Üniversite-sanayi işbirliği konusundaşimdiye kadar yalnızcaülkemizde gerçekleştirilentoplantı metinlerini, yayımlanan bildirileri...

Üniversite-sanayi işbirliği konusundaşimdiye kadar yalnızcaülkemizde gerçekleştirilentoplantı metinlerini, yayımlanan bildirileri ve makaleleri toplasak herhalde onlarca cilde sığdıramayız.

Bu yazıda yalnızca imalat konusunda,özellikle de makine imalat tenolojileri ve sistemleri konusunda, Orta DoğuTeknik Üniversitesi (ODTÜ), MakinaMühendisliği bölümünde 30 yıl kadar önce başatılan çalışmaların tarihsel gelişimi, karşılaşılan zorluklar, eldeedilen başarılar anlatılmaya çalışılacak,bu çabalar sonucu bugün gelinendurum, ülke çapında tanınır hale gelen üç kurumsal yapı: Manufuture-TR,Ulusal Teknoloji Platformu, UMTİK,Uluslararası Makina Tasarım ve İmalatKongresi ile ODAGEM, çok ortaklı birteknopark firmasıyla bu yapıların destekaldığı ve faaliyetlerini duyurduğu,ulusal proje fikirlerinin oluşturulduğu ve tartışıldığı bu yıl düzenlenmekte olan diğer ulusal ve uluslararası kongreler;birbirleriyle olan ilişkileri, imalat teknolojileri ve sistemleri konusunda sanayi ve üniversitelerdeki potansiyelin ve işbirliklerinin geliştirilmesine olan olası katkıları açısından tartışılacaktır.

TARİHSEL GELİŞME

1970’li yıllarda doktora çalışmalarını tamamlayarak yurda dönen ODTÜ Makina Mühendisliği bölümünden birgrup öğretim üyesi, ülke sanayisinin gereksinim duyacağı konularda ortak araştırma yapmak amacıyla 1979 yılı başlarında biraraya gelerek Makina Tasarım ve İmalat Araştırma Enstitüsü’nü(MATİMAREN) kurdular. MATİMAREN,kurulmasının hemen ardından, çeşitli kamu iktisadi kuruluşları (KİT) içinuygulamalı araştırma projeleri oluşturmaya ve yürütmeye başladı.

Projelerbaşarıyla tamamlanmaya başladıkça MATİMAREN ülke çapında tanınmaya başladı ve yürüttüğü uygulamalı araştırma projelerinin sayısı iki-üç yıliçinde iki haneli rakamlara ulaştı. Proje sonuçları bilimsel kongrelerde, dergilerde çok yazarlı bildiriler ve makaleler olarak yayımlanmaya başladı. Bilimsel yaklaşımla ortak ve endüstriyel araştırma yapmanın başarılı sonuçlarıyla kısa zamanda edinilen bilgi birikimi ve deneyimin, diğer üniversitelerden ve sanayi kuruşlarından mühendis vearaştırmacılarla paylaşılabilmesi hedeflendi.

Bunun için iki yılda bir ODTÜ,makine mühendisliği bölümünde birulusal kongre düzenlenmesine karar verilerek MATİMAREN tarafından ilki1984 yılında olmak üzere UMTİK, Ulusal Makina Tasarım ve İmalat Kongresi düzenlenmeye başlandı. Üniversitesanayi işbirliklerini kurumsallaştırabilmek ve bir ağ yapı oluşturabilmek içinde Makina Tasarım ve İmalat Derneği(MATİM) kuruldu. Ülkemizin belki deilk başarılı üniversite-sanayi işbirliğimodelini oluşturan MATİMAREN, Yüksek Öğretim Yasası’nın (YÖK) yürürlüğe girmesiyle, 1982 yılında enstitü statüsünü kaybederek makine mühendisliği bölümüne bağlı bir araştırma merkezi haline geldi.

MATİMAREN bu yeni yapıda, sanayiciler için çok sayıda akademisyenin birlikte çalıştığı araştırma projeleri yerine, giderek bir akademisyenin danışman olarak yer aldığı projeleri sahiplenmeye başlamıştır.Bugün için temel işlevini ve misyonunu kaybetmiş olan MATİMAREN’in adı,1996 yılından itibaren uluslararası bir kongre haline gelen UMTİK kongrelerinde yaşatılmaktadır.

