tahmini)

ÖNEMLİ ŞEHİRLER

Abu Dhabi (Başkent), Dubai, Şârika, Acman, Resü’l-Hayme, Füceyre, Ummül-Kayveyn

ETNİK GRUPLAR

Yüzde 12 Arap emirlikleri, yüzde 65 Güney Asyalılar, yüzde 10 Mısırlı, yüzde 13 diğer milletler.

DİL

Arapça ve İngilizce, diğer etnik grupların dilleri. DİN %76 Müslüman %9 Hristiyan %15 Diğer dini inanışlar

PARA BİRİMİ

BAE Dirhemi (AED) 1 Dolar: 3,67 AED (20 Aralık 2021 itibarıyla)

20’NCİ YÜZYILIN BAŞLARINDA İNCİ TİCARETİ İLE GEÇİMİNİ SAĞLAYAN KABİLELERDEN, YÜZYIL ORTASINDA TOPRAKLARINDAKİ PETROLÜN BULUNUŞUYLA DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKELERİNDEN BİRİNE DÖNÜŞEN BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ, GÜNÜMÜZDE EKONOMİSİNİ ÇEŞİTLENDİRMEYİ VE TEKNOLOJİ ÜRTİMİNDE GÜÇLENMEYİ HEDEFLEYEN BİR STRATEJİ İZLİYOR. ÇÖLÜN ORTASINDAKİ LÜKS VE İHTİŞAMLA BESLENEN TÜKETİM EKONOMİSİYLE DÜNYANIN EN KOZMOPOLİT ŞEHİRLERİNİ YARATAN BAE, DİĞER YANDAN MARS YÖRÜNGESİNE UZAY ARACI GÖNDERİYOR, KURDUĞU TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİNE YÖNELİK İSTİHDAM VE DEVLET TEŞVİKLERİNİ HER YIL DAHA DA GÜÇLENDİRİYOR.

Birleşik Arap Emirlikleri ya da kısaca BAE, Orta Doğu’da Arap Yarımadası’nın güneydoğusunda bulunan Umman ve Suudi Arabistan’la komşu Abu Dhabi, Dubai, Acman, Füceyre, Resü’l-Hayme, Şârika ve Ummül-Kayveyn adlı yedi emirlikten oluşurken; ülkenin başkenti ve büyük ikinci emirliği olan Abu Dhabi, aynı zamanda ülkenin siyasi, endüstriyel ve kültürel merkezi konumunda bulunuyor. Ticaret, lojistik, medya ve eğlence için Orta Doğu’nun merkezi konumunda olan BAE, çok sayıda uluslararası şirketin de yatırımıyla sürekli gelişen bir ülke. Başlıca gelir kaynağı olan petrol ve hidrokarbon gelirlerine bağımlılığını azaltmak için son 10 yılda iş kollarını çeşitlendiren ve yabancı yatırımcılara her türlü kolaylığı sağlayacak liberal ticaret rejimini benimseyen BAE, yine son yıllarda ülke genelinde gerçekleştirdiği devasa altyapı yatırımlarıyla da küresel ölçekte dikkat çekiyor. Bu kapsamda ülke, Dünya Bankası’nın “İş Yapma Kolaylığı” sıralamasında halen, 190 ülke içinde 16’ncı sıradaki yerini koruyor. Bulunduğu konumla diğer Körfez İşbirliği Konseyi (GCC) ülkelerine önemli bir giriş kapısı konumundaki BAE, yüzölçümü ve nispeten dar nüfusuyla dış ticarette reeksport yöntemini benimsemiş durumda. Bu kapsamda, kendisini tüm dünya ülkeleri için aracı olarak konumlandıran ülke “Râşid” ve “Cebeli Ali” isimli iki büyük limanı ve Dubai hükümetine ait lüks havayolu şirketi “Emirates” ile önemli bir ticari fayda yaratmayı sürdürüyor. Salgın öncesinde 421 milyar dolarlık GSYİH’ye sahip olan ülke, salgın nedeniyle oluşan daralmayı güçlü şekilde hissetmiş ve 2020’yi yüzde 3,5’lik daralmayla kapatmıştı. BAE’nin küresel bir lojistik ve yeniden işleme merkezi olma konumu göz önüne alındığında, küresel ekonomide yavaşlama ve tedarik zincirlerindeki aksamaların özellikle BAE’nin petrol dışı sektörleri üzerinde yoğunlaşması öngörülürken, ekonomisini komşularına göre nispeten çeşitlendirmiş olmasına rağmen BAE’nin yine de petrol kaynaklı likiditeye bağımlı ve petrol fiyatlarındaki çökmeye karşı savunmasız olduğuna dikkat çekiliyor.

