İskenderiyeli Heron’un ‘Mekanik Oyuncakları’ndan endüstriyeluygulamalara, El Cezeri’nin ‘Otomatik Abdest Alma...

İskenderiyeli Heron’un ‘Mekanik Oyuncakları’ndan endüstriyel uygulamalara, El Cezeri’nin ‘Otomatik Abdest Alma Makinesi’nden‘Yapay Zeka’ çalışmalarına ve geleceğe uzanan yolda, ‘Robot Tarihi’nde kısa bir yolculuk…

Charlie Chaplin’in ModernZamanlar filminde canlandırdığı işçi karakterini tebessümle hatırlarız: Talihsiz işçi,önünden akıp giden üretim bandındaki parçalarda bulunan vidaları sıkmakla görevlidir ve bandın hızına yetişmekte zorlanmaktadır. Patronsa daha fazla kar hevesiyle hızı artırmaktadır. İşçimiz ne kadar çabalasa da bu hıza yetişemez ve sonunda ‘kafayı yer’!Yüzyılın ikinci yarısında bu tarz işlere,‘işçiler kafayı yemesinler diye’ artık robotlar koşacaktır.

Bilim kurgu edebiyatında ya da geleceğe dair herhangi bir düşüncede en çok yer alan aktörlerden biri olan robotlar, buralardaki görüntülerinden farklı da olsa, 1970’ler den buyana sanayide yaygın olarak kullanılır.

Öte yandan, 1960’larda başlayan ‘yapay zeka’ çalışmaları, bilim kurgu eserlerin epey gerisinde olsa da önemli sonuçlar verir. Burada duralım ve geçmişe dönelim…‘Robot’, kelime olarak 20. yüzyılda ortaya çıksa ve bizde hep geleceğeilişkin çağrışımlar yapsa da bugünün robot çalışmalarının kökenlerini eskiçağlardan beri yapılan çeşitli mekanik tasarımlarda ya da otomatlarda bulabiliriz. Bu tasarımlar önceleyin genelde eğlence amaçlıdır ve sıkça‘Mekanik Oyuncaklar’ olarak adlandırılır.İlk otomatları Çinlilerin yaptığının söylenirken, Batı’da ‘Otomat’ konusundaki düşüncelerin Homeros’un çağına dek (M.Ö. 8. yüzyıl) uzandığını belirtilir,zira İlyada’da, Eski Yunan mitolojisinin demirci tanrısı Hephaistos’un altından yapılmış hizmetçi kızlarından söz edilir.

Efsanelerden gerçeklere dönecek olursak,karşımıza çıkacak ilk önemli isim İskenderiyeli Heron olacaktır. Örneğin;tasarladığı ‘Mekanik Oyuncak’larının birinde, bir mekanik tiyatroda kuklalar,içinden mısır tanelerinin döküldüğü kaplarla dengelenmiş ağırlıklarca hareketettiriliyordu. Bunun gibi otomatik olarak içecek ikramı yapan düzenekler,açılıp kapanan kapılar ve çalınan çalgılargibi ilginç pek çok tasarımı vardı.İskenderiyeli Heron ayrıca, sanayi devriminde yüzlerce yıl önce, otomatlarında buhar gücünü de kullanıyordu.İskenderiye’den sonra Araplarda da,robotların tarihsel kökleri konusunda ilgimizi çekecek çeşitli tasarımlar görürüz. Benû Musa Kardeşler, 9.yüzyılda, yandıkça fitilini kendi kendine uzatan, yağ düzeyini kendi ayarlayan kandiller gibi çeşitli otomatlar geliştirirler.

Bugünkü Diyarbakır’da ArtukluTürkleri’nin hüküm sürdüğü yıllarda,yaklaşık olarak 12. yüzyılın sonlarındave 13. yüzyılın başlarında yaşayan ElCezeri’nin tasarımları da geleceğinrobotlarına doğru giden yolculuğumuzdamutlaka uğranması gereken birduraktır. El Cezeri, ‘Otomatik AbdestAlma Makinesi’, ‘Kendi Kendine YüzenKayık’, ‘Suyla Çalışman Mekanik OrkestralıSaat’ gibi birbirinden ilginç pekçok tasarımı gerçekleştirir.Bu gibi tasarımlara, Orta Çağ ve sonrasında,bilim ve teknolojinin rotasınabağlı olarak daha çok Avrupa’da rastlanılır.Elbette tasarımlar gelişmiştir;ancak amaç genelde aynıdır.

Bu birbirinden ilginç tasarımların eğlenceli dünyasında kendimizi kaybetme riskimizvar… O yüzden şimdi gelin zamanıileri saralım ve bu işin ‘adını’ koyalım.

Çek oyun yazarı Karel Čapek, 1921’desahnelelen R.U.R. (Rossum’un Evrensel Robotları) oyunuyla Çekçe ‘zorunlu emek’ anlamındaki ‘robota’ sözcüğünü,‘robot’ olarak dünyaya armağan eder.