MATİM ise dernek olarak faaliyetlerini sürdürmekte ve ulusal bir bilimsel dergi olan MATİM dergisini yayımlamaktadır.1990’lı yılların ikinci yarısından itibaren sanayide Ar-Ge konusunun öneminin anlaşılarak bir devlet politikası olarak benimsenmesiyle doğrudan sanayiciye yönelik Ar-Ge destek programlarının(TİDEB sonra TEYDEB, TTGV) yanı sıraüniversitelerin sanayicinin gereksinimduyacağı konularda araştırma yapabilmesiiçin destek programları (TÜBİ-TAK, DPT), üniversite-sanayi işbirliğinidoğrudan teşvik etmek için de USAMP(Üniversite-Sanayi Ortak AraştırmaMerkezleri Programı) oluşturuldu.

Bu program kapsamında 2004 yılınakadar dördü sektörel, ikisi bölgesel olmak üzere altı USAM (Seramik:SAM-Eskişehir, Tekstil: TAM-İzmir,Otomotiv: OTAM-İstanbul, Biomedikal:Biomedtek-Ankara, Bölgesel: ÜSAMAdana ve Tübitak/ODAGEM-Ankara)kuruldu. Tübitak-ODAGEM, OSTİMOSB,sanayi firmaları, ODTÜ Makinave Endüstri Mühendisliği ile EndüstriÜrünleri Tasarımı bölümlerinin ortaklığında 2004 yılında Ostim’de kuruldu.

2005 yılında bir Ostim Teknoparkkuruluşu haline gelen Tübitak-ODAGEMpekçok sanayi Ar-Ge projesininoluşturulmasına ve yürütülmesine katkıda bulunmuştur. 2006 sonundaTÜBİTAK tarafından ÜSAMP programıkaldırılmış, tüzel kişiliklerinin olmamasınedeniyle kurulu altı ÜSAM’ın datüzel kişilik oluşturarak mal varlıklarınıoluşturulacak tüzel kişiliğe sahipkuruluşlara aktarmaları istenmiştir.

Bunun üzerine Tübitak-ODAGEM, 2007yılı başında yeniden yapılandırılarak ODTÜ OSTİM Teknoparkı’nda faaliyet gösteren 25 ortaklı ODAGEM halinegelmiştir. ODAGEM 2007 yılında “İleriİmalat Sistemleri ve Teknolojileri Ar-Ge İşbirliği Ağı ve Platformu” başlıklı İŞBAP projesinin yürütücülüğünü üstlenerek 2010 yılında üniversite vesanayiden 46 üye kuruluşun yer aldığı Manufuture-TR Teknoloji platformunuoluşturmuştur.

1996 yılından itibaren uluslararası birkongre haline gelen UMTİK, kongrelerleülkemizin çeşitli yörelerinin detanıtılması amacıyla ilk kez 2002 yılındaAnkara dışında, Kapadokya’da düzenlenmiştir.Bu kongrenin başarısındansonra bir uluslararası program komitesioluşturulmuş ve UMTİK kongrelerigiderek daha fazla yurt dışı ve sanayici katılımının olduğu, bilimsel oturumların yanında forum, çalıştay, endüstriyelseminer ve özel oturumlar şeklindeetkinliklerin de yer aldığı bir yapıya kavuşmuştur.2004 kongresi Antalya’da,2006 kongresi Kuşadası’nda, 2008 kongresi İstanbul’da ve 2010 kongresi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde,2012 kongresi ise 19-22 Haziran 2012 tarihleri arasında Denizli Pamukkale’de düzenlenmiştir.

ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİNDE TEKNOLOJİ PLATFORMU’NUN ÖNEMİ

ABD, AB ve diğer gelişmiş ülkelerde makine imalat sektörü yeni teknolojilerinoluşturulması için motor görevini üstlenmektedir. Daha yüksek performanslı ve pazarda rakipsiz yeni makineler üretebilmek, günümüzdemevcut teknolojilerin benzer ürünlerdekileregöre değişik şekilde entegrasyonuyla değil, hiçbirinde olmayan yeniteknolojilerin kullanımıyla mümkün olabilmektedir. Yeni teknolojiler ancaküniversite ve araştırma kuruluşlarında geliştirilebilir, sonrasında da teknoloji firmalarında makine sektörünüdeki firma isteklerine göre şekillendirilebilir.

Yeni teknolojilerin geliştirilebilmesi isetemel bilimlerdeki birikimler ve araştırmalarla mümkün olabilir. Teknoloji konusundaki geresinimler bu nedenle üniversite ve temel bilimler alanındaki araştırma faaliyetlerini tetikler. Türkiye makine sektörünün izlemesi gereken yol haritasının oluşturulmasında temel bilimlerdeki araştırmalardan teknoloji geliştirmeye, teknoloji uygulamalarından ürüne yönelik araştırmalara gidenaraştırma ekseninin etrafında Ar-Geyapısının pürüzsüz, kopuksuz, tüm öğeleri ve aktörleriyle birlikte güçlü birşekilde oluşturulması hedef alınmalıdır.

Makine sektörünün ortak teknoloji gereksinimlerini belirlemek ve çokortaklı rekabet öncesi Ar-Ge projeleri oluşturmak ve çağrıya çıkmak üzere,içinde üniversite, Ar-Ge merkezleri ve teknoloji firmalarının da yer alacağı ağ yapı ve teknoloji platformlarının oluşturulması, üniversitelerdeki bilgibirikiminin ve araştırma potansiyelinin sanayicilerin gereksinimlerine cevap verebilecek şekilde bu araştırmaeksenleri boyunca yönlendirilebilmesi açısından önemli görülmektedir.

Üniversitelerde dağınık olarak mevcutbirikimlerin ve potansiyelin birarayagetirilerek sinerji yaratılabilmesi, mükemmelliyet merkezleri ve teknokentleretrafında Ar-Ge alt yapıları oluşturularakdestek programlarında çağrıya çıkılan konularda projeler oluşturulabilmesi için teknoloji platform yapısıçok uygundur.

Platform içinde teknolojilerin alt yapısını ve bilimsel temelini oluşturmak üzere temel bilimlerdekiaraştırma konuları da belirlenerek ortak Ar-Ge projelerini yürütecek bilimsel çalışma grupları oluşturulabilir.Manufuture-TR işte bu gereksinmelerdenyola çıkılarak kurulmuştur. 2011yılında Polonya’nın Wroclaw kentinde düzenlenen Manufuture kongresinde Manufuture-TR platformunun tanıtımıyapılmış ve bu şekilde Avrupa Manufuture platformunun bir üyesi haline gelinmiştir.

ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİNDE ODAGEM, UMTİK, MANUFUTURE-TR ve DİĞER KONGRELERİN KATKILARI

Üniversite ile sanayi arasında bir arayüz yapı oluşturarak, sanayi-üniversite ortak Ar-Ge çalışmalarını gerçekleştirecek mümkün olduğunca rekabet öncesi çok ortaklı projeler oluşturmayı hedefleyen ODAGEM, bu amacında kısmen başarılı olduysa da,büyük firmalar bünyesinde kurulan Ar-Ge merkezlerinin üniversitelerden yalnızca danışmanlık hizmeti alarak ve ODAGEM gibi ara yüz yapılarına gerek duymadan, KOBİ’lerle işbirliğine gitmeden Ar-Ge faaliyetlerini yürütmeyi tercih etmeleri nedeniyle hedeflediği başarı düzeyini yakalayamamıştır.

Bunedenle ODAGEM, KOBİ’lerden oluşan OSTİM gibi sanayi bölgelerindeki küme yapılarının esnek yapıda büyük birfirma gibi birlikte hareket edebilecekyeteneğe kavuşması için sanal fabrika yönetim yapısı kurmayı hedeflemiş ve bu yönde projeler oluşturmuştur.Böyle bir yapıyla sanayi bölgelerindeki küme yapılarının büyük sanayi kuruluşlarından iş alarak aralarında işbirliği yapmaları; Ar-Ge, tasarım,imalat ve test aşamaları için işin alımı,dağıtımı, takibi ve teslimi konusunda ODAGEM’de gerekli altyapı ve yeteneğin oluşturulması hedeflenmiştir.