İNCİ TİCARETİNDEN PETROL ZENGİNLİĞİNE

BAE’nin de içinde bulunduğu Arap topraklarının tarihi, Mezopotamya ilişkili olarak MÖ 3000’li yıllardan itibaren yazılı kayıtlarda karşımıza çıkmaya başlıyor. Bu tarihlerden sonra önemli bir ticaret rotası olarak görülen ve Büyük Umman adı altında anılan BAE toprakları, MS 50 ila 350 yılları arasında Hristiyanlık etkisindeyken, Halife Hz. Ebubekir döneminde tüm Arap yarımadasıyla birlikte İslam topraklarına katılmıştır. 16’ncı yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun etkisi altına girene dek yüzyıllar boyu tarım ve hayvancılık yapan dönüşümlü kabilelerin ortaya çıktığı BAE’de, coğrafi keşifler dönemiyle birlikte Portekizli, İngiliz ve Hollandalı etkisinin artmaya başladığını görüyoruz. 17’nci yüzyıl başlarında Portekizliler körfez bölgesinin kuzeyini ve güneyini etkileri altına alırken, 19’uncu yüzyıldan itibaren bölgede İngiliz etkisi hızla güç kazanmış. Önceleri korsanlık faaliyetlerini engellemek için daha sonra direkt olarak bölgedeki emirlikleri kontrol altına almak için çalışan İngilizler, Ateşkes Devletleri adında bir oluşuma da öncülük etmiştir. Bunun ardından, 1971 yılına kadar İngiliz etkisinde kalan Ateşkes Devletleri, bu tarihten itibaren Birleşik Arap Emirlikleri adıyla bir araya gelmiştir. 20’nci yüzyılın başına kadar inci ticaretiyle geçinen bölge, kültür incisi üretiminin başlamasıyla beraber çöken ekonomisini 1958’de bulunan petrol ile yeniden güçlendirmiştir.

EKONOMİSİNİ ÇEŞİTLENDİRİYOR

Topraklarının yüzde 84’ü ve petrol üretiminin yaklaşık yüzde 90’ı Abu Dhabi Emirliği’nde olan BAE’de siyasi parti sistemi yer almıyor. BAE Devlet Başkanı, yasama ve yürütme yetkisine sahipken, yedi emirliğin Emirlerinden oluşan Federal Yüksek Konsey, BAE’deki en üst düzey yetki ve karar organı olarak kabul ediliyor. Federal Yüksek Konsey’in Başkanı ise BAE Devlet Başkanı olarak görev yapıyor. Diğer yandan, BAE’nin 1971’deki kuruluşundan itibaren, Devlet Başkanının Abu Dhabi Emiri, Başbakanın ise Dubai Emiri olması yönünde yazılı olmayan bir mutabakat da bulunuyor. Dış politika, güvenlik, ordu ve askeri konular da ağırlıklı olarak Abu Dhabi Emirliği’nin kontrolünde bulunuyor. BAE’nin en önemli gelir kaynağı, Arap Yarımadası’ndaki diğer ulus ve devletlerde olduğu gibi hidrokarbonlara dayanıyor. Petrol ve doğal gazdan elde edilen gelirin gayri safi yurt içi hasıladaki payı geçmişte yüzde 80’lere dayanırken, son 10 yılda sürdürülen politikalarla bu oran yüzde 60’lara kadar geriletilmiş ve ekonomi çeşitlendirilmiş durumda. Bununla birlikte, ülkenin tahmini petrol rezervinin 105 milyar varil olduğunu da söylemeliyiz. BAE’nin doğal gaz rezervleri de 8 milyar m³ olarak tahmin ediliyor. Az önce de ifade ettiğimiz gibi BAE, geçen 10 yılda teknolojiye yaptığı yatırımlarla dikkat çekici bir konumda bulunuyor. 2020’de Mars yörüngesinde görev yapacak bir uzay aracını başarıyla fırlatan BAE, geçtiğimiz Şubat ayında bu görevin ilk aşamasını başarıyla tamamlamış ve “Umut” isimli gözlem uydusunu Mars yörüngesine ulaştırmıştı. Yine ülke, Şubat ayında vatandaşlık kanununda da önemli bir değişiklik yapmış ve nitelikli yatırımcıların ve özel yeteneklere sahip kişilerin aileleriyle birlikte vatandaşlığa alınmasına izin verecek bir düzenlemeyi duyurmuştu. Bilindiği üzere BAE vatandaşlarının önemli bir bölümü göçmenlerden oluşuyor ve bu nüfus yoğun olarak hizmet sektörlerinde ve imalat sanayilerinde istihdam ediliyor. Bu yeni düzenleme ile BAE, ekonomisine katkıda bulunabilecek yatırımcıların yanı sıra özel yeteneklileri de ülkeye çekmeyi hedefliyor.