Bu dönemlerde, edebiyat teknolojinin önünde seyretmektedir. Daha çok bilim kurgu eserleriyle tanıdığımız IsaacAsimov, 1941 yılında robot teknolojisiiçin ‘Robotik’ tanımlamasını ilk kez kullanır.

Bununla kalmaz ve bir yıl sonra yazdığı ‘Runaround’ isimli eserinde‘Robotiğin Üç Yasası’nı açıklar…

Tarih sayfalarındaki ‘eğlenceli’ otomatlardan ve ‘bilim kurgu’ eserlerinden sonra artık ayaklarımızı biraz yere basmanın zamanı geldi. Bahsedeceğimiz önemli gelişmelerin odağında ABD’limühendis George Devol’ü görürüz.Devol, bilgisayar teknolojisindeki gelişmelerdende yararlanarak, ilk programlanabilirrobotu 1954’te geliştirir ve patent başvurusunda bulunur. ABD’li işadamı Joseph F. Engelberger’letanışır ve birlikte, fabrikalarda bazı basit, spesifik işleri yapan makinelerüreterek verimlilikte büyük artışlar yakalayabileceklerini fark eder.

İkili,1956’da ‘Unimation Inc.’ adını verdikleri dünyanın ilk robot firmasını kurarak kısa zamanda ilk ticari robotları üretir.Ürettikleri robotlar, 1961’de NewJersey’de bulunan General Motors’unfabrikasına yerleştirilir. Sözü edilenrobotların görevi, basınçlı döküm kalıbındansıcak metal parçaları çıkararak istiflemektir.Devol’le kullanılmaya başlanan endüstriyel robotlar, bugün kendine geniş bir kullanım alanı bulmuş durumda.Bu tarz robotlar, ‘Robot’ kelimesininilk olarak insanda canlandırdığı tanıma oldukça uzak sayılabilirler. Zira geneldesadece bir ‘kol’dan oluşuyorlar veiki parçanın kaynağının yapılması ya dabir devre elemanının yerine yerleştirilmesigibi seri üretimdeki spesifik işleriyapıyorlar.Uzmanlar robotların diğer makinelerdenfarkı konusunda, kendiliğinden hareket edebilme ve verileri değerlendirebilme yeteneklerine vurgu yaparlar.

Bunun için de buraya kadar sözü edilengeniş skaladaki tasarımlara yapay bir‘zeka’ eklenmesi gerekir.Bu doğrultudaki somut adımlar, 1960’lıyıllarda atılır. Aralarında MIT, Stanford Üniversitesi gibi önemli üniversitelerinde bulunduğu çeşitli araştırma merkezlerinde‘Yapay Zeka’ çalışmaları başlar. Bu çalışmalar, kısa zamanda ilk meyvesini verecektir. Stanford Araştırma Merkezi’ne (SRI) bağlı Yapay Zeka Merkezi’nde, üzerindeki araştırmalar 1966’da başlayan ‘Shakey’ adlıgezer robot, ‘Yapay Zeka’ya sahip ilkrobot olarak tarihe geçer. Shakey’ebasının ilgisi gecikmez. 1968’de New York Times’da onunla ilgili bir makaleyayımlanır. Ünlü Life dergisi, 1970’deShakey’i ‘İlk Elektronik İnsan’ olarak tanıtır.

Shakey üzerinde yürütülen çalışmalar 1972’ye kadar devam eder. Bu tarihten sonra, bilgisayar teknolojisindeki gelişmelerlemodası geçen Shakey emekliyeayrılır. ‘Yapay Zeka’ üzerindekiçalışmalar devam ederken endüstriyelrobotların sanayide kullanımı da gün geçtikçe artar. 1970’lerde dünyanınçeşitli yerlerindeki fabrikalarda binlerce endüstriyel robot kullanılmaktadır.Önceleri sadece bazı spesifik işleriyapabilen bu endüstriyel robotlar, zamanlailave edilen sensör ve kameralarla daha karmaşık işlerin üstesinden gelmeye başlarlar ve özellikle elektronik sanayi gibi alanlarda vazgeçilmez konuma gelirler. Robotların yaptıkları işler sadece fabrikalarla sınırlı kalmaz elbette.

İnsanoğlunun fabrikalar dışındada yapmak istemeyeceği veya riske giremeyeceği pek çok iş bulunmakta.Burada da imdada robotlar yetişir.Robotlar uzaya çıkar; Mars yüzeyindenörnekler toplar; ameliyat yapar;radyasyon tehlikesi sebebiyle girilemeyennükleer santrallerin ve uranyummadenlerinin bazı bölümlerinde çalışır ve bu örneklere her geçen gün yenilerieklenir…Bizden buraya kadar; bundan sonraki kısım bilim kurgu yazarlarının ve torunlarımızın…