ODAGEM, koordinasyonunu yaptığıManufuture-TR platformunu aktifhale getirerek ulusal proje fikirlerininoluşturulması ve gerçekleştirilmesi çalışmalarınıda, bu yeni altyapısıyla dahakolay gerçekleştirebilme olanağını eldeedebilecektir. Özellikle ülkemiz açısındanbüyük öneme sahip makine imalat sanayisini ilgilendiren konulardaki en son gelişmelerin sunulduğu ve tartışıldığı UMTİK kongreleri de sanayici ve akademisyenlerin birbirlerini dinleyip,bilgi aktarımı yapabilecekleri ve ortak çalışmalar başlatabilecekleri bir yapıya kavuşmuştur.

Denizli Pamukkale’de19-22 Haziran 2012 tarihlerinde düzenlenenen kongrenin birinci günüYüksek Performanslı Talaşlı İmalat veTakım Tezgahları konusunda yapmış olduğu araştırmalarla dünya makinesanayisine büyük katkı sağlamış olan Kanada British Colombia Üniversitesinden Prof. Dr. Yusuf Altıntaş’a ithaf edilmiştir.

Yüksek performanslı talaşlı üretim tezgahları ve proseslerinin ülkemiz sanayicisi tarafından öğrenilmesi ve bu konuda araştırmaların yapılması, gerek bu tür tezgahları kullanan KOBİ ve büyük firmalar, gerekse tezgah üreten sanayiciler açısından çok önemli olduğu düşünülerek ilkgün programında bildiriler ve konuşmalar bu konuda dünyanın önde gelen araştırmacıları tarafından hazırlanarak sunulmuştur.

Kongrede sanayicilerimiz tarafından şimdilik pek fazla önemsenmeyen,mikro üretim konusunda özel bir oturum yer almış olup, bu oturumda da, ülkemiz içinden ve diğer ülkelerden konusunun önde gelen uzmanları bildirileriyle yer almışlardır.UMTİK 2012’de ayrıca çok eksenkontrollu lazer CNC tezgahı geliştirenfirmalarımızın yer aldığı bir çalıştaydüzenlenerek, firmalarımızın birbirlerine ve bu konuda çalışma yapmakisteyen akademisyen ve sanayicilere bilgi aktarmaları ve sorunlar üzerinde ortak akıl oluşturmaları amaçlanmıştır.

UMTİK 2012’de yer alan bu üç konu aynı zamanda Manufuture-TR platformundatematik projeler oluşturmakiçin düşünülen çalışma konularıdır.UMTİK 2012’ye bildiri sahibi ve dinleyiciolarak 164 delege katılmış olup,bunun 39’unu sanayi kuruluşları, 33’üise yurt dışı kuruluş temsilcilerindenoluşmuştur. Kongre, katılanların bilgilerinigüncellemeleri, birbirlerine bilgiaktarıp işbirlikleri oluşturmaları içinverimli olmuştur. Kongreye katılanlariçin ayrıca Tübitak temsilcisi tarafındanyeni destekler konusunda ve Prof. Dr.Yusuf Altıntaş tarafından da bilimselseminerler verilmiştir.Artık kurumsallaşmış olan ve hedeflerinidaha net olarak belirleyerekbiribiriyle sinerji oluşturabilecek yapıyakavuşan ODAGEM, UMTİK kongrelerive Manufuture-TR teknoloji platformuüniversite-sanayi işbirliklerine önemlikatkılar sağlayacaktır.