“ORTA DOĞU’NUN EN GÖZDE TURİZM MERKEZİ OLAN DUBAİ, BAE’NİN DE DÜNYAYA AÇILAN KAPISI OLARAK GÖRÜLÜYOR VE HALEN DÜNYANIN BEŞİNCİ ÖNEMLİ TATİL ROTASI KABUL EDİLİYOR.”

SANAYİ YATIRIMLARI ARTIŞ EĞİLİMİNDE

BAE’de imalat sanayisi hidrokarbona dayalı olmakla birlikte, diğer bazı imalat sanayisi alt sektörleri de büyümeye devam ediyor. Yeni yatırımlarla 3.000’e yakın fabrika kurulurken, çoğu Asyalı göçmenlerden oluşan 200.000’in üzerinde kişiye de iş imkânı yaratan BAE, yeni imalat sanayisi yatırımlarını gıda (un, şeker, süt ürünleri, meşrubat, balık), inşaat ve yapı malzemeleri (çimento, seramik, mermer, demir çelik), metaller (alüminyum, bakır, çelik), kimyasal maddeler (kükürt, gübre), elektrik malzemeleri, mobilya, plastikler (PVC, mutfak eşyaları) ve hazır giyim üretimi üzwerine yoğunlaştırmış durumda. Diğer yandan, ülkede büyük ölçekli üretim faaliyetini, petrol ve petrokimya, enerji (Dubai Petrolum-Dubai), alüminyum (Dubal-Dubai), seramik (RAK Ceramics-Ras Al Khaimah), ilaç (Julphar-Ras Al Khaimah) Emirlik tesisleri oluşturmaya devam ediyor. Dubai Emirliği, sahibi olduğu yatırımlarla dünyanın ilk 10 alüminyum üreticisi arasında yer alırken, üretimin büyük kısmı ihracata yönlendiriliyor. BAE’de 250 kişiye kadar personel istihdam eden 400 bine yakın KOBİ ölçeğinde işletme bulunduğu da biliniyor. 2016 yılı verilerine göre bu KOBİ’ler ülke içi toplam üretiminin yüzde 60’ını sağlıyor. Bununla birlikte, Mubadala Development Company, Abu Dhabi’nin sanayi temelinin genişletilebilmesi açısından önem arz eden, hükümetin kalkınma stratejisi doğrultusunda yeni girişimlerin kurulması ve var olanların geliştirilmesi için uygun bir yerleşim olarak öne çıkıyor. Dubai Emirliği hizmet sektörünün ve teknolojinin merkezi olmayı hedeflerken, Abu Dhabi Emirliği ise rekabet gücü yaratan sektörlerin (ucuz enerji ve iş gücü kaynaklarına erişimin kolay olmasının da etkisiyle) ağır sanayi ve imalat sektörleri olduğuna inanarak yatırımlarını bu alanlara yoğunlaştırıyor.

“ORTA DOĞU’NUN EN GÖZDE TURİZM MERKEZİ OLAN DUBAİ, BAE’NİN DE DÜNYAYA AÇILAN KAPISI OLARAK GÖRÜLÜYOR VE HALEN DÜNYANIN BEŞİNCİ ÖNEMLİ TATİL ROTASI KABUL EDİLİYOR."

DÜNYANIN EN ÖNEMLİ TURİZM DURAĞI

Hidrokarbon ve sanayi-teknoloji temelli BAE ekonomisinin bir diğer önemli gelir kalemi ise turizm olmaya devam ediyor. Dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından birisi olarak gösterilen BAE, ekonomik çeşitlendirmeplanlarında turizm sektörünün gelişimini de önceliklendirmeyi sürdürüyor. Ülke, birçok uluslararası turnuvaya (tenis, golf, kriket, at yarışı gibi) ev sahipliği yaparken, Dubai’de yoğunlaşan perakendecilik hizmetleri ve alışveriş festivalleri, dünyanın her yerinden milyonlarca turisti ülkeye çekmeye devam ediyor. Turizm konaklama sektörüne yönelik önemli altyapı yatırımları başlatan Abu Dhabi Emirliği’nde turizm gelirlerinin de bu paralelde artması bekleniyor.