Bu sinerjininulusal boyutta daha da güçlenebilmesiiçin ulusal ve ülkemizde düzenlenen uluslararası diğer kongreler de bir fırsat olarak görünmektedir. 3. UlusalTalaşlı İmalat Sempozyumu bu yıl 4-5Ekim tarihlerinde Gazi Üniversitesi’nde düzenlenmektedir. 10th Global Conferenceon Sustainable Manufacturing kongresi, Berlin Teknik Üniversitesi ile Ortadoğu Teknik Üniversitesi tarafından 31 Ekim-2 Kasım tarihlerindeİstanbul’da düzenlenecektir. Sürdürlebilirlik,enerji, malzeme, işgücü,techizat gibi kaynakların ekonomikve verimli olarak kullanımı konusunda üniversite ve sanayide sürdürülen araştırma ve uygulamaların uluslararası düzeyde sunulup tartışılacağı kongrenin ilk iki günü Legacy Ottoman Hotel’de, üçüncü günü ise TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde düzenlenecektir.

Kongrede 150’nin üzerinde bildiri sunulacak olup, bubildirilerin 25 kadarı Türkiye’deki üniversite, sanayi ve araştırma kuruluşlarımızaaittir. OAİB Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran’ın da VIPoturumunda konuşmacı olarak yer alacağı kongreye sanayicilerimizin katılımı sürdürülebilirlik ve sürdürülebilir imalat konusunda bilgi sahibi olmalarını ve bu konuda 2012 yılından itibarentedrici olarak uygulamaya girecek olandirektiflere uyum sağlamak için neyapmaları ve kimlerle işbirliğine gitmeleri konusunda bilgi sahibi olabileceklerdir.

Balıkesir Üniversitesi tarafından29-30 Kasım tarihlerinde düzenlenecek olan Tasarım İmalat ve Analiz Kongresi ve CAD-CAM Günleri 2012’de sanayici ve akademisyenleri bir araya getirmek açısından önemli bir fırsat oluşturmaktadır.Bu nedenle Manufuture-TRTeknoloji Platformu’nun 2012 yılı GenelKurulu’nun 30 Kasım tarihinde kongreoturumlarına paralel olarak yapılmasıkararlaştırılmıştır. Genel Kurul toplantısına platform üyesi olmayan kuruluş temsilcileri de dinleyici olarak katılabileceklerdir.

Bütün bu kongre ve toplantı faaliyetlerinin Manufuture-TR yapısını güçlendireceği, bunun sonucu olarak da üniversitelerimizde mevcut bilgi birikimi ve araştırma potansiyelinin sanayimizin beklentileri doğrultusunda yönlendirilerek temel bilimlerden ürüne uzanan araştırma eksenlerinin oluşturulmasına katkıda bulunacağı söylenebilir.

MANUFUTURE-TR TEKNOLOJİ PLATFOMU ÇERÇEVESİNDE KATMA DEĞERİ YÜKSEK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM İÇİN ODAGEM AR-GEPROJELERİ

Günümüzde KOBİ’ler, küreselleşmeninyarattığı zor rekabet ortamındaulusal ekonomilerin gelişmesi vekorunması bakımından önemli bir işlevüstlenmektedirler. Türkiye gibi hızlagelişmekte olan ülkelerde KOBİ’ler,işsizliğin azaltılması ve yeni istihdam alanlarının yaratılmasında oynadıkları rolleri, dengeli ekonomik ve sosyalkalkınmanın sağlanması ve sürdürülmesine yaptıkları olumlu katkıları ve piyasa koşullarında meydana gelen Sanal Fabrika Kurulumu• KOBİ Havuzu• KOBİ Seçimi KararDestek Sistemi Paylaşımlı Veri Tabanı ve Ontoloji Temelli Entegrasyon Platformu ANA FİRMALARSAVUNMA VE HAVACILIK MEDİKAL İŞ MAKİNALARI VE OTOMOTİVELEKTRİK VE ELEKTRONİK Müşteriler ve Uluslararası Pazarlar KOBİ’ler veTekno-Parklar Ana Firmalar ODAGEM KOBİ’LER ve KÜMELER TEKNO-PARKLAR• CATIA• ENOVIA• Eko-Tasarım• Modüler Altyapı• Ajan Bazlı Sistem• Eko-verimli Operasyon• Enerji ve Karbon Emisyon Göstergeleri• Üyelerin PerformansDeğerlendirme Sistemi Sanal FabrikaTasarım Sanal FabrikaOperasyonSanal FabrikaKapanışdeğişmelere hızlı uyum sağlayabilen esnek üretim yapısına sahip olmalarıitibariyle önemli rol oynamaktadırlar.

Bunun yanı sıra taşıdıkları yerellik veorta sınıfı güçlendirme gibi nitelikleri,KOBİ’leri sosyal açıdan da vazgeçilmez kılmaktadır. Dolayısıyla KOBİ’lerinetkin şekilde işbirliği yapabilmeleri ve farklı yeteneklerini bir araya getirerek,ortaklaşa katma değeri yüksek ürünleryaratabilmeleri ve küresel pazarlara açılabilmeleri ülkemiz çıkarları açısındanbüyük önem taşımaktadır.Bu amaçla “Katma Değeri Yüksek Ürünlerin KOBİ’ler Tarafından Üretilmesi için Operasyonel Sanal FabrikaSistemi Geliştirilmesi” bir ulusal proje olarak, Ankara OSTİM Organize SanayiBölgesi’nde Savunma ve HavacılıkKümesi’nde uygulanmaya başlanmıştır.

Sanal Fabrika (SF) sistemin ana hedefi hızla potansiyel müşteriye ulaşıp onun isteklerine karşılık verebilecek dikey yetenekli KOBİ’leri bir araya getirerek istenilen ürünü uygun fiyata ve yüksek perfomans/kalitede müşteriye sunmaktır.SF modeli özellikle KOBİ’ler ve farklı dikey yeteneklere sahip olan birden fazla KOBİ’yi içeren sanayi parkları için uygundur. SF’nın diğer hedeflerinden birisi teknoparklarda faaliyet gösteren araştırma merkezleri ve firmaları, OSB’lerdeki üretim odaklı firmaların yetenekleriyle bir araya getirerek, yüksek katma değeri olan yüksek teknoloji ürünlerin tasarımını ve geliştirilmesini sağlamaktır.

Sanal fabrika, Manufuture-TR’ninamaçlarına paralel olarak dünyapazarlarından daha fazla pay almak için ve klasik sanayi ürünlerinden,yüksek katma değeri olan, araştırmave inovasyon (yenilikçi) sonucuürünlere yönelmeyi hedeflemektedir.SF çerçevesinde faaliyet gösterenKOBİ’ler herhangibir ek yatırım yapmadan müşteriye daha kolay ve hızlı bir şekilde ulaşabilecek vediğer KOBİ’lerle işbirliği ile değişken pazarlardaki talebi karşılayıp, daha az risk alarak dünya pazarlarında daha fazla pay alabileceklerdir. Böyle bir yapının oluşması ülke ekonomisinin en önemli parçalarından olan KOBİ’lerin büyümesini sağlayacak ve dünya pazarlarında kendi yeteneklerini ispatlamalarına ve hızlı büyümelerine yardımcı olacaktır.

Bir Sanal Fabrika’nın yaşam döngüsü süreçleri; kurulum, tasarım, operasyonve kapanış olarak tanımlanabilir.Ankara bölgesinde bulunan savunmasanayi ana tedarikçi firmaları, OSB içindeki KOBİ ve kümeleri ve tekno -parklarda bulunan yazılım ve teknolojiodaklı firmaları tek çatı altındaentegre eden bir sanal fabrika, bu süreçleri proje sırasında geliştirecek sistemler ve yazılımlar ile verimli ve etkin şekilde yöneterek katma değeriyüksek ürünlerin üretilmesine olanak sağlayacaktır.

ODAGEM’in bir başka önemli projeside, Avrupa Birliği LEAD-ERAçağrısına başvuru yaptığı ECOMANINDUSTRYaraştırma projesidir.Bu projede ODAGEM’in ortaklarıTOBB-Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi,İsviçre’den Institute forEcopreneurship-HLS–FHNW, Industrialecology group- University of Lausanne ve SOFIES firmasıdır.Projede Endüstriyel Ortak Yaşam veTemiz Üretim gibi geleneksel yaklaşımlarbirleştirilerek yeni geliştirilecekmetodoloji ve araçlarla öncübir yaklaşım ortaya konarak, LEADERA’nın üretimde sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılması amaçlanmaktadır.