 

 

 

“BAE; PETROL, PETROL ÜRÜNLERİ VE DOĞAL GAZIN YANI SIRA ALÜMİNYUM, İNCİ, HURMA VE KURUTULMUŞ BALIK İHRACATINDAN DA ÖNEMLİ BİR GELİR ELDE ETMEYE DEVAM EDİYOR. İTHAL ETTİĞİ MALLARIN BAŞINDA İSE MAKİNELER, ULAŞIM ARAÇLARI, ELEKTRİKLİ VE ELEKTRONİK ARAÇLAR, DAYANIKLI TÜKETİM MALLARI, KİMYASAL MADDELER, İLAÇ, GIDA MADDELERİ VE CANLI HAYVAN GELİYOR."

1950’lerde bölgede petrolün bulunmasından sonra, petrol ve petrol ürünleri en çok gelir getiren ve ihraç edilen hayati bir sektör haline geldi. OPEC verilerine göre dünyada en çok rezerve sahip 6’ncı ülke konumunda olan BAE’de petrol ve petrol ürünleri ihracatın yüzde 29’unu oluşturmaya devam ediyor. Buna rağmen, petrol fiyatlarındaki dalgalanmalardan kendisini korumayı ve istikrarlı ekonomisini çeşitlendirmeyi amaçlayan BAE, “Vizyon 2021” kalkınma planında ülkede petrol dışı sektörlerden elde edilen gelirleri artırmayı başlıca hedefleri arasında açıklamış durumda. Petrol ve petrol ürünlerinden sonra değerli taşlar ve metaller, elektronik ürünler ve makineler de en çok ihracat yapılan sektörler olarak öne çıkıyor. Ülkenin önde gelen ithalat kalemleri ise değerli taşlar ve metaller, elektrikli cihazlar ve makineler olarak sıralanıyor. Ticaret Bakanlığı’nın yayımladığı Kolay İhracat Platformu verilerine göre, Türkiye’den BAE’ye gerçekleşen ihracatı artıracak en güçlü sektör olarak, BAE’ye olan ihracatta son beş yılda yıllık ortalama yüzde 3 büyüyen makine sektörü öne çıkartılırken; BAE’nin Vizyon 2021’de belirttiği üzere altyapısını geliştirmek için planladığı havaalanını genişletme, metro hattı ve demir yolu yapımı projeleri mal gereksinimi yaratacağından, Türkiye’nin güçlü olduğu yapı malzemeleri, makine parçaları ve demir ihracatı için de fırsatlar oluştuğuna vurgu yapılıyor. BAE’nin makine özelinde ticaret rakamlarını incelediğimizde, BM İstatistik Bölümü verilerine göre, ülkenin makine ihracatının 2019’da yüzde 5,2 artarak 19,6 milyar dolar olarak gerçekleştiğini görüyoruz. BAE’nin en çok makine ihraç ettiği ülkeler sıralamasında ilk sırada 3,6 milyar dolarla Suudi Arabistan yer alırken, ikinci sıradaki Umman 2019’da BAE’den 1,7 milyar dolarlık makine alımı yaptı. Üçüncü sıradaki İran’a da 1,4 milyar dolarlık makine ihraç edildi. 2019’da Türkiye ise BAE’den gerçekleştirdiği makine ithalatında yüzde 14,1’lik azalışla 114 milyon dolar değerinde makine alımı yaptı. Bu dönemde BAE’nin Türkiye’ye gerçekleştirdiği 3,8 milyar dolarlık toplam ihracat içindeki makinenin payı da yüzde 3 olarak kayda geçti. Aynı dönemde BAE’nin toplam ihracatının 316 milyar dolar olduğunu ve makine ihracatının toplam ihracattan yüzde 6,2 pay aldığını da söyleyelim. Diğer yandan, makine ithalatının, 268 milyar dolarlık toplam ithalattan yüzde 11,1 pay aldığı BAE’de, 2019’da yüzde 1,3’lük azalışla 29,8 milyar dolar tutarında makine ithal edildi. BM İstatistik Bölümü verilerine göre BAE’nin en fazla makine ithal ettiği ilk 10 ülke listesinin ilk sırasında 8,2 milyar dolarla Çin yer alırken, listenin ikinci sırasında bulunan ABD’den 6,5 milyar dolar değerinde makine ithal edildi, üçüncü sıradaki Birleşik Krallık’tan da 2,5 milyar dolarlık makine alımı yapıldı. Bu dönemde BAE’nin Türkiye’den gerçekleştirdiği makine ithalatı da yüzde 15,8’lik artışla 187 milyon dolar oldu ve Türkiye, BAE’nin makine ithalatında 21’inci sırada yer aldı. Bu veriyle, BAE’nin toplam 29,8 milyar dolarlık makine ithalatından 2019’da Türkiye’nin aldığı payın yüzde 0,63 seviyesinde gerçekleştiğini; BAE’nin Türkiye’den yaptığı 3,5 milyar dolarlık toplam ithalat içindeki makinenin payının ise yüzde 5,3 olarak kayda geçtiğini hatırlatalım.