Avrupa ve Türkiye’de bu projeden faydalanacak en önemli pazarlar OSB’lerde çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren enerji ve çevre odaklı kümelerdir. Projede geliştirilecek olan Temiz Üretim ve Endüstriyel OrtakYaşam (TÜEOY) aracının uygulaması ile KOBİ’ler arası enerji ve malzemeakışları optimize edilerek, geri dönüşümü artıracak ve doğaya en az zararverecek olan kapalı döngü üretimmodeline doğru ilerleme kaydedilecektir.ECOMANINDUSTRY projesininTürkiye’deki ilk pilot uygulaması için OSTİM OSB’de faaliyet gösteren “Yenilenebilir Enerji ve Çevre Teknolojileri”kümesi ile birlikte çalışılacaktır.

Proje sırasında İsviçre ve Türkiyearasında bölgeler ve disiplinler-arasıtamamlayıcı bir işbirliği yaratılması önemlidir. Bilişim ve İletişim Teknolojileri(BİT), Temiz Üretim (TÜ) ve Endüstriyel Ekoloji (EE) alanlarındaçalışan araştırmacıları bir araya getirilecek ve sonuçlar kurulacak uluslararası bir uzman paneli aracılığıyla tüm dünyanın kullanımı ve faydasına sunulacaktır.

SONUÇ

30 yıl kadar önce ODTÜ Makina Mühendisliği bölümünde bir grup öğretim üyesinin öncülüğünde kurulan MATİ-MAREN ile temelleri atılan üniversite sanayi işbirliği için gerekli çekirdek kadro ağ yapı MATİM, bilgi paylaşımı yapıları, zaman zaman atılım yaparak,durgun bir dönem geçirerek, korunarak ve değişim geçirerek günümüzdeki sağlam kurumsallaşmış yapıların oluşmasını sağlamıştır.

ODAGEM, firmayapısıyla ortak Ar-Ge projeleri oluşturabilecek,izleyebilecek ve sonuçlarınıticarileştirebilecek kurumsal bir yapıyadoğru hızla yol almaktadır. ODAGEM’inkoordine ettiği Manufuture-TR, kurulumutamamlanan portal web sitesisayesinde üye kuruluşların katkısıyla aktif hale gelebilecek durumdadır.Platforma ilgi giderek artmakta ve üye sayısı da bu ilgiye paralel olarak artış göstermektedir. UMTİK kongrelerigerek yurt içi, gerekse yurt dışındatanınır hale gelmiş ve Manufuture-TRplatformu üyelerinin giderek dahafazla katılım gösterdiği ve katkıda bulunduğu bir kongre haline gelmiştir.Ülkemizde imalat konusundadüzenlenmekte olan diğer ulusal veuluslararası kongreler de Manufutur-TR yapılanmasına katkı vermeğebaşlamışlardır.

Bu katkının ulusalölçekte yaygınlaştırılmasıyla, üniversite-sanayi işbirliklerinin Ar-Geeksenlerini oluşturacak bir yapıya kavuşturulmasıkonusunda beklentilerdaha da artacaktır. Çok yerel olaraktek bir yerden başlatılan hareketin 30 yılda birbirini tetikleyerek üniversite sanayi işbirliklerini oluşturmada ülke çapında iyi bir model oluşturduğu vebenimsenmekte olduğu görülmektedir.

Sanayicilerimizin Manufuture-TRteknoloji platformuna üye olarak akademisyenlerle birlikte yeni Ar-Geprojeleri geliştirme konusunda aktifkatkıda bulunmaları, ülkemizde düzenlenen ulusal ve uluslararası kongrelere elemanlarını göndererekbildirili veya bildirisiz katılmaları,sponsor olarak ve/veya sergi düzenleyerekkatkıda bulunmaları, üniversite-sanayi işbirliği konusunda yerliteknoloji geliştirilmesi ve yerli teknolojikullanan katma değeri yüksekürünlerin üretimi için sürdürülebilirbir yapının oluşturulması sürecini hızlandıracaktır.