“BAE’Yİ OLUŞTURAN YEDİ EMİRLİĞİN TAMAMI, PETROL VE DOĞAL GAZIN YANI SIRA SÜRDÜRDÜKLERİ DEVASA İNŞAAT FAALİYETLERİYLE DE DİKKAT ÇEKİYOR. 828 METRELİK YÜKSEKLİĞİ İLE DÜNYANIN EN UZUN BİNASI BURJ KHALIFA, 1.200 MAĞAZAYA EV SAHİPLİĞİ YAPAN DÜNYANIN EN BÜYÜK AVM’Sİ DUBAİ MALL, DENİZ ORTASINA İNŞA EDİLEN PALMİYE ADASI GİBİ İKONİK PROJELERLE BAE, DÜNYANIN EN ÇOK TURİST ÇEKEN ÜLKELERİNDEN BİRİ OLMAYI BAŞARMIŞ DURUMDA.”

 

BAE İLE TİCARETTE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

• BAE yedi ayrı emirlikten oluşmuştur. Uygulamalar emirlikten emirliğe farklılık gösterebilir. Dubai ve Abu Dhabi daha serbest bir uygulama yaparken, diğer emirlikler daha muhafazakâr ve sert uygulamalar yapabilir.

• BAE nüfusunun yüzde 90’a yakını yabancılardan oluşur.

• Diğer Müslüman ülkelerde olduğu gibi BAE’de de yemek sağ elle yenir. Sol elinizi asla kullanmayın çünkü sol el kirli olarak kabul edilir.

• Kural olarak Müslümanlar alkollü içki içmezler. Ancak başta Dubai olmak üzere bazı emirliklerdeki otellerde ya da bazı restoranlarda içki servisi yapılabilir. Yemeğe davet edildiğinizde alkollü içki servisi yoksa sizin de istememeniz doğru bir hareket olur. • Arap dünyasında ikram asla reddedilmez, bu durum hakaret olarak kabul edilir.

• BAE’de şirket yöneticilerinin tamamına yakın kısmı ABD’li ve Avrupalı; teknik yöneticilerin önemli kısmı da Hintlidir. BAE uyruklular genellikle patronlardır. • Konuşmanın başlangıcında muhatabınıza kendisinin ve ailesinin sağlığını sormanız nazik bir davranış olur. Kaç çocuğu olduğunu ve çocukların okula gidip gitmedikleri, nerede okudukları gibi sorular da sorulabilir.

• BAE ile iş yapmak isteyenlerin Arap takvimine, çalışma saatlerine ve hafta sonu tatiline dikkat etmeleri gerekir.

• Toplantı esnasında size sunulan çay, kahve, meşrubat ya da kurabiyelerden muhakkak alın. • Kural olarak BAE’li bir iş insanı söz verdiğinde artık anlaşma yapılmış sayılır.

• Bir kadın size elini uzatmadan siz asla uzatmayın. • Araplar birbirlerini yanaklarından üç kez, bazı yerlerde ise dört kez öperler. • Muhatabınız elinizi hiç bırakmadan salona birlikte girebilirsiniz. • Erkekler arasında öpüşme ve el ele yürüme çoğu kültürde çok hoş kabul edilen bir hareket olmasa da Arap dünyasında samimiyet ve dostluğun bir göstergesidir.

• BAE’de çok sıcak bir iklim olduğu için kıyafete çok dikkat edilmelidir. Kadın ya da erkeklerde dekolte kıyafetler hoş karşılanmaz.

Kaynak: Ticaret Bakanlığı BAE Pazar Bilgileri Raporu; Özkan Aydın, “Uluslararası İş Kültürü, s.48-51